En Çok Okunan Haberler

Hangi Takımı Tutuyorsunuz?

Telif Hakkı

Sitemizle ilgili telif hakkı ihlalleri vb. durumda shadow87m@gmail.com adresine e-posta atarsanız gereken yapılaacaktır.

Blog Arşivi

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Kredi borcu için böbreğini satılığa çıkardı

20 Ekim 2012 Cumartesi

Giresun'un Görele ilçesinde İbrahim Topal isimli bir şahıs, bankalardan aldığı kredi borcunu ödeyemeyince böbreğini 125 bin TL'ye satılığa çıkardı.
Bankalardan aldığı kredi borcunu ödeyemeyen SSK emeklisi evli ve 6 çocuk babası İbrahim Topal (58), çareyi böbreğini satmakta buldu. İlçeye bağlı Kumyalı Mahallesi'nde oturan İbrahim Topal, geçtiğimiz yıl Nisan ayında bir bankadan aldığı 27 bin TL kredi borcu olduğunu ödeyemeyince faizi ile birlikte borcunun 125 bin TL'ye çıktığını öğrendi. Kredi kartı borcu nedeniyle aldığı 910 TL olan emekli maaşının 630 TL'sine el konulan İbrahim Topal, hem geçimini sürdürebilmek hem de kredi kartı borcunu ödeyebilmek için böbreğini satışa çıkardı.

Borçlarını ödeyecek parayı bir türlü temin edemeyen 6 çocuk babası İbrahim Topal, böbreğine talipli olacak ihtiyaç sahibini beklemeye başladı. Topal, 'Maaşıma el konulunca 280 TL ev kirama yetmiyor. Evime ekmek götüremez duruma geldim. Elden aldığım borçlarımı da ödeyemediğim için. İntihar etmeyi bile düşündüm. Yetkililerden yardım istedim ama kimse bana yardım eli uzatmadı. En sonunda böbreğimi satmaya karar verdim. Acilen böbreğimin tekini satılığa çıkardım. Kan gurubum (0) RH + Pozitif' dedi.
kaynak:sabah
Read Post | yorum (1)

Ünlü işadamı polisten kaçtı

İnşaat, tekstil ve galericilik sektörlerinde çalışan ünlü iş adamı Serkan Taşyurt, lüks otomobiliyle polisten kaçarken geçirdiği trafik kazasında yaralandı.
Taşyurt'un üzerinden kimlik çıkmadı. Yaralı halde ambulans bekleyen Serkan Taşyurt'a ilk müdahaleyi olay yerindeki polisler yaptı.

Kaza, saat 04.00 sıralarında Ümraniye'nin Esenşehir Mahallesi'ndeki Kuru Sokak'ta meydana geldi. Taşyurt, Çekmeköy'de 34 SA 748 plakalı lüks otomobiliyle seyir halindeyken polislerin "dur "ihtarına uymadı. Taşyurt, yaklaşık yarım saat süren kovalamaca boyunca 2 kez hafif şekilde kaza yaptı. Ünlü iş adamı, Ümraniye'de bir sokakta direksiyon hakimiyetini kaybedip aracıyla kaldırıma çıktı. Kendisini kovalayan polisler tarafından otomobilinden çıkarılan Serkan Taşyurt'un, başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandığı görüldü. Lüks otomobil kullanılamaz hale geldi.

Polisler durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Yaralı sürücüye ilk müdahaleyi olay yerinde kendisini kovalayan polisler yaptı. Soğuktan titreyen ünlü iş adamı, kaza mahalline gelen ambulansla Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Hurdaya dönen lüks otomobil, çekiciyle olay yerinden kaldırıldı. İnceleme yapan polis ekipleri soruşturma başlattı.

Taşyurt, 2006 yılında Umut Operasyonu sanıklarından Muzaffer Dağdeviren'in öldürülmesini azmettirdiği iddiasıyla gözaltına alınmıştı. Taşyurt, bir dönem manken Tuğba Altıntop'la olan ilişkisi sebebiyle de tanınmıştı.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Amigo Kılınç öldürüldü

Denizlispor'un gençlik gruplarında liderlik yapan Mehmet Çetin'i öldürmekten hüküm giyen ve Aydın F Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan Denizlispor'un eski amigolarından Özcan Kılınç, öldürüldü. Kılınç, dün öğleden sonra diş tedavisi için Aydın Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'ne getirildi. Kılınç, doktor muayenesinden sonra cezaevi aracına götürülürken silahlı saldırıya uğradı. Vücuduna 8 kurşun isabet eden Kılınç, olay yerinde öldü. Gözaltına alınan Mehmet Çetin'in amcasının oğlu A.Ç. olay yerinde tesadüfen bulunduğunu, Kılınç'ı görünce vurmaya karar verdiğini söylediği bildirildi. A.Ç'nin bir sosyal paylaşım sitesindeki hesabında "amcamın oğlunun kanı yerde kalmayacak" diye yazdığı öğrenildi.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)

Uçakta kalp krizi geçiren yolcu öldü

18 Ekim 2012 Perşembe

THY'nin İstanbul-Necef seferi yapan uçağındaki bir yolcu kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Yolcunun rahatsızlanması üzerine uçaktaki bir doktor müdahale etti. Ancak sonuç alınamayınca, uçak Diyarbakır'a acil iniş yaptı. Burada hazır bekleyen ekipler kalp krizi geçiren hastaya hemen müdahale etti ancak kurtarmak mümkün olmadı. İsminin Muhammed El Saaf (51) olduğu öğrenilen ABD asıllı yolcu hayatını kaybetti.
kaynak:Sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Türk kuyumcuya kanlı baskın

Türk kuyumcuyu basan eski Yugoslavyalı iki kişi Sibel Cila'yı öldürdü, Zerrin Şahiner'i de ağır yaraladı
Almanya'nın Wuppertal kentininin Barmen semtindeki alışveriş caddesinde bir Türk'e ait Sedef Kuyumculuk, önceki gün akşam saatlerinde kanlı bir baskına uğradı. Maskesiz olarak saat 17.05 sıralarında kuyumcuya giren 38 ve 28 yaşlarındaki eski Yugoslavya vatandaşı saldırgandan yaşlı olanı, kuyumcu çalışanları Sibel Cila (33) ile Zerrin Şahiner'e (25) ateş etti. Ardından tezgahtaki ziynet eşyalarını alan saldırganlar Seat model ve Belçika plakalı bir otomobille kaçtı. Yaralı kadınlara ilk müdahaleyi tesadüfen olay yerinden geçen bir doktor yaptı. Cila hastanede ölürken, ağır yaralanan Şahiner'in tedavisi sürüyor. Köln yakınlarındaki Elsdorf'da yakaladı. Şüphelilerin otomobilinde olayda kullanılan silah ile çalıntı takılar ele geçirildi.

SABIKALI

Soruşturmayı üstlenen Wuppertal Savcılığı'ndan Heribert Kauna Gebhardt, saldırganlar hakkında cinayet, cinayete teşebbüs ile soygun suçlamasıyla dava açılacağını bildirdi. Gebhardt, kadınlara ateş eden 38 yaşındaki saldırganın Almanya'da sabıkası olduğunu bildirdi.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Emekli müfettiş aracında ölü bulundu

İstanbul Maltepe'de, emekli milli eğitim müfettişi, Başarı Yayıncılık'ın sahibi Muhsin Çetin yol kenarına çektiği otomobilinde başından silahla vurulmuş halde bulundu. Dün saat 15.30 sıralarında Maltepe Altıntepe Mahallesi'nde, D-100 karayolu yan yolunda bulunan Maltepe tüneli çıkışında park halinde bulunan 34 FN 5657 plakalı otomobilde bir kişiyi kanlar içinde gören vatandaşlar polise haber verdi. Elinde 9 mm çapında silahı bulunan Çetin'in hayatını kaybettiği belirlendi. Çetin'in, başının sağından giren ve aracın camından dışarı çıkan mermiyle öldüğü öğrenildi.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Putin'den sert açıklama

Rusya Devlet Başkanı Putin, ülkesinin askeri ihracatı hakkında konuştu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinin askeri ihracatını sadece Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) sınırlandırabileceğini açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Novo-Ogoryova devlet başkanlığı konutunda düzenlenen Askeri-Teknik İşbirliği Komisyonu'nda, ülkesinin yabancı ülkelerle olan askeri-teknik işbirliği konularında açıklamalarda bulundu.

Rusya'nın askeri ihracaktını sadece BMGK'nın sınırlandırabileceğini belirten Putin, ''BMGK dışında hiçbir ülke, herhangi bir nedenle Rusya'ya kiminle ve nasıl ticaret yapması gerektiğini dikte edemez'' değerlendirmesinde bulundu.

Putin ayrıca Rusya'nın tüm askeri anlaşmalarını yasal yönetimlerle gerçekleştirdiğini vurguladı.

BRICS ülkeleriyle iş birliği vurgusu

BRICS ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ve Vietnam'la askeri iş birliğini geliştireceklerine değinen Putin, Rus savunma sanayisinin gelişmesi için yabancı ülkelerle askeri iş birliği ve teknoloji transferi yapılması gerektiğini vurguladı.

Vladimir Putin, askeri-teknik iş birliği konularında Çin ve Hindistan'ın, Rusya'nın geleneksel ortağı olduğunu hatırlatırken, 1990'larda yaşanan duraksamaya rağmen, şu an gelinen notanın başarılı olduğunu ifade etti.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Felix başaramasaydı, meteor gibi...

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Uzay Yüksek Mühendisi Mehmet Ertan Ümit, 39 kilometre yükseklikten Dünya'ya atlayan Avustralyalı ekstrem sporcu Felix Baumgartner'a ilişkin, ''Sağlıklı bir şekilde iniş yapamasaydı, meteorların yaptığı gibi çöl yüzeyinde küçük bir krater açacaktı'' dedi.
Ümit, Felix Baumgartner'ın atlayışına ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Korkusuz Felix''in, 1960'da saatte 988 kilometre hızla 31 bin metreden atlayan Joe Kittinger'in rekorunu kırmayı amaçladığını anımsatarak, Baumgartner'ın astronotların kullandığı özel atmosferik basınç kıyafetiyle yukarı çıktığını, bu kıyafet ile ısı, basınç ve radyasyondan korunduğunu kaydetti.

Baumgartner'ın kıyafetlerinin çok kalın olduğu ve kontrol mekanizması bulunmadığı için dönerek kontrolsüz bir şekilde düştüğünü ifade eden Ümit, ''Kontrolsüz düşüş aslında önceden tahmin edilen bir şey. Çalışmalar kapsamında güvenlik sistemi kurmuşlar. Uzun süre dönerek, iniş yaptığı için bilinç kaybı oluşabilirdi. Burada sporcunun tecrübesi de çok önemli. Bu rekorun hız ve yükseklik olarak daha da geliştirilebileceğine inanıyorum'' diye konuştu.

''FELİX'İN HIZI DENİZ SEVİYESİNDEKİ SES HIZININ 6 KATI''


Baumgartner'ın stratosferden kendini boşluğa bırakmasının arkasında yatan mühendisliğin ve yatırımın önemine işaret eden Ümit, ''Buna, birçok firma sponsor olmuş. Yoksa bunun mühendislik alt yapısının maddi olarak kaldırmak çok zor. Bizim gördüğümüz şu, 'adamın başında bir kapsül, balonla yukarı çıkıyor sonra adam atlıyor' ama bunun için bir çok değişik sistem oluşturulmuş. Düşük basınçta çalışması için birçok elektronik ve mekanik sistem özel olarak tasarlanmıştır. Kıyafetleri, elektronik sistemler, hızını, dönmesini ölçen sistemler var. Felix'in üzerindeki sistemlerin büyük ölçüde yedekli olması gerekiyor'' şeklinde konuştu.

Ümit, ses duvarının aşılmış olmasının kendileri için etkileyici olmadığını anlatarak, şunları kaydetti:

''Uçaklar ve roketler ses duvarını rahatça aşabiliyorlar. Ama Felix'in hiçbir destek olmadan bir insanın kendi başına ses duvarını aşmış olması etkileyici bir olay. Felix'in bahsedilen hızı, deniz seviyesindeki ses hızının 6 katına denk geliyor. Bu gerçekten iddialı bir rakam. Sağlıklı bir şekilde iniş yapamasaydı, meteorların yaptığı gibi çöl yüzeyinde küçük bir krater açacaktı. Rüzgarsız bir gün seçtikleri için fırlatma noktasına dik bir şekilde yükselmiş ve hemen hemen aynı bölgeye düşmüştü. En büyük paraşütün açılmaması ve çok fazla döndüğü için bilincini kaybetmesiydi. Gerekli sponsor ve destek bulunduktan sonra bu Türkiye'de de yapılabilir. Türkiye'nin teknolojik alt yapısı bu atlayışı gerçekleştirmeye yeter. Türkiye, artık kendi uydularına sahip, hatta kendi uydularını kendi kendine uzaya gönderebilecek teknolojilere sahip olacak.''

kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Arafat'ın eşinin ifadesi alınmış

Filistin lideri Yaser Arafat'ın ölümüyle ilgili soruşturmayı yürüten Fransız avukatlar tanık olarak Arafat'ın eşinden ifade aldı.
Fransız AFP haber ajansına açıklama yapan bir kaynak, Arafat'ın zehirlenmiş olabileceğini iddia eden Süha Arafat'ın ifadesinin geçen ay Fransa'da alındığını bildirdi.

Özel olarak görevlendirilmiş İsviçreli uzmanlar geçtiğiniz aylarda, Arafat'ın kişisel eşyası üzerinde yüksek düzeyde radyoaktif polonyum bulunduğunu açıklamıştı.

Bu uzmanlar gelecek ay Fransız savcılarla birlikte Arafat'ın cesedini mezardan çıkarmak üzere Batı Şeria'ya gidecek.

Filistin ulusal yönetiminin ilk başkanı ve Filistin Kurtuluş Örgütü'nün lideri Yaser Arafat kandaki bir bozukluğun yol açtığı felç nedeniyle 2004'te Fransa'da ölmüştü.

İsviçre'deki Lozan Üniversitesi Radyasyon Fiziği Enstitüsü, Ağustos ayında Arafat'ın eşyasında doğal yoldan oluşan miktardan 10 kat fazla polonyum kalıntısına rastlayınca cinayet soruşturması başlatıldı.

Fransız savcılar elde ettikleri deliller çerçevesinde, henüz başlangıç düzeyinde olan soruşturmanın sürdürülüp sürdürülmeyeceğine karar verecek.

Savcılar Arafat'ın mezarını açmak için 26 Kasım'da işgal altındaki Filistin topraklarında bulunan Ramallah kentine gidecek.

35 yıl boyunca FKÖ'ye liderlik yapan ve 1996'da da Filistin Yönetiminin ilk başkanı olan Arafat, 2004 Ekim'inde Batı Şeria'da kuşatma altında tutulan karargâhında hastalanmıştı.

İki hafta sonra Paris'te askeri bir hastaneye nakledilen Arafat, 11 Kasım 2004'te 75 yaşında öldü.
Birçok Filistinli, Arafat'ın İsrail tarafından zehirlendiğine inanıyor.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

THY uçağında korku dolu anlar

Türk Hava Yolları'nın (THY) İstanbul-Lagos seferini yapan yolcu uçağı, kalkış sırasında kuyruğunu piste sürttüğü için Atatürk Havalimanı'na geri döndü.

Atatürk Havalimanı'ndan Nijerya'nın Lagos kentine gitmek üzere 85 yolcusuyla havalanan THY'nin TK 625 sefer sayılı Boeing 737-900ER tipi uçağının kuyruğu, kalkış sırasında piste sürttü.

Uçak havalandıktan sonra kuleye durumu bildiren pilot, Atatürk Havalimanı'na dönüş kararı aldı. Uçak kalkıştan yaklaşık 20 dakika sonra Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı.

Yolcular başka bir uçak ile Lagos'a gönderilirken, kuyruğu piste sürten uçakta yapılan kontrollerde herhangi bir hasar olmadığı belirlendi.

kaynak:Sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Erol Günaydın öldü ve kızı...

16 Ekim 2012 Salı

Günfer Günaydın babasının maddi sıkıntılar nedeniyle taksicilik yapmayı bile düşündüğünü söyledi.
Tedavi gördüğü hastanede dün vefat eden tiyatro ve sinema sanatçısı Erol Günaydın 'ın 17 Ekim Çarşamba günü toprağa verileceği bildirildi.

"ÇOK İYİ BAKILAMADI"
Günaydın'ın kızları Fatoş ve Günfer Günaydın, Acıbadem Kadıköy Hastanesi'nin önünde gazetecilere açıklama yaptı. Günfer Günaydın, ''Babam, uzun süredir tedavi görüyordu. Ancak bu sefer hastaneden çıkamadık. Ama bu hastane elinden geleni yaptı. Maalesef Bodrum'da çok iyi bakılamadı. Bodrum'da daha iyi olanaklar olsaydı, belki daha iyi olacaktı. Çok direndi'' dedi.
"BURAYA GELMEK İSTİYORDU"Şuuru kapanmadan önce en son Bodrum'da konuştuklarını anlatan Günaydın, ''Oradan buraya gelmek istiyordu, burada daha iyi bakılacağını düşündüğü için. Burada da 2 hafta boyunca çok direndi. Bugün ablam geldi. Onu sabah gördü. Ondan sonra da maalesef kaybettik'' diye konuştu.

Günaydın, Bodrum'da yoğun bakım olanaklarının iyi olmadığını belirterek, ''Burada olsaydı, şu anda yanımızda olacağını düşünüyorum. Kimseyi suçlamıyorum ama maalesef bazı olanaklardan dolayı... Burada çok daha iyi bakıldı. En azından buraya gelmek istiyordu, İstanbul'a. Getirdik. İçimiz rahat'' ifadesini kullandı.

"BABAM ÇOK YAŞAMAK İSTİYORDU"Babasının vefatından önce yapmak istediği bir proje olup olmadığının sorulması üzerine Günaydın, şöyle konuştu: ''Yoğun bakıma girmeden önce odadayken taksiciliğe başlayayım filan dedi. En son bir televizyon kanalında çıktı. Sağlığındayken çok şey yapmak istedi de insanlar biliyorsunuz öldükten sonra değer biliyor demeyeceğim de... Çok istediği birkaç proje vardı, iptal edip başka şeyleri seçtiler. Üzülmüştü onlara da... Ama çalışmayı çok seviyordu zaten. Babam çok yaşamak istiyordu. Gerçekten bugün inanamıyoruz.''

Günaydın, babasının kimseye kırgın olmadığını ve bir vasiyeti bulunmadığını belirtti.

Günfer Günaydın, Erol Günaydın için 17 Ekim Çarşamba günü Ses Tiyatrosu'nda tören düzenlemeyi düşündüklerini, Günaydın'ın cenazesinin Teşvikiye Camisi'nde ikindi vakti kılınacak cenaze namazının ardından annelerinin yanına Feriköy Mezarlığı'na defnedileceğini bildirdi. Fatoş Günaydın da ''Ne kadar uzun süre yoğun bakımda olsa da biz hep babamın çıkacağını düşündüğümüz için... Çünkü babam çok güçlüydü. Daha önce de böyle yoğun bakıma girip, hep çıktı. Hastanede yattı hatta 4 ay önce. Biz böyle bir şey beklemiyorduk'' diye konuştu.
Fatoş Günaydın, kız kardeşleri Ayşe Günaydın'ın da Bodrum'dan İstanbul'a gelmek üzere yola çıktığını söyledi.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)

Katiliyle beraber yürümüş

Bursa'da bıçaklanarak öldürülen bir şahsın, katili ile metro istasyonunda beraber yürüdüğü ve birlikte bilet aldıkları ortaya çıktı.

Merkez Osmangazi ilçesi Kükürtlü Mahallesi İzmir yolu üzerinde bulunan Paşa Çiftliği Bursaray İstasyonu yanında bulunan kavaklık alanda kanlar içinde bir kişinin yattığını gören vatandaşlar hemen polise haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, yaptıkları incelemede öldürülen kişinin inşaat işçisi Nezir Dalkılıç (35) olduğunu tespit etti. Olay Yeri İnceleme Şubesi ekipleri, yaptıkları araştırmada şahsın İzmir yolu üzerinde bıçaklandığını, sürünerek kavaklığa gelip burada kan kaybından öldüğünü tespit etti. Nezir Dalkılıç'ın cesedi, Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.
Soruşturmayı genişletip güvenlik kamerası kayıtlarını inceleyen Cinayet Büro dedektifleri, Nezir Dalkılıç ile katili E.K.'nin Bursaray İstasyonu'ndan bilet alarak metroya bindiğini tespit etti. Nezir Dalkılıç ile birlikte kavaklığa gelen E.K.'nin Dikkaldırım Mahallesi'ndeki evine baskın düzenleyen ekipler, şahsı üzerindeki kanlı gömlek ve suç aleti bıçakla yakalayarak emniyete getirdi. Suçunu itiraf eden E.K., Nazir Dalkılıç ile olay gecesi tanıştıklarını ve Bursaray ile Paşaçiftliği İstasyonu yanında bulunan kavaklık alana gittiklerini, burada Dalkılıç'ı bıçakla öldürdüğünü söyledi.
Bursaray kameralarında, cinayet şüphelisi E.K.'nin öldürülen Nazir Dalkılıç'la Bursaray İstasyonu'na saat 22.48'te geldiği görülüyor. Dalkılıç, katiliyle beraber gişeden bilet alıyor. Turnikeden birlikte geçen katil ve kurbanı aynı trene binerek Paşaçiftliği İstasyonu'na geliyor. Şahıslar daha sonra birlikte yürüyen merdivene binerek istasyondan uzaklaşıyor.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Köylüler isyan etti, Bahoz geri adım attı

15 Ekim 2012 Pazartesi

PKK liderlerinden Suriyeli "Bahoz Erdal" kod adlı Fehman Hüseyin bir süre önce telsizlerden örgüt mensuplarına, "Sivil de olsa itaat etmeyeni vurun, cezalandırın" talimatı vermişti. Son döneme kadar sivilleri de hedef alan PKK'nın, Şırnak'ın Uludere ilçesi Şenoba beldesinden Bave yayla yoluna döşediği mayına 7 Ekim'de traktör çarpmış Nizar Babat (17) ölürken, Hasan Babat (32) ağır yaralanmıştı. Olay üzerine örgüte karşı tepki gösteren köylüler, örgütün aleyhinde konuşmalarla vatandaşlara uyarılarda bulundular. Çevre bölgelerden de örgütü tepkiler çığ gibi büyüyünce Bahoz "sivilleri vurun" talimatından geri adım atmak zorunda kaldı. Örgüt üyelerine telsizle yeni talimatlar yağdıran Bahoz'un telsizden "Sivillere yönelik eylemler nedeniyle halktan yükselen tepkiler örgütte sıkıntı yaratıyor. Sivil hedefler için sadece küçük çaplı patlamalar gerçekleştirelim. Araçların lastiklerine zarar verecek düzeyde ve korkutma amaçlı eylemler yapılması gerekiyor" diyerek talimat verdiği ortaya çıktı.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)

Arazi yüzünden babası ve kız kardeşini öldürdü

Hatay Samandağ'ın Mağaracık beldesinde 56 yaşındaki Necdet Bent, arazi meselesi yüzünden tartıştığı babası ve kız kardeşini yemek sofrasında av tüfeğiyle vurarak öldürdü. Olay gecesi elinde av tüfeğiyle babasının evini basan Necdet Bent, yemek yediği sırada önce babası Abdullah Bent'i daha sonra da kız kardeşi Nurcan Bent'i (41) av tüfeği ile vurdu. Baba -kız kanlar içinde kalırken, zanlı olay yerinden kaçtı. Necdet Bent ise kısa süre sonra polis tarafından yakalandı.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)

'Seni kovarım' diyen patronuna acımadı

İstanbul'da otelinde çalışan temizlikçiyi ev işlerinde kullanan Melek Çağıltı (58), çalışanı Nesibe K.'den (30) bir arkadaşının evini temizlemesini isteyince "olmaz" cevabını aldı. Temizlikçisini kovmakla tehdit eden otel sahibi, çalışanı tarafından öldürüldü. Gözaltına alınan Nesibe K.'nin, ifadesine göre olay şöyle gelişti: Otel işletmecisi Çağıltı, otelinde temizlikçi olarak çalıştırdığı Nesibe K.'ye kendi evini de temizletiyordu. Çağıltı, olay günü sabah saatlerinde çalışanı Nesibe K.'yi telefonla aradı ve bir arkadaşının evini temizleme emri verdi. Çağıltı, Nesibe K.'nin bu isteği geri çevirmesi üzerine, K.'nin evine gitti. Çağıltı'nın, kapıda bağırarak işine son vermekle tehdit ettiği Nesibe K., yaşanan tartışma sırasında kapının arkasında bulunan demir sopayı Çağıltı'nın kafasına vurarak, patronunu öldürdü.

'BENİ HOR GÖRÜYORDU' Çağıltı'nın, eve gelmemesi üzerine yakınları polise başvurdu. Olayla ilgili soruşturma başlatan Cinayet Büro Amirliği, Nesibe K.'nin evine gitti. Polise önce çelişkili ifade veren ve telaşlanan Nesibe K., daha sonra cinayeti itiraf etti. Patronunun cesedi ise evin bodrumunda bulundu. Nesibe K.'nin demir sopayı vurduktan sonra olay yerinde hayatını kaybeden patronunu bıçakladığı ve cesedi bodrum katına sakladığı tespit edildi. Nesibe K. ifadesinde, "Bana çok kötü davranıyordu. Köle gibi çalıştırmaya başlamıştı. Her işini yaptırmaya çalışıyor, kovmakla tehdit ediyordu. Hor görüyor ve eziyordu. Dayanamadım, öldürdüm" dediği ifade edildi.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)

İslam'a karşı yılda 40 milyon dolar!

Özellikle orta-batı eyaletlerindeki küçük kasabalarda tüm Müslümanların potansiyel katiller olduğu yalanına inanıldığını ifade eden Juan Cole, İslam karşıtı söylemlerin yayılmasına çaba gösteren topluluklara yılda 40 milyon dolar aktarıldığını dile getirdi.

11 Eylül saldırılarının Amerikalılar üzerinde büyük travma etkisi yaptığını vurgulayan Cole, İslam'ın gerçekten ne olduğu hakkında bilgi sahibi olmak yerine oluşturulan 'İslamcı terörist' algısıyla yetindiğini dile getirdi. Cole, "Ama bunlardan daha önemlisi önce Amerikalıları İslam'la korkutan daha sonra da onları İslam'dan korumayı vaat eden siyasi çıkar elde eden sınıfın etkisi." dedi. Cole, Cumhuriyetçi Parti içindeki bazı kesimlerin bunlar arasında olduğunu öne sürdü.

Amerika'da Müslümanlara karşı en katı tavrın Envanjeliklerden geldiğini ifade eden Cole, "Bunun, Afrika'da misyonerlik faaliyetleri yaparken rakip olarak 'Müslüman misyonerler' ile karşı karşıya gelmelerinden kaynaklandığını düşünüyorum." dedi

kaynak:Sabah.com.tr
Read Post | yorum (2)

Yenibosna'da vahşet...

14 Ekim 2012 Pazar

Bahçelievler Yenibosna'da üniversiteli genç bir kız, arkadaşı ile kaldığı evde, elleri ve ağzı bantlandıktan sonra öldürülmüş olarak bulundu.
Yarı çıplak bir şekilde evde bulunan genç kızın, internet hattı bağlayan bir genç tarafından rahatsız edildiği tesbit edildi. Apartmanın güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen polis, genç kızın arkadaşının da tesbiti üzerine zanlıyı kısa sürede gözaltına aldı.

Hürriyet Mahallesi Güneşli Sokak 5 nolu apartmanda kalan üniversite öğrencisi Fatma Nur Çelik (20), elleri ve ağzı bantlandıktan sonra boğularak öldürüldü. Olay üniversite öğrencisi Fatma Nur Çelik'in yanından kalan kız arkadaşının akşam eve gelmesi ile ortaya çıktı.

Fatma Nur Çelik'in kız arkadaşı yanında bulunan anahtarı ile eve giremeyince durumdan şüphelenerek polisten yardım istedi. Polis eşliğinde daireye giren Fatma Nur Çelik'in kız arkadaşı korkunç manzara ile karşılaştı. Fatma Nur Çelik, yarı çıplak bir şekilde ve elleri ile ağzı bantlanmış bir şekilde bulundu.

Yaşanan olay üzerine inceleme yapan polis, apartmanın güvenlik kamera görüntülerini izledi. Fatma Nur Çelik'in kız arkadaşına da görüntüleri izlettiren polis, olayı kısa sürede çözdü. Fatma Nur Çelik'in kız arkadaşı, daha önce internet hattı bağlattıkları gencin apartmana giriş çıkış görüntülerini görünce olay ortaya çıktı. Fatma Nur Çelik'in bu genç tarafından daha önce telefonla arandığı ve rahatsız edildiği de tesbit edildi. Zanlı Cinayet Büro dedektifleri tarafından kısa sürede gözaltına alındı.

Olayın şokunu yaşayan apartman sakinleri, 'Kız arkadaşı eve gelince olay ortaya çıktı. Polis apartmanın güvenlik kamerasına el koydu. Sanırım kıza tecavüz etmiş. Elleri ve ağzı bantlanmış halde bulundu' şeklinde konuştu.
kaynak:sabah.com.tr
Read Post | yorum (1)
 
© Copyright Haber Türkiye 2011 - Some rights reserved | Powered by Blogger.com.
Template Design by Herdiansyah Hamzah | Published by Borneo Templates and Theme4all