En Çok Okunan Haberler

Hangi Takımı Tutuyorsunuz?

Telif Hakkı

Sitemizle ilgili telif hakkı ihlalleri vb. durumda shadow87m@gmail.com adresine e-posta atarsanız gereken yapılaacaktır.

Blog Arşivi

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Hintli hacıları taşıyan araç kaza yaptı: 85 ölü

8 Eylül 2007 Cumartesi

Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'ye 550 km uzaktaki Nagbavji köyü yakınlarında yaklaşık 150 kişiyi taşıyan bir kamyon kaza geçirdi.

Kazada 85 kişi hayatını kaybederken en az 60 kişinin yaralandığı bildirildi.

Polisten alınan bilgiye göre, dün gece hacıları taşıyan kamyonun şoförünün kontrolü kaybetmesinin ardından Nagbavji köyü yakınlarında araç hızla beton bariyerlere çarptı.

Hindular tarafından kutsal sayılan Ramdev tapınağına hac yapmak amacıyla giden yaklaşık 150 kişiyi taşıyan kamyonda yolculuk yapan 85 kişi hayatını kaybederken, en az 60 kişi yaralandı.

Arama ve kurtarma çalışmaları, kazanın gerçekleştiği dik ve dar vadide dün geceden itibaren aralıksız sürdürülüyor.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Köşk'ten yalanlama

Cumhurbaşkanılığı, Çankaya Köşkü'nde, iş dünyası, sivil toplum örgütleri ile basın kuruluşlarının temsilcilerine verdiği resepsiyona, "Cumhuriyet mitinglerini" düzenleyen derneklerin de davet edildiğini açıkladı.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, "Cumhuriyet mitinglerini düzenleyen, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Şener Eruygur'a 5 Eylül günü için, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'a ise 7 Eylül günü için davetiye gönderilmiş, ancak Sayın Saylan davete icabet etmemişlerdir" denildi.
Read Post | yorum

DTP ilçe başkanı tutuklandı

Siirt'in Pervari ilçesinde PKK'ya yardım ve yataklık etmek suçlarından gözaltına alınan DTP Pervari İlçe Başkanı Tamer Özel ile ilçe yöneticileri Mehmet Aygün, Zafer Yücel ve Erken Çelik'in aralarında bulunduğu 17 kişi çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Gaziantep'in Nizip ilçesinde de Siirt'te öldürülen teröristin ailesini ziyaret eden ve "şehit" diyen İl Başkanı Mustafa Tunç ile 9 kişi gözaltına alındı. Mardin'de ise Mehmet Sincar'ın ölüm yıldönümünde gösteri yapan 50 kişi hakkında soruşturma açıldı.
Read Post | yorum

CHP, 9 Eylül meydan savaşına hazırlanıyor

CHP lideri Baykal, Sarıgül ekibinin genel merkez önüne geleceği saatlerde Anıtkabir’de gövde gösterisi yapacak.

Türkiye'nin gündemini aylardır meşgul eden, CHP'nin kuruluş yıldönümü olan 9 Eylül'deki yönetimmuhalefet hesaplaşmasına saatler kaldı. Yarınki eylemde grupların karşılaşması ile ilgili kaygılar büyürken, güvenlik kuvvetleri alarma geçirildi. Genel Merkez, güvenlik güçlerinden özel önlem istedi. Ayrıca, CHP gençlik kollarından yüzlerce genç, genel merkez içinde mevzilenecek. Sarıgülcüler polis barikatını ve girişteki demirleri aşıp genel merkezin bahçesine girerlerse ve taşkınlık yaparlarsa gençler 'kaleyi savunacak.'

4 BİN POLİS GÖREVDE

Ankara Polisi de alarma geçti. 'Parola 999' sloganıyla 9'uncu ayın 9'unda saat 9'da pazar günü Cumhuriyet Halk Partisi önünde toplanacak olan muhalif grupla kavga çıkmaması için Ankara'da 4 bin polis görev yapacak. Otobüslerle şehir dışından gelecek olan, "Demokratik CHP Hareketi" adı verilen muhalifler şehir girişlerinden itibaren polis nezaretinde kente sokulacaklar. Polis CHP Genel Merkezi ile CHP ve ADD'nin gideceği Anıtkabir çevresinde önlem alacak.
Read Post | yorum

Yapabileceğimiz 10 basit katkı

Küresel ısınmayı durdurmak için siz de birşeyler yapabilirsiniz. İşte, karbondioksit salınımını azaltmak için gerçekleştirebileceğiniz 10 basit katkı ve bunları yaptığınızda ne kadar karbondioksit tasarrufu sağlayabileceğinizin hesabı...

1- Ampulünüzü değiştirin: Standart akkor ampulünüzü tasarruf ampulü ile değiştirin, yılda 75 kg. karbondioksit tasarrufu sağlayın.

2- Daha az araba kullanın: Her zamankinden daha sık yürüyün, bisiklet kullanın ve toplu taşıma araçlarından daha çok faydalanmaya özen gösterin. Araba kullanmadığınız her iki kilometre için 0.75 kg. karbondioksit tasarruf edeceksiniz.

3- Geri dönüşüme katkıda bulunun: Evinizden çıkan çöplerin sadece yarısını geri dönüştürerek yılda bin 200 kg. karbondioksit tasarrufu sağlayabilirsiniz.

4- Lastiklerinizi kontrol edin: Düzgün şişirilmiş lastiklerle litre başına aldığınız yol yüzde 3 oranında artacaktır. Her 4 litre benzin tasarrufu, 10 kilo karbondioksiti atmosferimizden uzak tutar.

5- Daha az sıcak su kullanın: Suyu ısıtmak için çok fazla enerji gerekmektedir. Daha az su tüketen bir duş başlığı ile 175 kg., giysilerinizi soğuk ya da ılık suda yıkayarak da 250 kg. karbondioksit tasarrufu sağlayabilirsiniz.

6- Ambalajları fazla olan ürünlerden kaçının: Çöpünüzü yüzde 10 oranında azaltarak 600 kg. karbondioksit tasarrufu yapabilirsiniz.

7- Su ısıtıcınızı ayarlayın: Isıtıcınızı kışın iki derece aşağı, yazın iki derece yukarı ayarlayın. Bu basit ayarlamayla yılda bin kg. karbondioksit tasarrufu sağlayabilirsiniz.

8- Bir ağaç dikin: Bir ağaç ömrü boyunca bir ton karbondioksit emer.

9- Çözümün parçası olun: Harekete geçmek ve daha fazla bilgi almak için 'www.iklimkrizi.net'i ziyaret edin. 10- Herkese anlatın: Küresel ısınmayla ilgili bildiklerinizi çevrenize anlatın.

kaynak: Sabah.com.tr
Read Post | yorum

AKP'den TÜSİAD'a yanıt

AKP'nin anayasa taslağını hazırlayan kurulda yeralan Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, şu anda basında tartışılan anayasa hükümlerinin önemli bir bölümünün tamamen hayali olduğunu belirterek, çalışmalar sonunda saydamlığın sağlanacağı güvencesi verdi.

İyimaya, "Kaldı ki, şu anda taslak üretiliyor, teklif değil. Toplumsal sözleşme niteliğinde olacak bir anayasa inşasında saydamlık en aşırı ölçüde sağlanacaktır. Nitekim TÜSİAD da profesörlere taslak hazırlatırken, değerli bilim adamlarının masa çalışmalarına ve gizliliğine elatmamıştır" dedi.

TÜSİAD Başkanı Arzuhan Yalçındağ değerlendirmeleriyle ilgili olarak ANKA'nın sorularını yanıtlayan İyimaya, şu anda anayasa değişiklik çalışmalarında benimsedikleri yöntemin doğru olduğunu ifade etti.

"HESAPLAŞMA YOK"

İyimaya, AKP Komisyonunun temel amacının toplumun taleplerini ve milletin yüzyıllara uzanacak ihtiyaçlarını karşılayacak bir model arayışı olduğunu belirterek şunları söyledi:

"AKP'nin oluşturacağı taslak, toplumsal değerlendirmeye, toplumsal tenkide ve toplumsal karşı taleplere elbette sunulacaktır. TBMM'deki teklifleştirme ve inşa süreci, her biri kurucu iktidar yetkisi ile donatılmış partilerin katkı ve ortak çalışmalarına amadedir. Anayasa yapım tekniği ve başlangıç taslaklarını, kamuoyuna kapalı olarak oluşturma yöntemi, bilinmeyen ve uygulanmamış bir yöntem değildir. Anayasalar hesaplaşmak için değil demokrasi zeminini genişletmek ve özgürlükleri derinleştirmek için yapılır."

"MİLLETE SUNULACAK"

İyimaya, anayasa taslağını kamuoyuna sunacakları saydamlık döneminde, TÜSİAD'dan katılımcı görüşlerini beklediklerini belirtti. İyimaya, "Bu anayasa, toplumun yahut kurucu iktidarın kendisi olan milletin tercihine sunulacaktır. Seçkinci yaklaşımların yönteme katabileceği birşey yoktur" dedi.
Read Post | yorum

Karadeniz'de petrol bulundu

Romanyalı petrol şirketi Petrom, Karadeniz'de petrol ve doğalgaz kaynakları bulduğunu duyurdu.

Şirketten yapılan açıklamada, Karadeniz'deki kaynaklardan günde 357 ton ham petrol ve 35 bin metre küp doğalgaz çıkarılacağı belirtildi. Açıklamada, faaliyetlerine 2009 yılında başlanacak olan petrol ve doğal gaz kaynaklarının bulunmasının son 8 yılda deniz üzerinde elde edilen en büyük başarı olduğu kaydedildi.

Petronom yetkilileri, 'Delta 4' adı verilen bölgenin bulunuşuna kadar en verimli kaynağın, Mayıs ayında keşfedilen ve Ekim ayında üretime geçecek olan 'Torceşti' petrol kaynağı olduğunu belirterek, şirketin yaklaşık olarak yıllık 1 milyar varil ham petrol çıkardığını bildirdi.

Romanya içinde 593 petrol istasyonu bulunan Petrom, Moldova Cumhuriyeti, Bulgaristan ve Sırbistan'da olmak üzere 211 petrol istasyonu işletiyor.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

10 bin adet korsan CD ele geçirdi

İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yürütülen çalışmalar sonunda Aksaray'da bir iş hanının 7. katında gizlenmiş korsan CD üretim yeri bulundu. İstanbul ve Anadolu'daki sokak satıcılarına korsan CD gönderildiği belirlenen üretim yerinde büyük çoğunluğu porno içerikli 10 bin adet korsan CD ele geçirildi. Korsan CD üeretilen yerde kaçak içkilerin bulunması ise dikkat çekti.

Korsanla mücadele eden İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü, devam eden çalışmalarının sonunda İstanbul'da sokak satıcılarına korsan yayın temini yapan bir üretim merkezinin adresine baskın yaptı. Gerekli izinler alındıktan sonra üretim merkezine giren polis ekipleri çoğunluk porno içerikli 10 bin adet korsan CD ele geçirdi. Aramalarına devam eden ekipler yüzbinlerce kartonet ve korsan CD ve DVD'lerin basımında kullanılan üretim malzemeleri buldu. Üretim yerinde ayrıca yurda kaçak olarak sokulduğu belirlenen onlarca şişe içki buldu.

Polis ekipleri ayrıca, olayla bağlantılı olduğu belirlenen zanlıları yakalamak için çalışma başlattı. Çalışmalar sonunda CD'leri ürettiği tespit edilen bir kişinin Beylikdüzü'nde yakalandığı öğrenildi.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

McDonald's Güneydoğu'daki ilk şubesini Diyarbakır'da açtı

McDonald's Genel Müdürü Sadi Fansa, Türkiye'de yaptıkları yatırım tutarının 160 milyon dolara ulaştığını söyledi.

McDonald's Türkiye'deki 98'inci restoranını Diyarbakır'da açtı.Babil Alışveriş Merkezi'nde hizmete giren McDonald's şubesinin açılış töreninde konuşan McDonald's Genel Müdürü Sadi Fansa, 2007 yılındaki 9'uncu şubeyi Diyarbakır'da açmaktan mutluluk duyduklarını belirtti.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki ilk şubeyi Diyarbakır'da açtıklarını kaydeden Fansa, ''Şirketimiz, 2005 yılından itibaren Anadolu Grubu çatısı altında Türkiye'de planlı ve istikrarlı bir şekilde büyümeye başladı. Bugün burada bulunmamız, yeni büyüme stratejimizin bir sonucudur'' dedi.

Türkiye'nin en önemli sorunlarından birinin işsizlik olduğuna değinin Fansa, McDonald's'ın bu konuda gerek sosyal, gerek ekonomik boyutta çok önemli bir işlevinin olduğunu kaydetti

Diyarbakır'daki restoranda 25 kişiyi istihdam ettiklerini ifade eden Fansa, şöyle dedi:

''Türkiye'de yaptığımız yatırım tutarı 20 yılda 160 milyon dolara ulaştı. 2007 yılında ise 10 milyon dolarlık daha yatırım hedefliyoruz. Mal ve hizmet tedarikinin yüzde 98'ini Türkiye'den karşılıyoruz. 2005 yılından itibaren Türkiye'de faaliyetlerimizi Anadolu Grubu çatısı altında sürdürmeye başladık ve böylece yüzde 100 Türk sermayeli bir şirket olarak Türk ekonomisi içinde yerimizi aldık.''

Açılış töreninin ardından, restorana getirilen dar gelirli ailelerin çocuklarından oluşan bir gruba McDonald's ürünleri dağıtıldı.
kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Maliye'den şans oyunlarına sıkı takip

Maliye, şans oyunlarında vergi tahsilatının sorunsuz gerçekleşmesi için belge düzenine yönelik yeni esaslar getiriyor.

Maliye Bakanlığı, şans oyunlarıyla ilgili 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamında uyulması gereken belge düzeni konusuna açıklık getirmek üzere bir tebliğ taslağı hazırladı. Milli Piyango İdaresince Oynatılan Şans Oyunlarında Belge Düzeni Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünce düzenlenen şans oyunları, karşılığı nakit olmak üzere oynatılan milli piyango, hemen kazan ve benzeri oyunlar ile sayısal loto, şans topu, on numarayı kapsayan tebliğin Resmi Gazete'de yayımlanması bekleniyor.

Vergi Usul Kanunu'nun verdiği yetki çerçevesinde yapılan düzenlemeye göre, Milli piyango, hemen kazan ve benzeri oyunlara ait biletlerin bayiler aracılığıyla satışında, bayiler veya başbayilerin alacağı komisyon bedelleri için Milli Piyango İdaresi veya başbayiler tarafından "Bilet Satış Bordrosu" düzenlenecek.

Sayısal oyunlar karşılığında ödenecek komisyon bedellerine ilişkin olarak Milli Piyango İdaresince "Sayısal Oyun Raporu" düzenlenmesi ve bayilerin, elde edecekleri komisyonlara ilişkin hasılat kayıtlarını bu belgelere dayanarak yapmaları uygun görüldü.

Bilet satış bordrosunun ve sayısal oyun raporunun, faturada bulunması zorunlu asgari bilgileri taşıması ve en geç yedi günlük süre içinde düzenlenmesi gerekiyor. Bu belgelerin basımı için önceden izin alınması, anlaşmalı matbaalara bastırılması veya noterlere onaylatılması zorunluluğu bulunuyor.

Diğer yandan bayilerin, elde edecekleri komisyonlara ilişkin hasılat kayıtlarını bu belgelere dayandıracak olmaları nedeniyle, sayısal oyunların oynatılması veya milli piyango, hemen kazan ve benzeri oyunlara ait biletlerin satışı sırasında müşteriye herhangi bir belge düzenleyip vermelerine ise gerek bulunmuyor.

kaynak: sabah.com.tr
Read Post | yorum

Nikaragua'da ölenlerin sayısı 98'e yükseldi

7 Eylül 2007 Cuma

Latin Amerika ülkesi Nikaragua'yı iki gün önce vuran Felix kasırgasında ölenlerin sayısı 98'e yükseldi.

ABD, Honduras ve Nikaragua askerlerinin hala kıyılarda ve açık denizde kurtarma ve ceset arama çalışmalarının sürdüğü haber verilirken, Nikaragua ve Honduras sınırındaki Miskito kıyısından onlarca ceset daha çıkarıldı.

Acil durum yetkilileri, 5'inci kategoriye çıkan fırtınadan ölenlerin çoğunun Miskito yerlileri olduğunu, 44 yerli balıkçının cesedinin deniz üzerinde bulunduğunu kaydetti.

Sivil savunma yetkilileri, kasırgada, Puerto Cabezas ve çevresindeki 8 bin evin hasar gördüğünü ya da yıkıldığını, 18 bin Nikaragualının barınaklarda yaşadığını bildiriyor.

Nikaragua hükümeti, yeniden inşa için en az 30 milyon dolara ihtiyacı olacağını belirtiyor.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

İngilizler ülkenin 'ahlaksızlaştığını' düşünüyor

İngiltere'de halkın yüzde 83'ünün, ülkede büyük bir ahlaki çöküntü yaşandığına inandığı açıklandı. BBC yayın kuruluşunun yaptırdığı, 1000 yetişkinin katıldığı ankette, katılımcıların yüzde 62'si dinin toplumun ahlaki yapısına olumlu katkıda bulunduğunu belirtti. Aynı kesim dinin önemli bir kılavuz niteliği taşıdığını ifade ederken, yüzde 29 bu görüşe katılmadığını açıkladı.

Ankete katılanlar günlük yaşamdaki tutumlarıyla ilgili sorulara da yanıt verdi. İngilizlerin yüzde 93'ü sokakta düşen birini gördüklerinde mutlaka yardım edeceğini belirtirken, yüzde 61 çocuklar arasındaki bir kavgaya mutlaka müdahale edip çocukları ayırmaya çalışacağını söyledi. Ankete katılanların yüzde 32'si duvarlara sprey boyalarla yazı yazan çocukları görmeleri halinde buna müdahale edeceğini belirtirken, kamuya açık yerlerde yüksek sesle konuşan ya da telefon görüşmesi yapan kişilere uyarıda bulunacağını belirtenlerin oranı yüzde 24 oldu.
Read Post | yorum (1)

Gazino Baronu’na Akrep operasyonu

Başkent'in gazino baronu olarak bilinen Dursun Tatar 'a yönelik başlatılan Akrep Operasyonu'nda 20'si yabancı toplan 29 kişi gözaltına alındı.

Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptıkları çalışmalarda Altınkapı, 1001 Gece ve Neo adlı gazino ve barların sahibi Dursun Tatar 'ın Çankaya Esat Caddesi ve Akay Caddesi civarında bulunan diğer umuma açık yerler üzerinde baskı ve tehdit unsuru olarak faaliyet gösterdiği belirlendi.

Yapılan çalışmada, Tatar'ın belirtilen bölgede diğer kişilere ait umuma açık yerleri de kendi tekelinde toplama amacıyla hakaret ederek çete mensuplarına verdiği emirlerle işyerlerini devretmek istemeyen esnafların dükkanlarında olaylar çıkardığı, korku ve kaygıya neden olarak bölge esnafını sindirdiği tespit edildi.

Bölge esnafın korktukları gerekçesiyle şikayetçi olmaktan kaçındığı ifade edilirken, soruşturma kapsamında şebekenin adam öldürmeye teşebbüs ve azmettirme, nitelikli yağma, tehdit, darp, 6136 sayılı Kanuna Muhalefet, görevli polis memurlarına mukavemet, uyuşturucu madde bulundurmak ve kullanmak ile yurtdışından getirdikleri yabancı uyruklu bayanları kaçak olarak çalıştırdıkları ve insan ticareti yaptıkları belirlendi.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Görüşen'in emriyle başlatılan Akrep Operasyonu'nda zanlılar Dursun Tatar, adamları Murat İ., Nedim A., Yavuz T., Ali E., Ulvi K., Hakan G., Halit K., Marina G. gözaltına alındı.
Zanlılardan Mahmut C.'nin bir yıl önce Maksim Gazinosu sahibi İrfan Atılgan'ın öldürülmesi soruşturması kapsamında cezaevinde olduğunu ifade eden emniyet yetkilileri, aynı operasyonda önceki gün açılan Altınkapı Gazinosu'nda kaçak olarak çalışan 20 yabancı uyruklu kadının yakalanarak gerekli adli işlemler yapılmak üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü'ne teslim edildiği ifade edildi.

Dursun Tatar ve adamları 26 Eylül 2006 günü Esat Caddesi üzerinde İrfan Atılgan ve adamları ile çatışmıştı. Olayda Atılgan hayatını kaybederken aralarında Tatar'ın bulunduğu 4 kişi yaralanmıştı.

Çetenin ayrıca Tatar'ın eski ortağı DİMA lakaplı Ankara'da bulunan bir Çin Lokantası'nın sahibi Dayanat İsmailov'u da kendisine çalışması için tehdit ettiği, siliahla yaraladığı ve kardeşi Rıfat İsmailov'a da ateş açtığı kaydedildi. Gözaltına alınanlardan Murat İ. ve Yavuz T.'nin ise Cumhurbaşkanlığı Köşkü önünde ateş ettikleri gerekçesiyle yakalandıklarını belirtten emniyet yetkilileri, bu kişilerin aracından 2 adet ruhsatlı tabanca ele geçirildiğini söylediler.

Akrep Operasyonu kapsamında 5 adet tabanca, 91 adet fişek, 1 adet çelik yelek, 1 adet kelepçe, 1 adet dürbün, 50 adet değişik kişiler adına düzenlenmiş çek ve senet, 1 adet 90 bin Euro değerinde senet, yaklaşık 2 gram esrar maddesi 2 adet kimlik, 1 adet evlilik cüzdanı ve şebekenin kayıtlarının bulunduğu 2 adet ajandaya el konuldu. Sorguları tamamlanan Tatar ve 9 zanlı Ankara Adliyesi'ne sevk edildi.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum (19)

Erdoğan: Bu medya CHP'li

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisine yönelik olarak "ekonomik rakamları yuvarladığı" şeklindeki eleştirilere sert yanıt verdi. Medyayı CHP'li olmakla suçlayan Erdoğan, "Bu köşe yazarları da CHP yanlısı köşe yazarı oldukları için bu tür şeyleri yaparlar. Tayyip Erdoğan rakamları yuvarlamayı sevmez" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hükümet programı görüşmelerinde CHP Lideri Baykal'ın Maliye Bakanlığı dönemindeki reel faiz oranlarıyla ilgili açıklamasının "sürç-i lisanı" olduğunu belirterek düzeltti. Baykal'ın Maliye Bakanlığında reel faizi yüzde 40 olarak söylediğini ancak rakamın Baykal'ın Maliye Bakanı olduğu döneme değil DYP-SHP koalisyonu zamanında Başbakan Yardımcısı olduğu döneme ait olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan, ekonomik veriler konusunda kendisini eleştiren köşe yazarlarına yüklendi. Erdoğan, medyayı CHP'li olmakla suçladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 22 Temmuz seçimlerinin ardından ilk defa toplanan AKP İl Başkanları toplantısında konuştu. Erdoğan'ın gelirken ayakta alkışlandığı toplantıya il başkanlarının yanı sıra bakanlar, bazı milletvekilleri, belediye başkanları ile partinin kadın ve gençlik kolu başkanları katıldı.

Erdoğan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, seçimlerden alınan sonuçlardan dolayı toplantıya katılanları yürükten kutladığını söyledi.

Seçimlerde çıkan sonuçların demokrasinin zaferi olduğunu belirten Erdoğan, demokratik tutum dışında olan partilerin de millet nezdinde itibar kaybettiğini ifade etti. Erdoğan, 22 Temmuz seçim sonuçları üzerinde il il, ilçe ilçe ve sandık sandık bir inceleme yaptıklarını incelemenin bittikten sonra kitaplaştırılacak tüm teşkilatlara dağıtılacağını açıkladı.

FİLDİŞİ KULELER

Milletle birleşerek siyaset yapma gerekliliğini vurgu yapan Erdoğan, "Fildişi kuleden hakla bakmayacaksın derler. Fildişi kulelerden halka bakılmaz, bakarsanız birgün sizi o kuleden indirirler" dedi.
Erdoğan, partililere başı sıkışan herkese yardım etmeleri çağrısında da bulunarak, Ankara'yı Türkiye'nin her köşesine eşit uzaklıkta bir Başkent haline getirmek için çalıştıklarını belirtti. Başbakan Erdoğan, "Varsın birileri köşelerinden çalakalem devam etsin ama biz yolumuza inandığımız edeceğiz. Çünkü milletimiz bizi çok iyi tanıdı" dedi.

"CHP ÇALINTIYA BAYILIR"

Siyaseti aslına döndürmek ve halka yöneltmek gibi bir görevlerinin olduğunu ifade eden "Sessiz yığınların sesiyiz, kimsesizlerin kimsesiyiz" dedi. Erdoğan ana muhalefet partisi CHP'yi de eleştirerek, "Hükümet programı okunurken CHP sıralarından birisi dedi ki, 'Bu bize ait' O gerilerde kaldı. Biz siyasete başladığımızda söyledik, bugün değil. Onlar bu çalıntılara bayılırlar. Kimsesizlerin kimsesi sessiz yığınların sesi olan niçin ülkenin doğusuna güneydoğusuna hiç gidemedi, neden niçin uğrayamadı" dedi.

"SÜRÇ-İ LİSAN"

Hükümet programı görüşmelerinde bir "sürç-i lisanı" olduğunu söyleyen Erdoğan, Baykal'ın Maliye Bakanlığında reel faizi yüzde 40 olarak söylediğini ancak rakamın Baykal'ın Maliye Bakanı olduğu döneme değil DYP-SHP koalisyonu zamanında Başbakan Yardımcısı olduğu döneme ait olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:

"O zaman faiz oranlarıyla enflasyon 87 ile 127'ye kadar çıktı. Şimdi hemen bir şecaat arz etmek istedi. Koşarak geldi. Baktı ki bir sürç-i lisan var, onu söyleyemedi. Biz Maliye Bakanlığı'na da biliyoruz, Enerji Bakanlığı'na da biliyoruz, palto içinde bakanlıklarda nasıl oturulduğunu da biliyoruz."

Erdoğan o dönemde reel faizlerin 1995-1996 döneminde yüzde 40'lara kadar çıktığını söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugün de bir köşe yazarı, bizi rakamları yuvarlayan olarak söylüyor. Rakamları yuvarlayan karşınızda. Daha önce zaten biliyorsunuz bu medya CHP yanlısı medya olduğu için bu tür şeyleri yazar. Bu köşe yazarları da CHP yanlısı köşe yazarı oldukları için bu tür şeyleri yaparlar. Tayyip Erdoğan rakamları yuvarlamayı sevmez."

Erdoğan söz konusu rakamların TÜİK, DPT ve Hazine Müsteşarlığı'na ait resmi rakamlar olduğunu belirtti.

"ERİŞİLMEZ OLMAYIN"

Erdoğan, evinin yakınlarında bir çocuğun kendi evlerinde mantı yeme teklifini kabul ederek dün o çocuğun evine gittiği örneğini vererek, "Başbakan erişilemez birisi olmamalı, Cumhurbaşkanı erişilemez birisi olmamalı" dedi. Erdoğan alkış alan bu sözlerine şöyle devam etti: "Erişilemeyen arkadaşlarım yok mu? Var, kusura bakmasınlar var. Onlar da erişilemez olmaktan çıkmalı. Erişilecekler, erişilmesini beklemeyecekler, kendileri erişecekler."

SOSYAL YARDIMLARA YENİ BAŞLAMADIK"

Bazı partilerin seçim kampanyalarında kömür dağıtıyorlar gibi eleştirilerde bulunduklarını hatırlatan Erdoğan, "Bilmiyorlar ki bu kömürün dağıtılması olayı ta iktidara geldiğimiz andan itibaren başlayan bir şeydir. Kömür de kış bastırdığı zamanda dağıtılmaz ki be kardeşim. Kömürü baharda yazda dağıtacaksın ki kış girdiği zaman her şey hazır olsun" diye konuştu. Söz konusu yardımların masrafının Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'ndan karşılandığını açıklayan şimdiye kadar 1.5 milyon ton kömür dağıttıklarını ve bu sayede işlemeyen madenlerin işlemeye, çalışmayan kamyonların çalışmaya başladığını söyledi. Erdoğan, Anayasa'da devletin ilkeleri arasında laik ve hukuk devletinin yanı sıra sosyal devlet ilkesinin de yer aldığını ve yardımların bu amaç doğrultusunda yapıldığını vurguladı

"DÜNYAYA GELİRKEN YANIMIZDA BİRŞEY GETİRMEDİK"

Erdoğan, partililerden belediye seçimlerinde daha fazla belediyenin AKP'ye ait olmasını isteyerek, gururla kibirle siyaset yapmamaları tavsiyesinde bulundu. Erdoğan, "Dünyaya gelirken yanımızda bir şey getirmedik, götürürken de yanımızda bir şey götürmeyeceğimizi bilenlerdiniz" diye konuştu.
kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Altı Alman çiftten biri porno çeviriyor

Almanya'da erkek dergisi FHM tarafından yaptırılan cinsellik araştırmasında, her altı karı kocadan birinin daha sonra seyretmek üzere porno film çektiği ortaya çıktı. Her dört kadından birinin ise başka bir kadınla lezbiyen sevişme deneyimi bulunuyor. Alman kadınlarının üçte ikisi 19 yaşına girdiğinde bakire değil. Havuz, sinema ya da disko tuvaleti gibi kamusal alanda en az bir kez sevişenlerin oranı ise yüzde 42 gibi yüksek. Çiftlerin yüzde 7'si evinde vibratör, kelepçe ve kırbaç gibi erotik ürünler bulunduruyor. Alman kadınlar, 18 santimlik penis uzunluğunu ideal görüyor. Almanya'da sevişenlerin yüzde 3'ü başka birini hayal ediyor. Türklerde bu oran yüzde 10 çıktı.
Read Post | yorum

Baraj gölünde boğulan 7 kişinin cesetlerine ulaşıldı

Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde baraj gölüne düşerek boğulan 7 kişinin cesetlerine ulaşıldı. Hilvan ilçesine bağlı Çataklı köyünde oturan ve amca çocukları oldukları belirtilen Gönül (13), Ümran (20), Kamile (12) Sütpak'ın cesetleri sabah saat 05.00 sıralarında suyun üzerinde bulundu.

Arama çalışmalarına takviye gelen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi sualtı kurtarma ekipleri de Hülya (12), Ebru (11), Öznur (16) ve Esra (6)Sütpak'ın cesetlerine ulaştı. Cenazeler Hilvan Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

Hilvan'ın Karakucak köyünden, halı yıkamak için dün Aşağıyamaç Köyündeki Atatürk Baraj Gölü altında kalan Çaylarbaşı Köprüsü'ne giden Yavuz, Şükrü, Osman ve Bahri Sütpak kardeşlerin 7 çocuğu, suya düşen 6 yaşındaki Ebru'yu kurtamak isterken boğulmuştu.

kaynak.www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

İstanbul'da 16 saatlik su kesintisi

Terkos Kağıthane ana isale hattındaki arıza nedeniyle bugün saat 15.00'ten itibaren bazı bölgelere 16 saat süreyle su verilemeyecek.

İSKİ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, bugün saat 15.00 ile 8 Eylül Cumartesi günü saat 07.00 arasında su alamayacak yerler şunlar:

Kağıthane, Sarıyer, Şişli, Gaziosmanpaşa, Eyüp, Beyoğlu, Bayrampaşa, Fatih (sahil kesimi hariç), Beşiktaş (sahil kesimi hariç), Eminönü ve Esenler'in bir kısmı.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Rixos, "sanal dünyada" otel açtı

Rixos, yaklaşık 8 milyondan fazla insanın yer aldığı sanal dünya Second Life'da otel açtı.Rixos Hotel World, tamamı bittiğinde golf sahası, eğlence merkezi ve diğer sosyal alanları ile Second Life'ın otelcilik alanında en büyük projesi unvanını kazanacak.

Rixos, otellerinde çalışacak personelini de, Second Life'daki otelde başarılı olan personeller arasından seçecek.İşletimi gerçek bir otel işletiminden farksız olacak Rixos Hotel World, internet ortamında dünyada ilk kez kurgulanan oyunuyla Türkiye'deki özellikle turizm otelcilik okullarında okuyan öğrencilerin çeşitli departmanları yönetmelerine olanak sunacak.

Rixos'un sanal otelinde işe başlayacak ve burada gerçeğinden farksız olan hizmeti müşteriye başarılı bir şekilde veren personele, gerçek otelde istihdam imkanı sunulacak. Rixos Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, otelin sanal açılışından önce yaptığı konuşmasına, ''Otel açmayı yetiştiremeyince sanal ortamda açalım'' diyerek, esprili şekilde başladı.Otelin, Amsterdam'da kurulduğunu aktaran Tamince, sanal ortamda otel açmanın gerçek bir otel açmaktan farklı olmadığını kaydetti.Tamince, hedeflerini ''dünya bizim oyun alanımız'' olarak şekillendirdiklerini dile getirerek, dünyada gelişen trendleri ciddi anlamda takip ettiklerini, dünya markası olmak için ne gerekiyorsa onu yaptıklarını söyledi.

Tamince, ''Tüm dünyayı izliyoruz. İnsanların değişen ihtiyaçları, eğilimleri, trendler her şey bizim için önemli. İşte Second Life'da otel açma düşüncesi de bu vizyonun bir uzantısıdır. Biz bu oteli sadece bir pazarlama projesi olarak görmüyoruz'' dedi.

SANAL DÜNYADAN GERÇEĞİNE İŞ İMKANI

Rixos Hotel World'dan, gerçek otellerine işe alımlar için de faydalanacaklarını aktaran Tamince, şunları kaydetti:''Gerçek dünyada bir otel nasıl idare ediliyorsa, Second Life'daki otelimiz de öyle idare edilmek zorunda. Bunun için profesyonel bir ekip çalışacak. Tüm personel gerçek otellerde neler yapıyorsa sanal otelde de onları yapmak zorunda olacaklar. Bu proje, Rixos'larda çalışmak için de önemli bir fırsat sunacak. Rixoslar'da çalışmak isteyen, özellikle turizm otelcilik öğrencilerine Second Life Rixos Hotel World'da istihdam önceliği vereceğiz. Orada yaptığı işte başarılı olanlara gerçek otellerimizde de iş olanağı sunacağız.'' Second Life'daki Rixos Hotel World'da kalacak olanlar için gerçek Rixos'larda indirimli tatil fırsatları sunulacağını da kaydeden Tamince, oteldeki hizmet ve ürün kalitesinin gerçek Rixoslar'dan farklı olmayacağını dile getirdi.

"BU, BİZİM İÇİN OYUNUN DIŞINDA BİR PROJE''

Toplantıda soruları da yanıtlayan Fettah Tamince, otelin maliyetinin gerçeğini aratmayacak kadar çok olduğunu, bunun yüz bin dolarlarla ifade edilebileceğini, ancak gerçek rakamı telaffuz etmenin zor olduğunu söyledi.

Tamince, otelin şimdilik 5 kişilik bir kadroyla yönetildiğini, 40 odadan oluşan otel arazisinin büyük olduğunu, zaman geçtikçe daha da genişletilebileceğini aktardı.

Kendilerinden önce bir otel zincirinin Second Life'da hizmet vermeye teşebbüs ettiğini, ancak başarılı olamadığını belirten Tamince, ''İnsanlar buraya oyun için girebilir. Ama bizim için oyunun çok dışında bir proje. Bu yüzden insan kaynağı çok önemli'' dedi.

Tamince, gerçek otellerindeki durumun çok iyi olduğunu, hedeflerinin üzerinde bir gelişim gösterdiklerini ifade ederek, Hırvatistan'daki otellerinin de yakında açılacağını bildirdi. Daha sonra Second Life'da yaşayan Fettah Tamince'nin simülatörü, otelin açılışını gerçekleştirdi. Bir süre otel içinde, kral dairesinde ve havuz kenarında gezinilerek, otelin tanıtımı yapıldı.

Otelde basına olacak bir odanın da dizayn edildiği, isteyen basın kuruluşlarının burada yer alabileceği aktarılarak, Second Life'da evlilikler arttığı için özellikle evlilik törenleri ve partilerin verilebileceği alanlar gezildi.

SECOND LIFE RIXOS HOTEL WORLD

Verilen bilgiye göre, Rixos Hotel World, Second Life platformunda Rixos'un kendisine ait olan adada kurulmuş. Otelde, deluxe, suit, balayı suiti ve kral dairesinden oluşan toplam 40 adet değişik tip oda bulunuyor.

Ayrıca, Spa & Wellness Center, toplantı odası ve alışveriş mağazalarının yer aldığı Fransız Sokağı, restauran gibi tesisler de yer alıyor.Otel dışında, Amsterdam şehir merkezinde ve Türkiye Adası'nda (Candy Land), Rixos Tanıtım Ofisleri açıldı. Brand Institude ile birlikte yürütülen proje tamamlandığında, dünyada, bu büyüklükte, bu konseptte ve bu kadar geniş sosyal alana sahip ilk otelcilik projesi olacak.

Sitede, ''Linden'' adı verilen para birimi kullanılıyor.250 Linden'in 1 dolara eşit olduğu sitede, otelin oda fiyatları 700 ile 1.500 Linden arasında değişiyor.

SECOND LIFE

Internetin ilk ve tek gerçek yaşam simülasyonu olan Second Life, 2003 yılında merkezi San Francisco'da bulunan Linden Lab isimli bir şirket tarafından ve üyelerine ikinci bir yaşam vaadiyle kuruldu. Second Life kurulurken, kurucuları, sınırsız ve özgür bir dünyayı anlatan Neal Stephenson'ın Snow Crash adlı bilim kurgu romanından esinlendiler.

Siteye özgü para olan ''Linden''in geçerli olduğu Second Life'da, alışveriş yapabiliyor, flört edilip, evleniliyor, boşlanılabiliyor. Ev ya da arsanın satın alınabildiği sitede, giysi, aksesuar ya da mimari tasarım da yapılabiliyor.

kaynak:http://www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

3N ihalesini 321 milyon euro ile Turkcell kazandı

Görüntülü konuşma ve mobil TV gibi uygulamaların kullanılmasını sağlayacak üçüncü nesil (3N) A lisansı için yapılan ihaleyi, 321 milyon euro teklif veren Turkcell kazandı. ..

Turkcell Telekomünikasyon Kurumu (TK) tarafından yapılan üçüncü nesil (3G) mobil telefon ihalesine tek teklif veren olarak girdiği A grubu lisansı ihalesinde 321 milyon euroluk teklifle kazandı. Kararın kesinleşmesi için TK ve Danıştay onayları gerekiyor.

Bugün yapılan ihale için şartname alan Vodafone, Avea ve France Telecom dün dolan son teklif verme tarihinde tekliflerini vermeyince Turkcell ihaledeki tek şirket olarak kaldı.

İhale komisyonu başkanı ve TK Başkan Yardımcısı Ertuğrul Karaçuha, minimum teklif tutarının 252 milyon euro olarak belirlendiği A grubu lisans için Turkcell'in ilk teklifi olan KDV hariç 311 milyon doları sözlü artırmada yükseltmesini isteyince Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv 10 milyon euroluk bir artırmayla tekliflerini 321 milyon euroya çıkardıklarını ve daha fazla yükseltemeyeceklerini söyledi ve "Hayırlı olsun" dedi.

Karaçuha Turkcell'in teklifinin 438.5 milyon dolar ve yüzde 18'lik KDV dahil olarak da 510 milyon dolar civarında olacağını söyledi.Karaçuha "İhale sonucunu önümüzdeki hafta Telekomünikasyon Kuruluna sunabiliriz" dedi. Karaçuha 3G'de B,C ve D grubu lisansların ihalesinin ise katılımcı olmadığı için iptal edildiğini söyledi.

CİLİV: "İHALE İPTAL EDİLİR DİYE ENDİŞELENDİM"

Türkcell Genel Müdürü Sürreya Ciliv, diğer üç firmanın ihaleye katılmamasından sonra ihalenin iptal edilmesinden endişelendiğini belirterek, ihale bedeli 321 milyon euronun KDV ile birlikte 510 milyon doların üzerinde bir rakama çıkacağını açıkladı.

3. Nesil (3N) ihalesinin ardından açıklama yapan Türkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, "3N, iletişim dünyasında son 10 senenin en yeni en son teknolojisi. Bugünkü en yüksek mobil iletişimini en az 10 misli hızlandıracak. Bütün gelişmiş ülkeler bu teknolojiyi kullanıyor" dedi.

3N'NİN ÜCRETİ HERKESİN KULLANABİLECEĞİ DÜZEYDE OLACAK

Türk insanını bu teknolojiden yoksun bırakmak istemediklerini ifade eden Ciliv, en yeni teknoloji ile pazara fırsat getirmek istediklerini söyledi. Yeni teknoloji ücretinin herkesin kullanabileceği düzeyde olacağının altını çizen Ciliv, bu iletişim sisteminin Türkiye'nin dört bir tarafında kullanılabileceğini dile getirdi. Ciliv, 3N ile görüntülü iletişimin yanında mobil TV imkanının da başlayacağını kaydederek, bilgi çağında eksik kalmasını istemediklerini söyledi.

Türkiye'nin son 5 yılda muazzam bir şekilde büyüdüğünü dile getiren Ciliv, "Hızlı gelişmenin devam etmesi lazım. Bir çok konuda hız problem yaratabiliyor ama teknoloji dünyasında hız çok pozitif. Bir ülkenin hızlı büyümesinde iletişim de önemli" diye konuştu.

YILDA 400 MİLYON DOLARLIK YATIRIM YAPIYORUZ

Basının ihale ile ilgili sorularını yanıtlayan Ciliv, diğer firmalarla ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Üç senedir bu teknolojiye hazırladıklarını ifade eden Ciliv, nihayet bu teknolojiyi sunma fırsatının ellerine geçtiğini söyledi. İhale sürecinin 3 ile 6 ay arasında tamamlanmasını beklediklerini kaydeden Ciliv, yatırımlardan sonra görüntülü görüşmenin başlayacağını vurguladı. Yaptıklarının çok net olduğuna dikkat çeken Ciliv, konuşmasına şöyle devam etti:

"Yıllık alt yapı yatırımları için en az 400 milyon dolarlık yatırım yapıyoruz. Bu daha da artarak devam ediyor. Artık eski teknolojiler yerine yeni teknolojilere yatırım yapacağız. Bu sayede Türkiye'nin kaynakları çok daha akıllı bir şekilde kullanım olacak. Bu ihale sonucunda A tipi lisans ihalesini kazanmış oldu. Bu yüzden memnunuz."

Kaynak:http://www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Arıların kaybolma nedeni virüs mü?

ABD'de arıların toplu olarak gizemli şekilde ortadan kayboluşuna, 2004'de İsrail'de keşfedilen bir virüsün neden olduğu düşünülüyor.

Columbia Üniversitesi İmmünoloji ve Enfeksiyon Merkezi Direktörü Ian Lipkin yaptığı açıklamada, araştırmacıların, İsrail'de bulunan ve (Israeli Acute Paralysis Virus) IAPV adı verilen bir virüsün, bu olayın potansiyel nedeni olabileceğini düşündüklerini belirtti.

Araştırmacılar, IAPV virüsünün, bu afete maruz kalan hemen hemen tüm kovanlardan gelen örneklerdeki tek mikro organizma olduğunu vurguladılar.

Lipkin, "Bir sonraki adımımız, bu virüsün, kovanların boşalmasının tek nedeni mi, yoksa mikrop, zehir, böcek öldürücüler veya kuraklık nedeniyle ortaya çıkan zayıf beslenme gibi diğer faktörlerle bir bağlantısı olup olmadığını saptamak" dedi.

ABD'de arıların yok olmasına neden olan bu gizemli durumun, bal fiyatlarını ve bal üretim maliyetini giderlerini olumsuz etkilemesi bekleniyor.

Albert Einstein, "Eğer arılar yeryüzünden kaybolursa insanın sadece 4 yıl ömrü kalır. Arı olmazsa döllenme, bitki, hayvan, insan olmaz" demişti.

kaynak:www.hurriyet.com.tr
Read Post | yorum

Pamuk’a Londra’da büyük ilgi

İngiltere’nin başkenti Londra’nın ünlü kültür merkezi Queen Elizabeth Hall’da İngilizce basılan son kitabı "Öteki Renkler"i tanıttı.

Independent gazetesi edebiyat editörü Boyd Tonkin’in "Bugüne kadar uluslarası alanda kazandığı ödül ve başarıların tersine ülkenizde ise hapse atılmaya çalışıldığınız paradoksunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna Pamuk, "Bence ortada paradoks falan yok. Türkiye’de herkesin beni hapse atmaya çalıştığını da sanmıyorum" şeklinde yanıt verdi. Büyük alkış alan Pamuk, "Türkiye’de şu an AB konusunda yoğun siyasi tartışmalar var. Ben demokrat, liberal, laik taraftayım. Türkiye’de bütün ulus bana saldırıyor değil" dedi.
Read Post | yorum

Sanal bilgisayar Türkiye'ye geliyor

6 Eylül 2007 Perşembe

NEC Computers ince istemci (adı verilen sanal bilgisayarları Türkiye'de satmaya başlıyor. Özel Bilgi İşlem tarafından satılacak ürün mink bir kutuda tüm iletişim yeteneklerini taşıyor. Şirketin farklı ofisine giden çalışan minik kutuyu taşıyarak dahili telefonunu ve bilgisayarını yanında taşımış oluyor. sektörde ulaştığı noktayı Türk kullanıcılarının da hizmetine sunacak. Özel Bilgi İşlem Yönetim Kurulu Başkanı Güven Özek Nec'in dizüstü bilgisayarlarını değil, ince istemci yani sanal bilgisayar gibi farklı ürünlerini de Türkiye'de dağıtacaklarını vurguladı. Özek ürün satmayacaklarını Nec'in bölgedeki servis organizasyonunu üstlenmek için hazırlık yaptıklarını söyleyerek, çok yönlü ürünler ile müşteri taleplerine göre ürün geliştirme esnekliğine sahip olan bir markayla işbirliğinin sektör için önemli olduğunu kaydetti.
Read Post | yorum

Iğdır'da minibüs takla attı: 2 ölü, 29 yaralı

17:44

Iğdır'ın Tuzluca ilçesi yakınlarında yolcu minibüsü takla attı. İlk belirlemelere göre 2 kişi öldü, 29 kişi yaralandı.

Yaralılar ambulanslarla çeşitli hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

3N ihalesine sadece Turkcell teklif verdi

Yarın yapılacak 3N ihalesinde dosya teslim etme süresi saat 15.00'te dolarken, şartname alan dört firmadan sadece Turkcell'in Telekomünikasyon Kurumu'na dosyasını teslim ettiği öğrenildi.

Cepte görüntülü iletişime geçişi sağlayacak olan 3N ihalesi kapsamında Türkcell, Avea, Vodafone ve France Telecom olmak üzere dört firma şartname almıştı. İhale yarın saat 10.00 Telekomünikasyon Kurumu'nda yapılacak.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Aslı-Deniz aşkı yine ertelenecek KAVAK YELLERİ ..

Dizide bu akşam: Deniz babasının Canan'la olan ilişkisini öğrenmiş ve adeta iki kere yıkılmıştır. Çünkü babasının bu hatası bir yandan ailesinin dağılabileceği tehlikesini doğururken bir yandan da Aslı'yla aralarının eskisi gibi olamayacağı anlamına gelmektedir. Aslı de iki büyük şoku aynı anda yaşar. Önce Deniz'in kendisine sırılsıklam aşık olduğunu anlattığı filmi izlemiş sonra da ablasının hastaneye kaldırıldığı haberiyle alt üst olmuştur. Kanal D 20.00

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Dolar 2.1 YTL olmalı

Yoğun sıcak para girişleriyle dövizin ucuzladığı,Türk parasının değerlendiği son yıllarda hızla büyüyerek yıllık 57 milyar dolara ulaşan dış ticaret açığı ve 33 milyar dolara gelen cari işlemler açığı sorununun çözümü için olması gereken dolar kuru, 2.16 YTL olarak hesaplandı.

Merkez Bankası'nın TÜFE bazlı Reel Kur Endeksi'ne dayanarak yapılan hesaplamaya göre Türkiye'nin cari işlemlerinin "fazla" verdiği 2001 yılından bu yana Türk parası döviz sepeti karşısında yüzde 48.4 değerlendi. Bu dönemde cari kurlar, enflasyona paralel bir artış seyri izleseydi, Türkiye'nin dış ticaret ve cari işlemlerinde 2001 yılındaki nispi dengeler korunacaktı. Bu sürede, kur-enflasyon paralelliği sağlansaydı, ağustos sonu itibariyle 1 dolar 2.16 YTL olacaktı. Buna göre ağustos sonu itibariyle 1.29 YTL olan cari dolar kuru, olması gereken reel düzeyin yüzde 40 altında kaldı.

KUR VE ENFLASYONDAKİ SEYİR

2001 sonunda 1.4536 olan dolar kuru, 2002 yılında 1.6397'ye çıktı. Ancak, kurdaki artış enflasyonun altında kaldığı için YTL dövizler karşısında değerlendi. Cari dolar kuru izleyen dönemde ise düşüşe geçti. Bir doların karşılığı 2003'te 1.3933, 2004'te 1.3363, 2005'te 1.3418 YTL düzeyinde oluştu. 2006 sonunda 1.4056 YTL olan dolar kuru, sıcak para girişlerinin hızlandığı bu yıl ise ağustos sonu itibariyle 1.2914'e kadar geriledi. Bu dönemde kurlar cari olarak gerilerken, enflasyonla indirgendiğinde, YTL'nin dövizler karşısında kümülatif olarak yüzde 48.4 değerlendiği hesaplandı.

Türkiye ve en çok ticaret yaptığı ülkelerin enflasyon oranları dikkate alındığında YTL'nin döviz sepeti karşısında 2001'deki reel düzeyini koruyabilmesi için anılan yılın sonunda 1.4536 YTL olan cari dolar kurunun, 2002 sonunda 1.5670, 2003 sonunda 1.7574, 2004 sonunda 1.7894, 2005 sonunda ise 2.1426, 2006 sonunda 2.0010, bu yılın ağustos sonu itibariyle ise 2.1573 YTL olması gerekiyordu.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Ünlü tenor Pavarotti öldü

Kuşağının en büyük tenoru olarak gösterilen İtalyan sanatçı Luciano Pavarotti 71 yaşında öldü.

Pavarotti'nin ölüm haberi, menajeri Terri Robson tarafından açıklandı. Ünlü sanatçının, İtalya'nın Modena kentindeki evinde bu sabah erken saatlerde öldüğünü duyuran Robson, "Maestro, ölümüne neden olan pankreas kanserine karşı uzun ve zorlu bir savaş verdi" dedi.

Sesinin yanı sıra dünya genelindeki stadyumlarda on binlerce kişiye verdiği konserler ve düet albümleriyle iz bırakan "Büyük Luciano" Pavarotti, sanat çevrelerinin dikkatini ilk kez sahne aldığı Covent Garden'da 1963 yılında çekti.

Pavarotti, İtalyan lirik repertuvarının gerçek yorumcusu olmasını sağlayan ince sesi ve karizmatik sahne performansıyla 1960 ve 1970'li yıllarda şöhret basamaklarını çıktı ve kendisine gerçek bir hayran kitlesi oluşturdu.

Ünlü tenor, Placido Domingo ve Jose Carreras ile düzenlediği "Üç Tenor" konserleriyle, birçok şarkıcıyla ortak söylediği düetleriyle ve hayır konserleriyle hayranlarının kalbinde taht kurdu.

Eleştirmenler tarafından sanatsal yönü daha gelişmiş olarak gösterilen Domingo dahil bazı tenorların erişemediği doğal yeteneğe ve sempatikliğe sahip olan Pavarotti, Enrico Caruso ile başlayan 20. yüzyıl opera tarihinin en büyük yıldızlarından biri olarak göze çarpıyor.Sanat kariyerini, "Evet Giorgio" ile "Rigoletto" filmlerinde rol alarak süsleyen, ancak beyaz perdede istediğini bulamayan Pavarotti, "Ben, Luciano Pavarotti" adlı otobiyogrofisini de kaleme aldı.

Dünya genelinde hayran kitlesi oluşturan Pavarotti, sıcak gülümsemesiyle, Neapolitan folk şarkılarını söylediği sırada terini sildiği beyaz mendiliyle, pop şarkıcılarıyla yaptığı düetlerle, on binlerce kişiye hitap ettiği stadyum konserleriyle, Bosna savaşı sırasında U2'nin solisti Bono'yla düzenlediği konserle ve neşeli Noel şarkılarıyla Pekin'den Buenos Aires'e tüm sevenlerinin kalbinde iz bıraktı.

PAVAROTTİ CUMARTESİ GÜNÜ TOPRAĞA VERİLECEK

İtalyan tenor Luciano Pavarotti, Cumartesi günü İtalya'nın Modena kentinde toprağa verilecek.

Pavarotti'nin naaşının bugün sevenlerinin ziyaretine açılacağı, cenaze töreninin ise Cumartesi günü Modena Katedralinde yapılacağı açıklandı. Pavarotti'nin ölümüyle İtalya'daki sanat dünyası derin bir hüzne bürünürken, aile bireylerine taziye mesajları yağmaya devam ediyor. İtalya Başbakan Yardımcısı ve Kültür Bakanı Francesco Rutelli, bugün yayımladığı taziye mesajında,

"Pavarotti, 20. yüzyılın dev şahsiyetlerinden biriydi. İtalyan müziğini sevenler açısından, onun vefatıyla oluşan boşluk asla doldurulamayacaktır" dedi.

71 yaşında pankreas kanserine yenik düşen Pavarotti, 46 yıllık sanat kariyeri boyunca iki kez evlenmişti. Pavarotti'nin ilk eşi Adua Veroni'den Lorenza (44), Cristina (42), Giuliana (39) adlı üç kızı var. Pavarotti'nin 2003'te evlendiği, kendisinden 34 yaş küçük eşi Nicoletta Mantovani'den ise Alice (4) adlı bir kızı bulunuyor.

PAVAROTTİ KİMDİR?

Modern (Opera) dönemindeki en önemli ses sanatçılarından Pavarotti 1935'te İtalya, Modena'da doğdu. İlk müzik deneyimini şehrindeki koroda, babası Fernando ile yaşadı. Delikanlıyken, babasıyla Gioachino Rossini adlı koroyla Galler'e gitti. Llangollen uluslararası şarkı söyleme yarışmasında birinci oldu ve bu onu bir tenor olmak konusunda hırslandırdı. Aslında bir öğretmen olmak için yetiştirilen Pavarotti, Arrgio Pola ve Ettore Campogallianni tarafından aldığı derslerle Concorso İnternazionale adlı ödülü 1961 yılında kazandı ve opera dalındaki başlangıcını bir tiyatro salonunda La Boheme eseri ile aynı yılın 29 Nisanında yaptı. Bundan sonra Güney ve Kuzey Amerika, Asya, Afrika, Avrupa ve Avustralya'da birçok kez konser verdi. Ayrıca bu ona Dünyanın birçok yerinde konser veren 3 tenordan biri olma gibi bir mevki sağladı.

Ardından Modena'da genç şarkıcıları eğitecek bir okul açtı. ''Şu zamana kadar gelmiş geçmiş şüphesiz en önemli tenor'' olarak nitelendirilen Pavarotti, pankreas kanseri nedeniyle yaklaşık bir yıl önce ABD'de ameliyat edilmişti. Pavarotti, bir süre önce de Modena'da hastaneye kaldırılmıştı.

PAVAROTTİ'NİN YOLU TÜRKİYE'DEN DE GEÇMİŞTİ

Amansız hastalığa yenilerek hayata gözlerini yuman dünyaca ünlü tenor Luciano Pavarotti'nin yolu Türkiye'den de geçmişti. Pavarotti, 28 yaşındayken geldiği Türkiye'de ''La Boheme'' adlı operada ''Rodolfo'' rolü için seçilmiş, ancak sadece 1 temsilde görev aldıktan sonra ülkesine dönmüştü.

Kendine özgü tarzı, halkın içinden geldiğini her fırsatta ortaya koyan mütevazılığı, ona sempatiklik veren kiloları ve billur gibi sesiyle gönüllerde taht kuran bir isimdi Luciano Pavarotti...

Otel odasında spagetti pişirmesi, zaman zaman çalkantılı özel hayatı, klasik müziği dünyaya sevdirmesiyle hep gündemdeydi.

Pavarotti'nin ''konuk sanatçı'' olarak Türkiye'ye gelişi, 1963-1964 sanat sezonunda gerçekleşti. O sezon başkent sahnelerinde seyirciyle buluşan, Giacomo Puccini'nin ünlü yapıtı ''La Boheme''in rol dağıtımında başrol Rodolfo için öncelikli sahneye çıkacak birinci kast olarak o dönemin ünlü sanatçısı İsmet Kurt seçildi. Rıdvan Yücel'in ikinci kast olduğu eserde, o zamanlar 28 yaşında olan Luciano Pavarotti de üçüncü kast olarak yerini aldı.

Rodolfo'nun sevgilisi Mimi'yi ''Kaynanalar'' dizisindeki ''Tijen'' rolüyle de tanınan ünlü sanatçı Sevda Aydan'ın canlandırdığı eserde, ''çiçeği burnunda tenor'' Pavarotti, sadece bir kez sahneye çıkabildi ve birkaç hafta içinde de eşyalarını toplayarak ülkesi İtalya'ya döndü. Cumhurbaşkanlarının, yabancı devlet adamlarının huzurunda söyleyen sanatçı İsmet Kurt, 1963 yılında ''La Boheme'' operasında ünlü tenor Luciano Pavarotti ile aynı rolü üstlendi. Kurt, 16 kez sahne alırken, o dönemde 28 yaşında olan Pavarotti sadece 1 defa sahneye çıkabildi. Bu anıyı aktaran sanatçı İsmet Kurt, 1963-64 sanat sezonunda tiyatro ve operanın aynı müdürlükte toplandığını ve opera-bale bölümünden de Cüneyt Gökçer'in sorumlu olduğunu belirtmişti.

Pavarotti'nin bugün dünyanın en büyük tenoru olduğunu vurgulayan Kurt, ''O zamandan bu zamana tabii ki çok şey değişti. Bugün Pavarotti'nin sesi bilgisayar gibi, en ufak bir hatası yok'' ifadesini kullanmıştı.

ONUN GİBİSİ GELMEZ

Ünlü tenorun öğrencisi olan ve ''Türkiye'nin Pavarotti'si'' olarak tanınan, opera sanatçısı Hakan Aysev de yaptığı açıklamada ''hocasının'' ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

''Bunu müzik dünyasının bir kaybı olarak düşünmüyorum. İnsanlığın kaybı bu...'' sözleriyle duygularını ifade eden tenor Aysev, üzüntüsünü şu cümlelere döktü:

''Her şeyden önce o büyük efsanevi kariyerinin yanında, mütevazı kişiliğiyle, sevecenliğiyle, sempatikliğiyle dünyanın gönlünü kazanmıştı. Sadece klasik müzik dünyasında da değil, dünyada bu kadar büyük bir yıldız, bu kadar sempatik, insanların içinde, bu kadar çocuksu, doğal bir dünya starı doğmadı. Doğmayacak da... Bence onun yeri de asla doldurulamayacak. Müzik dünyasına onun gibi sempatik, halkın içinden bir ses bir daha gelmez.''

Pavarotti ile 1991'de tanıştığını ve Viyana'ya geldiği dönemlerde beraber çalıştıklarını anlatan Aysev, ünlü tenoru en son 1995 yılında gördüğünü söyledi.

Luciano Pavarotti'nin dünyanın bir dört yanında gezen bir yıldız olduğunu, ona ulaşmak zor olmasına rağmen sürekli haberlerini aldığını anlatan Hakan Aysev, ''O da benim haberlerimi alıyordu. Şimdi cenazesine gitmek istiyorum. Cenaze pazar günü olacakmış, ancak o gün de Gaziantepte büyük bir konserim var. Ama bir şeyler yapmaya çalışacağım'' dedi.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Saniyede 20 megabitin üstünde internet bağlantısı

Türk Telekom, internet erişim altyapısını yenileyerek IP DSLAM adı verilen yeni nesil internet erişim cihazları sayesinde saniyede 20 megabitin üstünde bir hızla internet bağlantısı hizmeti verecek.

Türk Telekom'dan yapılan yazılı açıklamada, Türk Telekom'un yaklaşık 110 milyon euroluk yatırımla internet erişim altyapısını yenilediği ve 2 milyon IP DSLAM port ilavesi yaptığı bildirildi.

Açıklamada, IP DSLAM adı verilen yeni nesil internet erişim cihazları sayesinde saniyede 20 megabitin üstünde bir hızla internet bağlantısının yanında; canlı sayısal TV yayını (Broadcast TV), isteğe bağlı içerik teslimi (Video on Demand), IP telefon ve yüksek kalitede video konferans gibi hizmetlerin müşterilere sunulacağı kaydedildi.

Türk Telekom'un söz konusu yatırımda Alcatel- Lucent, Huawei, Meteksan Sistem ve ZTE Corporation ile işbirliği yaptığının ifade edildiği açıklamada, geçtiğimiz günlerde düzenlenen imza töreniyle erişim altyapısı yenileme çalışmalarına da start verildiği hatırlatıldı.

Açıklamada, yeni nesil internet erişim cihazları olarak bilinen IP DSLAM ile erişimin IP üstüne yoğunlaşağı kaydedildi. Üçlü oyun olarak tanımlanan bir sistem kapsamında ses, veri ve görüntünün biraraya gelerek tek bir kanaldan iletilmeye başlanacağına işaret edilen açıklamada, ses, veri ve görüntünün üçlü oyun (Triple Play) adı altında birleşmesiyle; internet üstünden TV yayınlarının mümkün olması (IPTV), istenen anda istenen video içeriğine internet üstünden ulaşılması (Video on Demand) ve internet üstünden telefon konuşmalarının yapılması (VoIP) gibi yeniliklerin hayata geçirileceği belirtildi.

Türk Telekom Genel Müdür Yardımcısı Celalettin Dinçer, yaptığı açıklamada, IP DSLAM teknolojileri sayesinde ADSL2+ ve VDSL2 gibi saniyede 20 megabitin üstünde genişbant internet teknolojilerinin kullanıcılar tarafından kullanılmaya başlanacağını söyledi.

Dinçer, "Kullanıcı tarafında büyük bir çoğunlukla yatırım yapmayı gerektirmeyen bu sistemler sayesinde farklı hizmetler sunulabilecek" dedi. Projenin IPTV bacağında Microsoft ile birlikte Türk Telekom'a çözüm sunduklarını ifade eden Alcatel-Lucent Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Azası Haluk İlkdoğan ise, "Türk Telekom'un IPTV alanında başarılı olmasını sağlayacak geleneksel sayısal TV platformlarına göre fark yaratmasına yardımcı olacak kullanıcı odaklı ve katma değerli en güçlü portföyü sunmaya odaklandık. Türk Telekom ile bu konuda ortaklık kurmak bize onur vermektedir" diye konuştu.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Suriye İsrail uçaklarına ateş açtı

Suriye Hava Kuvvetlerinin, dün gece Suriye hava sahasını ihlal eden İsrail uçaklarına ateş açtığı bildirildi.

Resmi SANA ajansının haberine göre Suriye ordusu sözcüsü, nasıl ateş açıldığını ya da olayın nerede olduğunu açıklamazken, sadece gece yarısı olduğunu söyledi.

Sözcü, "Düşman İsrail hükümetini bu açıkça saldırgan davranışına karşı uyarıyoruz" diyerek, buna uygun yolla karşılık verme hakkını saklı tuttuklarını belirtti.

SANA'nın haberinde, İsrail uçaklarının, Suriye'deki bilinmeyen hedefleri bombaladığı öne sürüldü. Ajans, bombardımanda ölü ya da yaralı olmadığını duyurdu.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Beni kurtarın onlinekolik oldum! -- İnternet Bağımlılığı

5 Eylül 2007 Çarşamba

İnternet bağımlılığıyla ilgili yazı dizimiz başlayınca gazetemize yüzlerce mail yağdı. Çoğunluğu gençlerden gelen mesajlardaki ortak nokta; hepsinin internet bağımlısı olduğunu kabul etmesi ancak bundan nasıl kurtulacaklarını bilmemeleriydi. Ve hepsinin çağrısı aynıydı: Beni kurtarın!..


Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'nden Psikolog Özden Dandul ile Psikiyatrist Oğuzhan Zahmacıoğlu; okurlardan internet bağımlılığıyla ilgili gelen soruları yanıtladı:

İNTERNETİ KAPATMAK YETER Mİ?
* Evdeki interneti kapatmamız sorunu çözer mi yoksa mutlaka bir psikiyatriste mi göndermeliyiz?
(Derya Ovalı) İnternet bağımlılığında bir ilaç tedavisine gerek olmadığından, psikiyatrist yerine psikologdan yardım alınabilir. Yasaklar her zaman yeni problemleri doğurur. İnternetin kapatılması çocuğun ebeveynlerine isyan etmesine yol açabilir. 'Ya hep ya hiç' şeklindeki bir tutum yerine; anne baba olarak tedavi süreciyle ilgili bir zaman belirlemeli ve o süre içinde çocuğa zaman tanımalısınız. Bilgisayarın tamamen ortadan kaldırılması çocuğun isyan etmesine ve ilişkilerinin bozulmasına yol açar. Psikoterapide nasıl bir yol izleyeceğiniz size gösterilecektir.

GÜNDE 16 SAAT İNTERNETTEYİM
* Ben günde 15-16 saat internet başındayım; acaba ben bir bağımlı mıyım?
(Hazar Vural) Uyku dışında diğer saatlerinizde internet başında olmanız, evet bir bağımlılık ifade ediyor. Ama bunun ne kadar zamandır devam ettiği de önemli. Sosyal ilişkilerinizi ne kadar sekteye uğrattığı ise ayrıca değerlendirilmeli. İnternet dışında vaktinizi nasıl geçirdiğinizi kendi içinizde sorgulayın ve genel ruh haliniz üzerine düşünüp kendiniz için en doğru seçeneği bulun. Ailenizden yardım isteyebilirsiniz.

KNİGHT ONLİNE'I BIRAKAMIYORUM
* Ben 13 yaşındayım, 'Knight Online' oyununu günde 6 ya da 7 saat oynuyorum. Kendimi bilgisayar başından nasıl kurtarabilirim?
(Ozancan Coşkun) Bu durumda anne ve babayla işbirliği yapmalısın. İnternet ve bu oyun dışında başka ilgi alanlarını bulup bunları değerlendirmek, sanal kısır döngüden çıkmana yardımcı olur. Zaten sıkıntını bizimle paylaşman, kendi hayatını organize edemediğini gösteriyor. Bu yüzden geleceğin için oyunu bırakıp derslerine veya ilgi alanlarına yönelmek istediğinde anne ve babandan da destek almalısın.

AİLEM BENİM İÇİN ENDİŞELENİYOR
* Ben 'Knight Online' oynadığım zaman hem eğleniyorum hem de birçok arkadaşla tanışıyorum. Gerçek hayatta da görüşmek gibi amaçlarımız var ve oyunu onlarla beraber oynuyoruz. Level geçmek gibi hevesim yok; zaten geceleri giriyorum, arkadaşlarla birkaç saat takılıyorum ve eğleniyorum. Ama öbür arkadaşlarım benim gibi değil. Benim ailem bana çok baskı yapıyor; artık bu oyunu hiç oynatmıyorlar, benim hasta olacağımı sanıyorlar ve korkuyorlar. Oysa ben kendimi kontrol edebileceğimi düşünüyorum. Siz ne önerirsiniz?
(Yusuf Sabri)
Kendine 1-2 saat şeklinde zaman koy. Eğer bu süreyi geçmeden internetten kalkabiliyorsan bağımlılıktan söz edilemez. Kendine en yakın bulduğun anne ve babanla, oyuna karşı hissettiklerinle ilgili konuşmaya çalışabilirsin. Gördüğüm kadarıyla kendini iyi anlatabilen bir sağduyuya sahipsin. Okullar da gelecek hafta açılacak ve kışla birlikte arkadaşların da tatillerinden dönecek. Böylece oyunla ilgili kendini yeniden gözlemleme olanağın olabilir. Eğer güven duyuyorsan okuldaki rehber öğretmenden destek alabilirsin. Ama her şeye rağmen oyun ve bağımlılıkla ilgili sorun yaşıyorsan, bir uzmandan yardım alıp psikoterapiyi deneyebilirsin.

OKUL AÇILINCA YİNE BAŞLAR MI?
* Benim oğlum da sizin haberinizde anlattığınız gibi Anadolu Lisesi'nde öğrenci ve karnesinde tam 4 tane 1 geldi! Biraz üzülüp kurtarmaya çalışacağına söz verdi. Özel ders almaya ve bilgisayardan uzaklaşmaya başladı. Şu anda gayet iyi çalışıyor; fakat ben sınavlarını verdikten sonra tekrar bilgisayar oynamaya devam edip geleceğini riske atmasıoyun esirindan korkuyorum? Bunun için ne önerirsiniz?
(F. Falay) Karnesindeki kırık notlara üzülüp bunun sorumluluğunu alması ve kararlılık göstermesi; oyundan ve onun yarattığı olumsuzluktan kurtulmak istediğinin somut göstergesidir. Anne veya baba olarak siz de, sınavlar bittikten sonra onun gününü daha rahat geçirebileceği ve enerjisini harcayabileceği hobiler seçin, bunları yapması için onu destekleyin.

HEP LEVEL ATLAMAK İSTİYORUM
* Ben 16 yaşındayım ve Knight Online oyunu bana bağımlılık yapıyor; bırakmak istiyorum ama bırakamıyorum, oyunda hep level atlamak veya dövüşmek istiyorum. Benim tek hayalim hayatta iyi bir işe sahip olup düzgün bir yaşam sürmek. Bunun için de tabii ki okumak, çalışmak ve başarılı olmak gerekir. Oyun oynamayı nasıl bırakmalıyım?
(Arda Özberk)Özel bir yardıma ihtiyacın var. 16 artık çok küçük bir yaş değil. Hayatında önemli olan başka şeyleri keşfetmlisin. Ya da özel ilişkilerini geliştirebilirsin. Uzman desteği de alabilirsin. Aile içi iletişim ve bilgisayar tutkunluğunun nasıl başladığı konusunda uzmanla konuşulması, tedavi sürecini hızlandırır. Kendi kaynaklarını (ilgi alanları, arkadaş çevresi) keşfettiğinde de zaman içinde bu bağımlılıktan kurtulabilirsin.

OYUNA ESİR OLDUM
* Ben 14 yaşında bir gencim. İnternette 'Omerta' adlı bir oyuna esir oldum. Gece gündüz oynuyorum. Bağımlılık yarattı. Bu sene liseye geçeceğim. Bağımlı olduğumun farkındayım ama bir türlü bırakamıyorum. Ailem de bunun farkında ve bu yüzden bana sizin yaptığınız 'Oğlum İnternetkolik Oldu' başlıklı yazıyı okuttu. Ne yapmalıyım?
(Can Yıldız) Mutlaka anne ve babandan destek almalısın. Bir uzmandan yardım görmen de çok önemli. Yetişkin biri olarak rehberlik yardımı aldığında, tedaviyle ilgili daha fazla yüreklenmiş olursun. Kendi başına da oyun süreni her geçen gün biraz daha azaltarak bu oyunun bağımlılığından kurtulabilirsin. Spor yapmak veya arkadaşlarla sosyalleşmek ve bunun keyfini almak, bilgisayar başında geçireceğin vakti azaltır. Ayrıca anne veya babandan destek almak veya onların önerdikleri seçeneklere karşı ılımlı olmak da kendini daha iyi hissetmeni sağlayacaktır.

kaynak:www.sabah.com.tr
Read Post | yorum

Kayıp Rus milyarder Türkiye'de mi?

Vergi kaçırdığı gerekçesiyle hakkında tutuklama kararı verilen Rus petrol şirketi Rusneft'in eski başkanı milyarder Mihail Gutseriyev'in en son Türkiye'de görüldüğü öne sürüldü.

Gutseriyev'in Moskova'da görülen davasının bugünkü duruşmasında savcılar, hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan Gutseriyev'in savcılık kayıtlarına göre en son Türkiye'de olduğunu bildirdiler.

Savcı Viktor Gyodzyev, Gutseriyev'in ülkeyi terk ettiğine dair bir delilin olmadığı yönündeki savunma avukatlarının ifadelerinin aksine, utseriyev'in Rusya'dan önce Belarus'a, oradan da Türkiye'nin üneyindeki sahil kenti Antalya'ya uçtuğunu belirterek, ''Ülkeyi terk eden kişinin o olduğuna dair hiçbir kuşku yok. Gutseriyev başka biriyle karıştırabileceğiniz bir kişi değil'' dedi.

Gutseriyev'in hala Türkiye'de olup olmadığı konusu açıklık kazanmazken, Rus basınının bir bölümü Gutseriyev'in Londra'da, bir bölümü de Azerbaycan'da olduğunu savunuyor.

Mahkemenin bugünkü duruşmasında, Gutseriyev'in avukatlarının tutuklama emrinin kaldırılması yönündeki talebi reddedildi.

Gutseriyev'in avukatı Alla Yaminskaya, müvekkilinin Rusya'yı terk ettiğine dair bir delinin olmadığını ve gümrük polisinin yanılmış olabileceğini belirterek, Gutseriyev'in şu anda tedavi gördüğünü söyledi. Yaminskaya, nerede tedavi gördüğü konusunda ise bilgi vermedi.

Rus milyarder Gutseriyev ortadan kaybolmadan önce başında bulunduğu Rusneft'i Kremlin'e yakınlığıyla tanınan Rus oligark Oleg Deripaska'ya 6 milyar dolara satma konusunda anlaşmıştı.

Gutseriyev'in 21 yaşındaki oğlu geçen ay hayatını kaybetmiş, ailesi oğullarının trafik kazasında öldüğünü açıklamıştı. Rus basını, Gutseriyev'in oğlunun ölümünün gizemli olduğunu belirterek, polis ve ambulans kayıtlarında böyle bir kazanın olmadığını belirtmişlerdi.Rus oligark Deripaska, Rusya Anti-Tröst yetkililerine bu hafta içinde başvurarak satışı onaylamasını istemişti.

Bununla birlikte, geçmiş döneme yönelik vergi borcu çıkarılan şirketin mal varlıklarının bir kısmı mahkeme kararıyla dondurulurken, şirket avukatlarının dondurmanın iptali için açtığı dava reddedilmişti.

Gutseriyev, geçen yaptığı açıklamada, Kremlin'in şirketi satması için kendisine baskı uyguladığını söylemiş, kısa bir süre sonra bu açıklamasından geri adım atarak şirketin başkanlığından istifa ettiğini ve şirketi Deripaska'ya sattığını belirtmişti.
Read Post | yorum

Yersiz Yurtsuz sezonu açıyor

4 Eylül 2007 Salı

Başrollerini Ferdi Tayfur, Şerif Sezer ve Nesrin Cevadzade'nin paylaştığı, atv'nin gönüllere dokunan dizisi 'Yersiz Yurtsuz merakla beklenen yeni bölümüyle ekranda. Bu akşam, Mehmet Emin'in silah doğrulttuğu Suna, ölüme razı olmuşken İshak kendini siper eder. Suna'yı, onun uğruna canını verecek kadar çok seven İshak ölümle pençeleşmektedir.

KAN DAVASI
Mehmet Emin bir kavgada yörenin zengin ailelerinden birinin oğlunu vurur. Aile, dökülen kanlarına karşılık kan akıtmak ister. Emrullah ve ailesini kâbus dolu günler beklemektedir. Aileden biri feda edilecektir. Bu kişi Suna'dan başkası değildir...
atv 20.00

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Apple'a rakip olan Nokia 1 Euro'ya şarkı satacak

Nokia, müzik, oyun, resim, video servislerini Ovi adlı internet sitesinde topladı. 1 Euro'ya şarkı, 10 Euro'ya albüm satışı yapacağını açıklayan Nokia, Apple ve Microsoft'a rakip oldu..

Dünyanın en büyük cep telefonu üreticisi Nokia, müzik servisi de sunacağı Fince 'kapı' anlamına gelen "Ovi" internet sitesiyle Microsoft, Yahoo ve Apple'a rakip oldu. Siteden 1 Euro'ya şarkı, 10 Euro'ya albüm indirilme imkânı sağlanıyor. Nokia, İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlediği "Nokia: Go Play" etkinliğinde tanıttığı, internet servisi Ovi'yle, Apple'ın yanında Microsoft, Google ve Yahoo'ya da rakip olacak. Nokia, tanıttığı yeni oyun ve müzik telefonlarıyla da MP3 çalar ve oyun konsolu üreticilerine rakip olmaya devam edeceğini gösterdi. Apple'ın iPhone ve iTunes ile yaptığı atağa sadece video ve müzik ile değil, navigasyon, oyun ve sosyal ağların da olduğu içerik servisleriyle yanıt veriyor. iPhone'a rakip olacak, dokunmatik ekrana sahip telefonunu da gösteren ancak model hakkında bilgi vermeyen Nokia yetkilileri telefonun 2008'de pazara sunulacağını açıkladı. Nokia, 5 yıl önce düzenlenen GSM kongresinde sadece kutu satan firma olmayacağını açıklamıştı. Ovi adını verdiği internet portalı, müzik ve video gibi popüler internet servislerini tek adreste bir araya getiriyor.

BİZDE OYUNLA BAŞLIYOR

Türkiye'de servisin oyunla başlaması bekleniyor. Müzik ve diğer servisler ise 2008'in ikinci yarısında eklenecek. Nokia, bu servislerde cep telefonu operatörleriyle de birlikte çalışacağını açıklasa da aslında internete erişilen her noktada bu hizmetlere ulaşılabilecek. Cep telefonu operatörleri özellikle kablosuz (WiFi) özelliğini cep telefonu şebekesini kullanmadan internet erişimi sağladığı için çok hoşlanmıyor. Nokia Cep Telefonu Bölümü Başkanı Kai Öistamö, müzik sektörünün büyüklüğünün son 2 yılda üçte bire indiğini aktararak, "İndirilebilir müzik pazarı 5.5 milyar Euro. Bu pazarda biz de varız. Şu an da pazarda olan firmadan daha fazla müzik içeriğiyle pazara gireceğiz. Sayılarımız milyonlarla ölçülemeyecek. İnsanlar telefonlarının müziksiz olmayacağını söylüyor ama biz artık müzik telefonu düşünüyoruz" dedi. Öistamö, cep telefonlarının tek başına işe yaramadığını, servislerle desteklendikleri zaman kullanılabildiğini ifade ederek, insanların her şeyi bir arada yapmak istediğini, bu nedenle de Ovi adlı intertet sitesini yarattıklarını, bu site üzerinden fotoğraf paylaşımı, TV, çok kullanıcılı oyun, müzik, navigasyon ve iletişimin mümkün olacağını kaydetti.

Timur Sırt
Read Post | yorum

Chavez: Beni 2027'ye kadar başkan seçin

Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, halk referandumuna götürülecek reformların kabul edilmesi halinde 20 yıl daha görevinde kalabileceğini söyledi. Chavez, devlet başkanlığı görevine tekrar gelmesini sağlayacak reformun oylanacağı referandumda seçmenlerden, kendisine daha fazla zaman vermelerini istedi. Ülkede sosyalist ekonomik modelin uygulanacağını belirten Chavez, "Bunu tamamlamak için devlet başkanı olarak daha fazla zamana ihtiyacım var. Daha başlangıçtayız. Belki 2020-2027'ye kadar görevde kalabilirim. Hayatta olsam da biraz yaşlanacağım sadece" dedi.
Chavez'in belirttiği reformun, 2-3 hafta içinde, meclis tarafından kabul edilmesinin ardından halkın oyuna sunulması bekleniyor. Muhalifler tarafından şiddetle karşı çıkılan reform, devlet başkanlığı görevinin aynı kişiye tekrar verilebilmesinin yanı sıra, görev süresinin 6 yıldan 7 yıla çıkarılmasını öngörüyor.
Read Post | yorum

Rus pilotlar: UFO gördük

Rusya'da aynı gün, iki uçağın mürettebatı Moskova semalarında bilinmeyen cisim gördüklerini illeri sürdü.

Moskova'dan havalanan iki uçaktan kuleye gökyüzünde büyük cisimler gördükleri anonsu yapıldı. Rus yetkililer, pilotların gökyüzünde Tanımlanamayan Uçan Cisimler (UFO) görmüş olabileceğini söylüyor.

Rusya Ulaştırma Bakanlığı'ndan bir yetkili, İnterfax Haber Ajansı'na 2 Eylül günü iki uçağın mürettebatının Moskova semalarında bilinmeyen cisim gördüklerini bildirdi. Yetkili" 2 Eylül'de yerel saat ile 18:36 sularında Moskova'daki Şeremetyeva Havaalanı yakınlarında Tu-134 uçağın mürettebatı tarafından 2100 metre yükseklikte cisimler gördükleri şeklinde kule bilgilendirildi." Dedi.

Rus yetkili." Aynı gün 18:44 sularında Boeing-737 uçağının mürettebatı 4500 metre yükseklikte kırmızı renkte büyük küreler gördüklerini söylediler" ifadesini kullandı.
Her iki uçağın pilotlarının yönlerini değiştirmeyerek normal seferlerine devam ettiği kaydedildi. (CHA)

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Pentagon: Çin bilgisayar ağımıza sızmaya çalıştı

Amerikan Savunma Bakanlığı (Pentagon), Çin ordusunu teknolojik casusluk yapmakla suçladı.

Financial Times gazetesinin haberine göre, Amerikalı yetkililer, bakanlığın bilgisayar sistemlerini hedef alan saldırının kaynağını saptadıklarını bildirdi. Çin'in yaptığı saldırının Haziran ayında meydana geldiği öne sürüldü.

Çin Dışişleri Bakanlığı ise söz konusu suçlamaları reddetti. Sözcü Jiang Yu, ABD'de bazı odakların Çin Amerikan ilişkilerine zarar vermek istediğini vurgulayarak, ''Bu haberler yalnızca temelsiz değil, aynı zamanda soğuk savaş mantığının ürünüdür'' dedi.

Pekin yönetimi, Çin silahlı kuvvetlerinin Alman hükümetinin bilgisayar sistemlerine de sızdığı iddialarını geçen hafta yalanlamıştı. Almanya'da haftalık yayımlanan Der Spiegel, Alman Başbakan Merkel'in bürosunun yanısıra, Dışişleri Bakanlığı'nın da aralarında bulunduğu bazı kamu kuruluşlarında, elektronik istihbarat faaliyetlerinin izinin bulunduğunu öne sürmüştü.

Çin'i geçtiğimiz günlerde ziyaret eden Merkel, temaslarını iddiaların gölgesinde sürdürmüş, Çin Başbakanı Wen Jiabao konuyu ciddiye aldıklarını söylemişti.
Read Post | yorum

Feliks 260 km hızla ilerliyor

Karaibler'de maksimum gücüne ulaşan Feliks kasırgası Nikaragua'ya ulaşırken,yolunun üzerindeki Honduras'ta halk,olası bir afete karşı hazırlık yapıyor.

Merkezi ABD'nin Miami kentinde bulunan Ulusal Kasırga Merkezi,Saffir-Simpson ölçeğine göre en tehlikeli seviye olan 5. kategoriye ulaşan Feliks kasırgasının saatte 260 km hızla Nikaragua'nın doğu kıyısı açıkları üzerinden batıya, Honduras'a doğru ilerlemekte olduğunu bildirdi.

Nikaragualı yetkililer, çatıları uçuran, ağaçları ve elektrik direklerini yerinden söken kasırganın verdiği asıl hasarın henüz belli olmadığını belirtti. Şiddetli rüzgarla birlikte yoğun yağışın da etkili olduğu bildiriliyor.

Kasırganın en tehlikeli yeri olarak kabul edilen "gözünün" yöneldiği Honduras'ın kuzeyindeki turistik Roatan, Utila ve Guanaja adalarındakilerin tahliye edildiği belirtilirken, Feliks kasırgasının yarın gücünü yavaşça kaybederek Belize ve Meksika'nın Yucatan yarımadasını vurması bekleniyor.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Cepte görüntülü dönem başlıyor

Cep telefonunda görüntülü iletişim dönemi başlıyor. Telekomünikasyon Kurumu'nun, 25 Mayıs'ta yapmayı planladığı, ancak yeterli rekabet koşulları oluşmaması nedeniyle ertelediği 3N ihalesi, 7 Eylül'de yapılacak. 3N ihalesi ile Türkiye görüntülü iletişim sistemine 2008 yılında geçecek.

İhale için 4 firma şartname alırken, A, B, C ve D olmak üzere toplam 4 lisans ihalesi kapalı teklif usulü yapılacak

A Lisansı için 252 milyon euro, B lisansı için 224 milyon euro, C lisansı için 196 milyon euro, D lisansı için de 140 milyon euro asgari değer belirlenirken, ihaleden 1 milyar dolardan fazla gelir elde edileceği tahmin ediliyor. 3N ihalesi ile abone sayısının artması bekleniliyor.

Avrupa ülkeleri içinde sadece Türkiye, Makedonya ve Arnavutluk'ta 3N iletişim sistemi kullanılmıyor. Avrupa ülkelerinde ihalenin yüksek bedellerle verilmesi üzerine bazı firmalar iflasın eşiğine gelmişti. Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Tayfun Acarer, ihale öncesinde bu örnekleri dikkate aldıklarını belirtmişti.

3N İÇİN İDEAL YIL 2007

Acarer, 3N için ideal yılın 2007 olduğunu açıklayarak, "2007 yılından sonra 3N'e başlamak için geç olur. 2006'dan öncesi ise çok erken. 2006 yılından önce 3N ile ilgili olarak lisans ödemeleri ve benzeri konularla ilgili olarak bir türlü oturmamıştı ve bir depresyon vardı. 2008'den sonraya kalırsa 2N'nin yedek malzemelerini bulmakta zorlanılacak" demişti.

3N NELER GETİRECEK?

-Cep telefonundan görüntülü konuşma yapılabilecek.
-Televizyon izlenebilecek.
-İnternete ADSL gibi geniş banttan bağlanılacak.-Film ve müzik klipleri cep telefonuna daha hızlı indirilebilecek.
-E-devlet hizmetlerine mobil olarak erişilebilecek.
-İnteraktif oyunlar yayılacak, video mesajlaşma gerçekleşebilecek.
-Veri indirme ücretleri mevcut GPRS tarifelerine göre daha ucuz olacak ve hız artacak.
-Hizmet kalitesi artacak.
Read Post | yorum

Mynet'ten sesli e-mail

Mynet, sesli e-mail hizmetini kullancıların hizmetine sundu.

Mynet'ten yapılan açıklamada, Mynet AR-GE departmanının geliştirdiği yeni uygulama ile artık e-mail'lerin hem yazılı hem de 45 saniyelik sesli mesaj olarak gönderilebildiği, Mynet sesli e-maili kullanmak için özel bir program indirmeye gerek olmadığı, sistemin Türkçe ve kolay kullanım avantajına sahip olduğu belirtildi.

Açıklamada, Sesli e-mail hizmetinden yararlanmak isteyen kişinin öncelikle Mynet'e ücretsiz üye olması gerektiği, Mynet üyelerinin ise yenilenen e-mail sayfasından ''Sesli e-mail gönder'' butonuna basarak, kolaylıkla sesli e-mail kaydı yapabildiğine dikkat çekildi.

Mynet Yönetim Yurulu Başkanı Emre Kurttepeli, 20-22 Haziran tarihleri arasında e-mail anasayfada yayınlanan ankete yanıt veren 56 bin 63 kişi üzerinden sonuçların değerlendirildiğini belirterek, ''Şu an 48 servis ve 150 çalışanımızla hizmet sunuyoruz. Yaklaşık 2-3 ay gibi bir sürede sistemi hazırladık. Sesli e-mail'in hazırlanmasındaki en önemli etken kullanıcıların bu yöndeki talepleri oldu. Servisin 18-30 yaş arasında büyük bir rağbet göreceğini düşünüyoruz'' dedi.

Mynet Genel Müdürü Sabire Ercan da Mynet üyelerinin, Mynet uzantılı e-mail'lerin yanı sıra diğer tüm mail adreslerine de sesli e-mail gönderebildiğini belirterek, Mynet olarak, aylık 14 milyon tekil internet kullanıcısına en iyi hizmeti verme sorumluluğuyla hareket ettiklerini, kullanıcılara güçlü ve özellikli servisler sunmayı hedeflediklerini kaydetti.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Çocuğunuzu abartılı şekilde sevmeyin

2 Eylül 2007 Pazar

Aydın Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) Psikoloji Danışmanı Ece Ercan,''Ailenin aşırı hoşgörüsü, sevgisi ve çocuğa olan düşkünlüğü çocuğu bencil yapar'' dedi.

Ercan, çocukların belirli dönemlerde hayattan edinmeleri gereken deneyimlerini edinememeleri durumunda yaşama ve çevresine uyum sağlamakta güçlük çekebildiklerini ifade etti.

Abartılmış sevgi ve aşırı koruyucu tavırla büyütülen çocukların, hayata ve sosyal yaşama gereğince hazırlanamadığının altını çizen Ercan, aileden uzak yaşamanın çocuk için oldukça olumsuz etkiler yaratabildiğini ifade etti.

Ercan, anne ve babasından ayrılmak istemeyen çocukların toplumda dışlanabileceğini belirterek, şöyle konuştu:

''Bu tür çocuklar, toplumda beceriksiz, çekingen ve sakar görülür. Ailenin aşırı hoşgörüsü, sevgisi ve çocuğa olan düşkünlüğü çocuğu bencil yapar. Çocuk dünyanın merkezi olarak kendisini görür. Daima dikkat çekmeye ve etrafındaki kişileri kendi emri altında tutup, hizmet ettirmeye çalışır. Arkadaş çevrelerinde lider olmadığı zamanlar dışlanırlar. Çocuk kendini topluma kabul ettirmek için zaman zaman isyankar davranışlar sergileyebilir.''

Anne ve babaların çocuğa doğal yaşam fırsatını vermesi gerektiğine dikkat çeken Ercan, bu çocukların psikolojik ve sosyal yönden gelişimi için yardımcı olunması gerektiğini söyledi.

Ercan, ''Çocukların girişimci, sosyal ve olgun bir kişi olması için imkanlar sağlamalıyız. Çocuklar hayatları boyunca kendi ayakları üzerinde durabilmelidirler. Bunu çocuğa farklı yöntemlerle aşılamalıyız'' dedi.

sabah.com.tr
Read Post | yorum

Marmara Denizi'nde fırtına

İstanbul Deniz Otobüsleri AŞ'nin (İDO), fırtına nedeniyle Avşa-Marmara-Yenikapı-Bostancı ve Bandırma-Yenikapı deniz otobüsü seferlerini karşılıklı olarak iptal ettiği bildirildi.

İDO'dan alınan bilgiye göre, Marmara Denizi'nde etkili olan fırtına nedeniyle Avşa-Marmara-Yenikapı-Bostancı 08.30, Bostancı-Yenikapı-Marmara-Avşa 13.30 seferleri iptal edildi.

Ayrıca, Bandırma-Yenikapı 12.00, Yenikapı-Bandırma 16.00 seferlerinin de aynı nedenle iptal edildiği bildirildi.
Read Post | yorum

Hz. Muhammed karikatürüne protesto

İsveç'de bir gazetede Hz. Muhammed'e hakaret içeren karikatürlerin yayınlanması, İsveç'in İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto edildi.

İstiklâl Caddesi'nde "tekbir" ve "salavat"lar getirerek Başkonsolosluğa yürüyen gruptan bir kişinin basın açıklaması sonrasında gözaltına alınmak istenmesi üzerine, polis ile göstericiler arasında gerginlik yaşandı.

Gerginliğin yatıştırılmasının ardından bu kez de grubun İsveç bayrağı yakma girişiminde gerginlik yaşandı. Göstericiler polisin ısrarlı tutumu sonrası bayrak yakmaktan vazgeçerek olaysız dağıldı.


İsveç'de yayınlanan Nerikes Allehanda isimli yerel gazetede Hz. Muhammed'e hakaret içeren karikatürlerin yer alması İstiklal Caddesi'ndeki yürüyüş ve basın açıklaması ile protesto edildi.

İsra Kültür Merkezi'ne üye yaklaşık 100 kişilik grup, Hüseyin Ağa Camii'nde öğle namazını kıldıktan sona cami önünde toplandı. Göstericiler daha sonra polisin yoğun güvenlik önlemleri altında İsveç İstanbul Başkonsolosluğu'na doğru yürüyüşe başladı.

Yürüyüş boyunca savalat ve tekbir harici slogan atmayan protestocular, Rusya Federasyonu'nun İstanbul Başkonsolosluğu önüne gelindiğinde, "Kahrolsun Rusya" şeklinde slogan attı. Güvenlik önlemi alan polis, göstercilerin İsveç Başkonsolosluğu'nun yakınlarında yolunu keserek daha ileri gitmesini engelledi.

Yürüyüşün ardından açıklama yapan Vuslat Dergisi yazarlarından Hamza Er, İsveç'deki karikatür krizinin alçakça ve küstahça bir saldırı olduğunu dile getirdi.

Yapılan saldırının sadece Hz. Muhammed'e karşı karikatür hakaretinden ibaret olmadığnı dile getiren Er, "Yalnız, yapılan bu saldırıları bu hakaretleri sadece satılmış bir kalemin işi olarak görürsek isabetli bir bakışa sahip olamayız. Bu saldırılar işgal edilmiş topraklarımızdan bağımsız değildir. Bu hakaretler ve saldırılar katledilen insanlarımızdan bağımsız değildir. Bu saldırılar ve hakaretler Kur'anı Kerim'e '1400 yıl önce gelen bir masaldır, çöl kanunudur' diyenlerin hakaretlerinden bağımsız değildir. Allah'ın emri başörtüsüne yapılan saldırılardan bağımsız değildir. Domuz sureti ile bir başörtülü kız çizen mecmuaların hakaretlerinden bağımsız değildir. " ifadelerini kullandı.

Konuşmanın ardından eylmeciler, "Kahrolsun İsrail, Kahrolsun Amerika, Yaşasın Filistin Direnişimiz" şeklinde sloganlar atmaya başladı.

Bu sırada polisin, konuşma yapan Vuslat Dergisi yazarı Hamza Er'i göz altına almak istemesi üzerine polis ve göstericiler arasında gerginlik yaşandı.

Polisin gözaltıdan vazgeçmesi üzerine eylemcilerin basın açıklaması devam etti.

İsra Kültür Merkezi adına basın açıklamasını okuyan Emrullah İskender, geçen yıl Danimarka'da yayınlanan bir gazetede Hz. Muhammed'e hakaret içeren karikatürler yer aldığını hatırlatarak, "Hz. Muhammed'e karşı hakarette bulunan Siyonizmin kirli uşakları bu kez de İsveç'teki bir gazetede yayınladıkları resimlerde Hz. Peygamber'e bir kez daha çok ağır hakaretlerde bulundular. Bütün bu şeytanlıklar, sözde demokrasi, fikir ve ifade özgürlüğü adı altında yapılmakta her nedense çağdaş geçinen bu batı, özgürlüklerini islam'a ve onun kutsal değerlerine hakaret ve düşmanlık için kullanılmaktadır." şeklinde konuştu.

Gösterinin sona ermesinin ardından eylemciler İstiklal Caddesi üzerinde İsveç bayrağı yakmak isteyince polisle ikinci bir gerginlik yaşandı.

Polisin kararlı tutumu ve bayrak yakmanın yasalara aykırı olduğunu belirtmesi üzerine eylemciler bayrak yakmaktan vazgeçti. Eylemciler daha sonra olaysız bir şekilde dağıldı.
Read Post | yorum

Meteorolojiden yağış ve sel uyarısı

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, hafta başından itibaren Marmara Bölgesi ile kuzey kesimlerde görülecek etkili yağışın neden olabileceği muhtemel ani sel ve su baskını gibi olumsuzluklara karşı vatandaşların ve ilgililerin tedbirli olmasını istedi.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü internet sitesinde yer alan bilgiye göre, bugün yurdun kuzey batı kesimlerinde görülecek yağışlar, Edirne başta olmak üzere Marmara'nın batısında etkili olacak.

Hafta başından itibaren Marmara Bölgesi ile kuzey kesimlerde görülecek etkili gök gürültülü sağanak yağışların neden olabileceği muhtemel ani sel, su baskını, taşkın, yıldırım ve dolu gibi olumsuzluklara karşı vatandaşların ve ilgililerin tedbirli olması gerekiyor.

Edirne Meteoroloji Müdürlüğünden edinilen bilgiye göre, hava sıcaklığının 28 derece olduğu kentte, son 24 saatte metrekareye 6.6 kilogram yağış düştü.

Halen Edirne'de yağış olduğunu belirten yetkililer, Uzunköprü ilçesi, Kırklareli'nin Lüleburgaz ve Pınarhisar ilçesi ile Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde yağış beklendiğini, vatandaşların sel ve taşkınlara karşı dikkatli olması gerektiğini bildirdiler.

sabah.com.tr
Read Post | yorum
 
© Copyright Haber Türkiye 2011 - Some rights reserved | Powered by Blogger.com.
Template Design by Herdiansyah Hamzah | Published by Borneo Templates and Theme4all