İstanbul'da 4 araç kundaklandı

29 Aralık 2007 Cumartesi

Bahçelievler ve Sultanbeyli'de bir kamyonet ile 3 otomobil kundaklandı.Alınan bilgiye göre, Bahçelievler Yıldırım Beyazıt Caddesi Turgut Reis Sokak'ta park halinde bulunan 34 HZB 33 plakalı otomobil, gece saatlerinde kimliği henüz belirlenemeyen 2 kişi tarafından camları kırılıp içine yanıcı madde atılarak ateşe verildi. Araç sahibi ve sokak sakinleri tarafından söndürülen yangında, maddi hasar meydana geldi.Öte yandan, Sultanbeyli Petrol Yolu Caddesi Çatalpınar Sokak'ta park halinde bulunan 34 BR 6284 plakalı kamyonet ile 34 TJ 5462 ve 35 AD 2021 plakalı otomobiller de kim oldukları belirlenemeyen 4 kişi tarafından ateşe verildi. Olayı fark eden araç sahipleri, kendi imkanlarıyla müdahale ettikleri yangınları söndürdü.

3 GÖZALTI

Akşam saatlerinde Bahçelievler'de 2 otomobili kundakladıkları öne sürülen 3 kişi, helikopter desteği ile yapılan takip sonucu Kocasinan Mahallesi'nde gizlendikleri bir inşaatta yakalandı.Bu kişiler, haklarında gerekli işlemlerin yapılması için 75. Yıl Polis Merkezine götürüldü.

HAKKARİ'DE ESKİ AK PARTİ İL BAŞKANI MEHMET ERTUŞ'UN ARACI KUNDAKLANDI

Hakkari'de Eski AK Parti İl Başkanı Mehmet Ertuş'un aracı kundaklandı.Ertuş'un Pehlivan Mahallesi'ndeki evinin önünde park halinde bulunan 06 TPM 30 plakalı otomobili, saat 02.00 sıralarında kimliği henüz belirlenemeyen kişi ya da kişilerce ateşe verildi.Yangın, Ertuş'un komşuları ile İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucu söndürüldü.Emniyet Müdürlüğü ekipleri, olayla ilgili kişi ya da kişilerin yakalanması için çalışma başlattı.

Read Post | yorum

Asteroit'in Mars'a çarpma olasılığı arttı

Futbol sahası büyüklüğündeki asteroit 2007 WD5'in kızıl gezegen Mars'a çarpma olasılığının yüzde 4'e yükseldiği bildirildi...

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesinin (NASA) Yere Yaklaşan Cisimler Programının başkanı Don Yeomans, göktaşının yörüngesi ve uçuş yoluyla ilgili yeni hesaplamaların, daha önce 75'te 1 olarak bulunan oranı yüzde 4'e yükselttiğini söyledi. Uzay taşı 2007 WD5'in dünya için tehdit oluşturmadığı ve Mars'a 44 bin 898 kilometre mesafede olduğu, bilim adamlarının asteroiti izlemeye devam edeceği bildirildi.2007 WD5, kasım ayının sonunda NASA sermayesiyle kurulan Arizona'daki Catalina Uzay Araştırma birimi tarafından keşfedilmişti. Asteroitin 30 Ocak 2008'de Mars'a çarpabileceği belirtiliyor.

Read Post | yorum

"Butto'yu biz öldürmedik"

El Kaide liderlerinden Beytullah Mahsud'un sözcüsü, Pakistan eski başbakanlarından Benazir Butto'ya düzenlenen suikastın arkasında Mahsud'un olduğu iddiasını yalanladı.
Sözcü Malvi Ömer, bilinmeyen bir yerden telefonla yaptığı açıklamada, "Bunu şiddette reddediyorum.
Aşiretimizin kendi gelenekleri vardır. Biz kadınları vurmayız" dedi.Pakistan yönetimi, Butto'ya Ravalpindi'de yapılan saldırının ardında Mahsud'un bulunduğunu bildirmişti.
İşleri Bakanlığı Sözcüsü Cavid İkbal Çima, ellerinde suikastın arkasında El Kaide lideri Beytullah Mahsud'un olduğunu gösteren istihbarat mesajları bulunduğunu, Mahsud'un suikast nedeniyle yandaşlarını kutladığını söylemişti.

Read Post | yorum

Maaş alamayan peşmerge grevde

7 Aralık 2007 Cuma

Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimin'nde iki aydır maaşlarını alamayan yaklaşık bin peşmerge greve gittikleri bildirildi. Düşük ücretlerle tehlikeli görevlere gönderilen peşmergeler, bu adaletsizliğin giderilmesini istiyor. Peşmergeler ayda 200 Euro gibi düşük bir ücret alıyor. Grevdeki peşmergeler, ayda 411 Euro alan askerlerini koruduklarını ancak onlardan az ücret aldıklarını söylüyorlar.

Read Post | yorum

Oğlunu 17 yerinden ısırarak öldürdü

8 Kasım 2007 Perşembe

Diyarbakır’da 4 yaşındaki oğlunu işkenceyle öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan baba Ahmet Kaptan’ın ifadeleri üzerine, çocuğun dayısı ve babanın iki yakını daha tutuklandı.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Diyarbakır’da 4 yaşındaki bir çocuğun babası tarafından işkence yapılarak öldürüldükten sonra gömüldüğü, çocuğun dedesi Abdullah Gezginci’nin Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı şikayet üzerine ortaya çıktı.
Mardinkapı Semtindeki Hevsel Bahçeleri bölgesinde cesedin çıkarılmasının ardından yapılan otopside, 4 yaşındaki çocuğun 17 yerinden ısırılarak ve feci şekilde dövülerek öldürüldüğü ortaya çıktı.

TUTUKLU SAYISI 4’E ÇIKTI
Gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı nöbetçi mahkemece, "canavar bir hisle" adam öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan baba Ahmet Kaptan’ın ifadeleri üzerine, çocuğun dayısı Fevzi Gezginci ile babanın yakınları olduğu bildirilen Fesih ve Sayın Kaptan da tutuklandı.
Suçunu itiraf ettiği belirtilen Kaptan’ın, "Eşimin kardeşi Fevzi Gezginci ile evde alkol almaya başladık. Gezginci, sürekli 4 yaşındaki oğluma ’piç" diyordu. Bana da ’Bu piçi neden besliyorsun?’ demeye başladı. Ben de alkolün etkisiyle yemek kaşığıyla çocuğu dövdükten sonra ısırmaya başladım. Sonra çocuğun öldüğünü fark ettim. Üzerindeki elbiseleri çıkarıp bir battaniyeye sardım. Akrabalarım Fesih ve Sayın Kaptan’ı çağırdım. Onlarla birlikte cesedi sepetli bir motosiklete koyarak Hevsel Bahçelerinin olduğu bölgeye götürüp gömdük" dediği öğrenildi.

EŞİNİN BURNUNU KESMİŞTİ
Ahmet Kaptan’ın, 2 yıl önce, çocuğun annesi olan imam nikahıyla birlikte yaşadığı Türkan Gezginci’nin burnunu, "kendisine esrar almadığı" gerekçesiyle kestiği ortaya çıkmıştı.

kaynak:www.milliyet.com.tr

Read Post | yorum (5)

Türk gemisi battı

Mersin'den Kıbrıs'a yük ve araç taşımacılığı yapan Dolphin isimli gemi Kıbrıs açıklarında battı. Yaşanan kazada 2 gemici kayboldu. Yetkililerden alınan bilgiye göre akşam saatlerinde Mersin'den hareket eden Dolphin isimli gemi Kıbrıs Karpaz açıklarında fırtınaya yakalandı. Gece 02.00 sıralarında dümen arızası meydana gelen gemiden bulunan 10 personelden 7'si Riyalto isimli bir gemi tarafından kurtarıldı. Gemide 3 personel kaldı. Gemi Kıbrıs'tan gelen bir romörkör tarafından limana çekildiği sırada battı. Geminin batması sırasında gemide bulunan 3 kişiden biri kurtarılırken, 2 kişi kayboldu. Kaybolan gemicileri arama kurtarma çalışmalarının sürdüğü bildirildi.

Read Post | yorum

Butto, uzun yürüyüşe start veriyor

Pakistan'da, Devlet Başkanı Pervez Müşerref'in olağanüstü hal uygulamasının oylandığı Meclis'ten destek kararı çıktı. Kararın açıklanmasını ardından eski başbakanlardan Benazir Butto yandaşlarına gösteri yasağına karşı koymaları çağrısında bulundu. Butto, Müşerref'in Genelkurmay Başkanlığı'ndan istifa etmemesi durumunda da 13 Kasım'da Lahor'dan uzun yürüyüş başlatacağını söyledi. Yandaşlarına baskıya boyun eğmemeleri ve yürüyüşe katılmaları çağrısında bulundu.

Read Post | yorum

Gürcistan isyandan Rusya'yı suçladı

Gürcistan'la göstericiler arasındaki gerginlik dün de sürerken Tiflis bu kez oklarını Rusya'ya çevirdi. Çevik kuvvet ekipleri, Meclis binası önünde toplanan 2 bin civarındaki göstericiyi dağıtmak için göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su kullandı. Polisin müdahalesine direnen bazı göstericilerin dövülerek meydandan uzaklaştırıldığı, kullanılan gazdan etkilenen bazı göstericilerin de ambulanslarla hastanelere taşındığı bildirildi. İçişleri Bakanlığı da, bazı muhalefet liderlerinin Rus istihbaratıyla gizli görüşmelerde bulunduğunu iddia etti. Bunun üzerine Gürcistan, Moskova'daki büyükelçisini geri çağırdı.

Read Post | yorum

Sarkozy'nin gafı

ABD'ye ilk resmi ziyaretini yapan ve bu ülkeye sıcak mesajlar veren Fransız Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Amerikan Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ı "göçmen" ilan ederek gaf yaptı.

Amerikan medyasında çıkan haberlere göre Sarkozy, Fransız-Amerikan İş Konseyinin Washington'daki toplantısında yaptığı konuşmada, Rice ile selefleri Colin Powell ve Madeleine Albright'ın, ABD'deki göçmen kökenli başarılı insanlara örnek gösterilebileceğini söyledi.

Fransız Cumhurbaşkanı, "Madeleine Albright, Colin Powell, Madam Rice, uzun zamandır Amerikalı değiller... 20 yıldan uzun zamandır dışişleri bakanınız başka bir yerlerden bir Amerikalı" diye konuştu.

Ancak ABD'nin ilk siyah kadın dışişleri bakanı Rice'ın ailesi, en azından iki kuşak öncesinden Amerikalı. Rice'ın biyografisinde, anne-babasının dede ve büyükannelerinin Amerikan iç savaşı öncesinde Alabama'da köle olarak doğduğu anlatılıyor.

Rice'ın öncülü Powell da New York doğumlu bir siyahi ve ailesi Jamaika'dan ABD'ye göçetmiş. Görevi aldığı Albright da Çekoslovakya doğumlu ve ailesiyle İkinci Dünya Savaşından sonra bu ülkeyi terk ederek ABD'ye yerleşmiş.
Kendisi Macaristan göçmeni bir ailenin oğlu olan Sarkozy, kabinesinde Afrika kökenleri bulunan isimlere yer vermişti.

Read Post | yorum

Daktilo tuşlarından duydukları sesle teknolojiye direniyorlar

Bilgisayar teknolojisinde yaşanan tüm gelişmelere rağmen daktilo meraklıları alışkanlıklarından vazgeçmiyor. Bir dönemin temel yazışma araçlarının başında daktilolar geliyordu. Ancak bilgisayar sektöründe yaşanan gelişmeler daktiloların pabucunu dama attı.
Yazışmaların vazgeçilmez cihazı, yerini bilgisayara bıraktıktan sonra daktilolar kullanıcılar tarafından depolara kaldırıldı. Şu anda ise özel veya kamu sektöründe daktilo yazan kişilere rastlamak mümkün görünmüyor.

Buna rağmen daktilo tutkusundan vazgeçmeyenler de var. Edirne'de yaşayan Birol Beşpınar ile Hüsnü Uz bunlardan iki tanesi. Çocukluk yıllarında yazmaya başladıkları daktilolarını yanlarından ayırmıyorlar. Edirne Valiliği karşısında bulunan ofislerinde resmi yazışmalar için gelen müşterilerine emektar daktiloları ile hizmet veriyorlar.

Daktilonun tuşlarına her dokunduklarında duydukları sesin ruhlarına bir nağme etkisi yaptığını söylüyorlar.

Daktiloyu 16 yaşında kullanmaya başladığını belirten Birol Beşpınar, bu günden bu yana bu cihazı kullanmaya devam ettiğini söyledi. Bilgisayarın kendisine yabancı geldiğini belirten Beşpınar, "Görevim boyunca hep daktilo kullandım. Halihazırda yine kullanıyorum. Bilgisayarla bir işim yoktur. Bilgisayar bana yabancı geliyor. 44 yıldan bu yana daktiloyu kullanıyorum. Daktilo tuşlarına dokunduğum zaman kendimi şiir yazıyor gibi huzurlu hissediyorum. Daktilo tuşlarına dokunuş sesi bir nağme gibi ruhumu okşuyor. Gittiği yere kadar yazmaya devam edeceğim." dedi.

Hüsnü Uz ise daktilo kullanmaya 1967 yılında başladı. Ticaret lisesi mezunu olduğu için ileri düzeyde yazı yazabiliyordu. Bu nedenle Edirne Valiliği'nde işe başladı. 21 yıl encümen müdürü olarak görev yaptı. Bu süre zarfında yaklaşık 50 bin sayfa civarında yazıyı daktilo ile yazdı. 2001 yılında emekli olduktan sonra valilik karşısında açtığı ofisle arzuhalcilik yapıyor. Ofisinde daktilo yanında bilgisayar da bulunuyor. Çocuklarının yardımı ile bilgisayar kullanmayı öğrendi, ancak daktilo alışkanlığından asla vazgeçmedi. Daktiloların hiçbir zaman kullanımdan kalkmayacağını iddia eden Hüsnü Uz, bilgisayar yanında daktilo alışkanlığından vazgeçmediğini dile getirdi.

Read Post | yorum (1)

Google benzinliklerde bilgi pompalayacak

İnternetin en büyük arama motoru, şimdi de yolunu kaybeden sürücülere yardım eli uzatıyor.

Google, gelecek aydan itibaren ABD çapındaki binlerce benzinlikte, yol bilgisine ihtiyacı olan sürücülere hizmet verecek.

Aralık başında itibaren benzinliklere yerleştirilecek yeni gaz pompaları, internet bağlantılı olacak ve Google'ın harita hizmeti yer alacak.

Sürücüler, harita bilgisi dışında, benzinlik sahiplerinin seçtiği bölgedeki yerel hotel, lokanta, bar ve hastaneleri de araştırma imkanı bulacaklar.

North Carolina merkezli pompa üreticisi Gilbarco Veeder-Root ve Google arasında varılan anlaşmayla üretilecek pompalar, Aralık ayından itibaren ülkedeki binlerc benzin istasyonuna yerleştirilecek.

Read Post | yorum

Fatih Teksas'a döndü

Fatih'te bir barın çalışanları ile müşteriler arasındaki kavgada silahlar konuştu. Bir kişinin bacağından yaralandığı olaya polis anında müdahale etti. Bar önünde arka arkaya sıkılan kurşunlar, ortalığı Teksas'a çevirdi.

Alınan bilgilere göre, olay, Fatih Tiryaki Hasanpaşa Sokak'ta bulunan Beyaz Gece Resturant Bar'da saat 05:00 sularında meydana geldi. İddialara göre, müşteriler ile bar çalışanları arasındaki tartışma kısa sürede silahlı kavgaya dönüştü.

Üç kişi oldukları öğrenilen zanlılar, barın güvenlik görevlisini darp ettikten sonra silahlarına sarılarak diğer çalışanlara ateş etmeye başladı. Silah seslerini duyan yakındaki Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü'ndeki polis ekipleri anında olaya müdahale etti. Zanlıların ellerindeki silahı fark eden polisler de silahına sarılınca ortalık bir anda karıştı. Teksas'a dönen olay yerinde arka arkaya onlarca silah sesi duyuldu. Polis ile silahlı saldırganlar arasında ara sokaklarda kovalamaca yaşandı.

Polis, kovalamaca sonucu bir kişiyi yakalarken, diğer iki kişi 34 UC rakam grubu alınamayan Clio marka gri otomobille kaçmayı başardı. Yakalanan zanlı polis merkezine götürülürken barın güvenlik görevlisinin saldırısına uğradı. Polis ekipleri, zanlıyı yaka paça polis merkezine götürdü. Çok sayıda silahın ateşlendiği sokak, emniyet şeridiyle kapatıldı. Olay yeri inceleme ekipleri, incelemek üzere boş mermi kovanlarını işaretledi. Olayda bacağına isabet eden kurşunla yaralanan bir kişi Özel Vatan Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis, konuyla ilgili soruşturma başlattı.

Read Post | yorum

Polat Alemdar ve ekibi ateş çemberinde

Kurtlar Vadisi..
Dizide bu akşam birçok soruya yanıt aranacak. Geçen hafta Vural'ın Polat ve ekibinden kurtulma planında son noktaya gelinmiş, gözler Abdülhey'e çevrilmişti. Abdülhey, Vural'ın planı doğrultusunda Memati ve Polat'ı tuzağa çekecek mi? Palaska Zafer, Vural tarafından satıldığını nasıl öğrenecek? Polat ve ekibini ateş çemberine alacak olan düşman kim? Ve bu azılı düşmanın namlusundan çıkan kurşun, kime isabet edecek? Hep birlikte göreceğiz. Show 22.00

Read Post | yorum (1)

Minibüs yolcusunu metrobüs kaptı

Avcılar-Cevizlibağ arasında faaliyete geçen ve iki nokta arasındaki yolculuğu kendisine ayrılan özel yolda 25 dakikaya kadar indiren Metrobüs, hızı, ucuzluğu ve konforu ile minibüs yolcularının da tercihi oldu.
İstanbul Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı Koray Öztürk,tercihli yolu olması ve 25 dakikada Topkapı'dan Avcılar'a gitmesi nedeniyle herkesin Metrobüsü tercih ettiğini söyledi.
Metrobüs'ün ücret tarifesinin de yüzde 50 daha uygun olduğunu ifade eden Öztürk, ''Bizim Metrobüs hattına paralel çalışan bin 200 minibüsümüz var. Metrobüs'e paralel hatlardaki minibüslerimizde Metrobüs'ün faaliyete geçmesi ile yolcu sayısında yüzde 60 azalma oldu. Araçlarımız boş gidip boş geliyor'' dedi.
Öztürk, bu hattaki minibüslerin hat fiyatının 400-450 bin YTL'den 250-300 bin YTL'ye düştüğünü kaydetti.

500 MİNİBÜSLE, METROBÜS'Ü BESLEYECEK KISA HATLAR OLUŞTURUYORUZ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi ile Metrobüs paralelinde çalışan hatlardaki minibüslerle ilgili bir çalışma yürüttüklerine de işaret eden Öztürk, ''Bugün bu çalışma ile ilgili karar alınacak, yaklaşık 1 ay içinde de uygulamaya geçilecek. Metrobüs paralelinde kullanılan minibüs hatlarının tümü revize ediliyor. Metrobüs hattına paralel çalışan minibüslerin 500 tanesi ile Metrobüs'ü besleyecek şekilde yeni kısa hatlar oluşturuyoruz'' dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, bir kısım araçları ise havuza alacağını söyleyen Öztürk, ''Bunların nasıl değerlendirileceği konusunda bilgimiz yok. Çalışmalarla ilgili bizim tek sıkıntımız, havuza alınan araçların belirsizliği. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız bizi mağdur etmeyeceğini söylüyor, ona da güveniyoruz'' diye konuştu.Öztürk, çeşitli şoförler odası başkanlarının, havuza alınan araçların taksi ya da taksi dolmuş olması yönünde talepleri bulunduğunu da dile getirdi.

İETT'DEN FAZLA YOLCU TAŞIYORUZ

Öztürk, minibüslerin plakasının iptal edilmesi gibi bir şeyin söz konusu olamayacağını, ancak minibüslerin güzergahlarının değiştirilebileceğini kaydetti.
İstanbul'da toplamda 6 bin 200 minibüs bulunduğuna ve İETT'den fazla yolcu taşıdıklarına dikkati çeken Öztürk, ''İstanbul'da günde 1 milyon 800 bin yolcu taşıyoruz. İETT 1 milyon 400 bin yolcu taşıyor'' dedi.

Öztürk, her minibüste ortalama iki şoförün görev yaptığını da sözlerine ekledi.

Read Post | yorum

Kabloları fareler kemirince uçak piste inemedi

Uşak Havaalanı'nda pist aydınlatma sistemine bağlı kabloları, farelerin kemirmesi sonucu meydana gelen elektrik arızası nedeniyle İstanbul Uşak seferini yapan yolcu uçağı, Afyonkarahisar Havaalanı'na yönlendirildi.
Alınan bilgiye göre, İstanbul Atatürk Havaalanı'ndan dün gece saat 22.30'da 46 yolcusuyla havalanan Atlas Jet'e ait KK-4101 sefer sayılı yolcu uçağı, saat 23.15 sıralarında Uşak Havaalanı'na inişe geçti. Bu sırada pistteki yer aydınlatma sistemleri çalışmadığı için uçak pisti pas geçmek zorunda kaldı. Arızanın giderilememesi üzerine yolcu uçağı Afyonkarahisar'a iniş yaptı.
Uşak Havalimanı'ndaki arızanın giderilmesi için çalışma başlatan uzman ekipler, yer aydınlatma sistemindeki arızanın, kabloların fareler tarafından kemirilmesi sonucu oluştuğunu belirledi. Ekipler, kabloları bakıma aldı.Afyonkarahisar'da bekleyen yolcu uçağı, yaklaşık iki saat sonra arızanın giderilmesi sonucu Uşak Havaalanı'na iniş yaptı.

Read Post | yorum

Gaziantep'te kaçakçılık operasyonu: 11 kişi yakalandı

Gaziantep'te kaçakçılara yönelik düzenlenen operasyonlarda 11 kişi yakalandı. Operasyonlar kapsamında 12 bin paket gümrük kaçağı sigara, 36 bin litre kaçak motorin, sahte akaryakıt yapımında kullanılan 18 bin litre solvent (vaytsiprit) ve 1 tarihi eser ele geçirildi.

Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin son bir hafta içerisinde gerçekleştirdiği operasyonlarda, gümrük ve tekel kaçakçılığı ile akaryakıt ve tarihi eser kaçakçılığı olmak üzere 7 ayrı olay aydınlatıldı.
Yapılan çalışmalarda, 11 kişi gözaltına alınırken, 12 bin paket gümrük kaçağı sigara, 36 bin litre kaçak motorin, sahte akaryakıt yapımında kullanılan 18 bin litre solvent (vaytsiprit) ve 1 tarihi eser ele geçirildi. Olaylarla ilgili gözaltına alınan şahıslar, çıkarıldıkları adli makamlarca tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Read Post | yorum

İsrail'de kamuya açık yerlerde sigara yasaklandı

7 Kasım 2007 Çarşamba

İsrail'de kamuya açık yerlerde sigara ve tütün ürünlerinin kullanımını yasaklayan yasa bugün yürürlüğe girdi. Yasaya muhalefet edenlere 1000 şekel (250 dolar) para cezası ödemek durumunda kalacak. Lokantalar, kafeler, mağazalar ve sinemaları kapsayan yasa uyarınca, sigara içilmeyeceğine dair yazı asmamaları ya da masalara kül tablası koymaları halinde işletmelere de 5000 (1250 dolar) şekel para cezası kesilecek.2006 yılı resmi istatistiklerine göre, İsrailli yetişkinlerin yüzde 23,2'si sigara içiyor, bu da bir önceki yıla nazaran yüzde 2,2'lik bir azalmaya işaret ediyor. 70'lerde ise İsrailli yetişkinlerin yüzde 42 kadarı sigara içiyordu.

Read Post | yorum

NASA yeni bir gezegen keşfetti

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) bilim adamları, dünyamıza 41 ışık yılı uzaklıkta yeni bir gezegenin keşfedildiğini bildirdi.

BBC'nin haberine göre, yeni gezegen Dünya'dan 45 kat daha büyük ve Satürn'e benziyor. Astronomların güneş sistemimiz dışında bulduğu 250. gezegen olan yeni keşif, kendi güneşi 55 Cancri'in etrafında daha önce bulunan 4 gezegenle birlikte hareket ediyor. Bilim adamları, yeni gezegenin 55 Cancril ile olan mesafesinin, Güneş ve Dünya arasındaki mesafeye yakın olduğunu belirtiyor.
Uzmanlar, yörüngesinde 5 gezegen belirlenen yıldızın kendi güneşimize çok fazla benzediğini, yaklaşık aynı boyutta ve yaşta olduğunu belirterek, ''Gezegenlerle dolu bir sistem gibi görünüyor'' açıklamasını yaptı. Gökbilimcilerin, bu 5 gezegeni keşfinin 18 yıl aldığı kaydedildi.California Üniversitesi'nden Profesör Geoff Marcy, bulunan yeni gezegenin Dünya'ya yada Venüs'e de benzeyebileceğini, zaman ilerledikçe ve teknoloji geliştikçe bu soruların yanıtlarını bulabileceklerini aktardı.Marcy, dünya üzerindeki gelişmiş teleskoplarla uzak galaksilerde ancak Jüpiter büyüklüğündeki gezegenleri tespit edebildiklerini belirterek, "Belki orada Dünya'nın büyüklüğünde gezegenler de var.
Ancak biz elimizdeki teknolojiyle Neptün, Satürn ve Jüpiter büyüklüğünde gezegenleri görebiliyoruz. Orada gerçekten neler var emin değiliz" yorumunu yaptı.Araştırmacılar, yeni keşifler sayesinde gezegenlerle dolu bizimki gibi bir sürü güneş sistemi olabileceğinin ortaya koyulduğunu dile getiriyor.

Read Post | yorum (1)

4 bacak ve 4 kollu kızın ameliyatı başarıyla tamamlandı

Hindistan'da 4 bacak ve 4 kolla dünyaya gelen 2 yaşındaki küçük Hint kızı Lakşimi Tatma'nın normal bir vücuda sahip olması için yapılan ameliyat başarıyla tamamlandı...

Hindistan'ın güneyindeki Bangalore kentinin Sparsh hastanesinde dün başlayan ameliyata giren 30 kişilik doktor ekibinden Mamta Patil, ameliyatın iyi geçtiğini belirterek, Lakşimi'nin 48 saat yoğun bakımda kalacağını söyledi.

Lakşimi'nin vücudundan başsız yapışık ikizinin kolları ve bacaklarının yanı sıra iç organlarını da çıkaran ekibin 40 saat sürmesi planlanan ameliyatı 27 saatte bitirdiği belirtildi. Annesinin karnında gelişmesi duran ve ölen ikizine yapışık bir durumda yaşayan Lakşimi, ikizinin kol ve bacaklarını, böbreklerini ve vücudunun diğer organlarını da alarak dünyaya gelmişti. Doktorlar, yapışık 2 omurgası, 4 böbreği, karışık sinirleri, 2 mide boşluğu ve 2 göğüs boşluğu yüzünden ayakta duramayan ve yürüyemeyen Lakşimi'nin durumunun 50 binde bir rastlanan vaka olduğunu kaydediyor. Lakşimi'nin adı zenginliği temsil eden 4 kollu Hindu tanrıçasından geliyor.

Read Post | yorum

Yine bir okul katliamı!

Finlandiya'nın güneyindeki bir okulda bir gencin ateş açması sonucu çok sayıda kişinin öldüğü bildirildi. Olayda çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralandığı yolundaki bilgi resmi kaynaklardan geldi. ..

Başkent Helsinki'nin kuzeyindeki Tuusula Belediyesi yetkilisi Taina Varri, "Dram sona erdi. Ölenlerin sayısını tam olarak bilmiyoruz, ancak çok sayıda ölü var" dedi. Helsinki Hastanesinden Doktor Eerd Hirvensalo da, olayda çok sayıda kişinin öldüğünü söyledi.

Iltalehti gazetesi, polis kaynaklarına dayanarak, 7 kişinin öldüğünü duyururken, basın-yayın organları saldırganın öldürüldüğünü belirtti. Olayla ilgili gelen ilk haberlerde, Helsinki'nin yaklaşık 50 kilometre kuzeyine düşen Tuusula'daki bir lisede bir gencin ateş açarak 4 kişiyi vurduğu, saldırganın ve kaçmayı başaramayanların hala okulun içinde olduğu bildirilmişti.

Olayı ilk olarak, okulda ateş açılması sonucu 3 kişinin öldüğü şeklinde duyuran Ilta-Sanomat gazetesi, daha sonra internet sitesinde ölü sayısını 1 olarak vermişti.

Read Post | yorum

Uzman Çavuşu şehit eden teröristlerden 3'ü ölü ele geçirildi

Jandarma Uzman Çavuş Bahtiyar Şimşek'i şehit eden teröristlerden 3'ü ölü ele geçirildi.Konuyla ilgili açıklama yapan Tunceli Valisi Mustafa Yaman, Çanakçı köyü kırsalında çıkan çatışmada biri bayan 3 teröristin öldürüldüğünü, operasyonların ise sürdüğünü belirtti.

GENELKURMAY: "KARAKOLA SALDIRI" DEĞİL "ÇATIŞMA"

Genelkurmay Başkanlığı, Tunceli'de dün meydana gelen ve bir uzman erbaşın şehit olmasıyla sonuçlanan olayın "saldırı" değil "çatışma" olduğunu belirtti.
Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinden yaptığı yazılı açıklamada, dün Tunceli'de meydana gelen olayın bazı basın yayın organlarında yer aldığı gibi "saldırı" olmadığı vurgulandı. Açıklamada şöyle denildi:
"Tunceli / Yukarıçanakcı bölgesinde 06 Kasım 2007 günü başlatılan operasyon esnasında, saat 17.00 civarında bir grup teröristle temas sağlanmıştır.Açılan ilk ateş sonucu bir uzman erbaş şehit olmuş, çatışmada biri kadın olmak üzere üç terörist etkisiz hale getirilmiştir.Bazı basın yayın organlarında geçtiği gibi Uzunçayır Karakoluna teröristlerin silahlı saldırısı söz konusu değildir."

Read Post | yorum

Askeri helikopter zorunlu iniş yaptı

Çanakkale'nin askeri bir helikopter zorunlu iniş yaptı. Helikopter personelinden yaralanan olmadığı bildirildi.Alınan bilgiye göre, merkeze bağlı Kumkale beldesinde askeri bir helikopter henüz belirlenemeyen bir nedenle tarlaya zorunlu iniş yaptı. Zorunlu iniş sırasında ters dönen helikopterden pilotların sağ olarak kurtuldukları öğrenildi.Askeri yetkililer, olay yerindeki incelemelerini sürdürüyor.

Read Post | yorum

Geciken okul onarımı velileri çileden çıkardı

6 Kasım 2007 Salı

Beyoğlu'ndaki Piripaşa İlköğretim Okulu'nda başlatılan onarım çalışmaları bir türlü bitmek bilmeyince veliler okul önünde protesto gösterisi yaptı. Tamir ve bakım çalışmalarının 6 aydır sürdüğü öğrenildi..


İstanbul İl Özel İdaresi tarafından 304 ilköğretim okulu ve lisenin yeni eğitim-öğretim yılına eksiksiz hazırlanması amacıyla yaklaşık 15 milyon YTL kaynak ayırarak onarım çalışması başlatmasının ardında, bazı okullarda çalışmanın geciktiği gerekçesiyle protesto gösterileri gerçekleştirilmeye başladı. Beyoğlu Piripaşa İlköğretim Okulu'nda çalışmaların gecikmesi üzerine veliler çocuklarının çok uzak bölgelerdeki okullara gidip gelmek zorunda kaldığını bir sınıfta 60 kişi ders gördüklerini belirterek okul önünde protesto gösterisi düzenledi. Okulun yeni eğitim yılından önce onarımına başlandığını ve 6 ay geçmesine rağmen hâlâ inşaatın sürdüğünü belirten veliler, yıkılıp yeniden yapılması gereken okulun tamir ve bakıma alınmasına anlam veremediklerini söyledi.

Read Post | yorum

Çinli Petro 1.1 trilyon dolara halka açıldı, gerçek dev oldu

Petrol fiyatlarının rekor ardına rekor kırması PetroChina'ya yaradı. Yüzde 2'sini halka açan şirketin değeri ilk gün 1.1 trilyon dolara ulaştı. Bu değerle şirket en yakın rakibi Exxon Mobil'i ikiye katladı..

Dünya finans piyasası dün Çin'deki PetroChina halka arzı ile gerçek bir rekorla tanıştı. PetroChina, Şangay Borsası'ndan sadece yüzde 2.18'ini halka açtı ve 412 milyar dolarlık piyasa değeri ile işlemlere başladı. Şirket hisseleri işleme açılır açılmaz ard arda tavan yaparak PetroChina'nın değerini rekor bir seviye olan 1.1 trilyon dolara çıkardı. Böylece PetroChina kendi sektöründeki en yakın rakibi olan ABD'li Exxon Mobil'in 488 milyar dolar olan piyasa değerini ikiye katlayıp, hissedarlarını sevindirdi. Halka arzdan şirket 9 milyar dolar hasılat elde etti. PetroChina hisseleri borsanın açılışıyla beraber 16.76 Yuan'dan alıcı buldu. Gün içersinde hisseler 3 katına kadar çıkıp 48.62 Yuan'dan işlem gördü ve günü 43.96 Yuan'dan kapattı. Böylece mart ayında Forbes dergisinin açıkladığı 'dünyanın en büyük şirketleri' haberinde 208.76 milyar dolarlık piyasa değeriyle dokuzuncu sırada yer alan şirket, bütün rakiplerine açık ara fark atıp birinciliğe yerleşti. 4 milyar hissesini halka açan PetroChina, Asya kıtasının en büyük petrol ve doğalgaz üreticisi. 2006 yılında toplamda 830.7 milyon varil ham petrol üreten PetroChina'ın, günlük üretimi 2.27 milyon varile tekabül ediyor. Türkiye'nin günlük petrol tüketiminin 617 bin varil olduğu düşünülürse, bir günde Türkiye'nin ihtiyacı olan petrolün 4 katını üretebiliyor. Yarım milyona yakın çalışanı bulunan şirketin 2006 net kârı ise 19.06 milyar dolar.

PETROL FİYATI UÇURDU
Analistlere göre PetroChina'nın hisselerinin bu kadar değerlenmesinin başlıca nedeni petrolün varil fiyatının 96 dolara kadar çıkması. Bir diğer neden olarak da özellikle son senelerde Çin Borsası'na gelen yabancı yatırımcıların yüksek iştahı gösteriliyor. Analistler PetroChina'nın hisselerinin satış fiyatlarının çok yüksek olduğunu ve fiyatın gelen yoğun spekülasyonlardan kaynaklandığı konusunda hemfikir. Sektörün Çin hükümeti tarafından kontrol edildiğini belirten analistler, eğer hükümet petrol fiyatlarını gelecekte yükseltmeme eğilimine girerse, bu oluşumun PetroChina için pek de iç açıcı şekilde tamamlanmayacağını vurguluyorlar.

1 PetroChina 2 Türkiye yaptı

Şirketin ulaştığı 1.1 trilyon dolarlık değerle 1 PetroChina neredeyse 2 Türkiye yaptı. Yani şirketin değeri Türkiye'nin milli gelirinin 2 katına çıktı. Bu arada PetroChina Türkiye'nin yıllık petrol tüketiminin 4 katı üretim gerçekleştiriyor.

Read Post | yorum

Narkotikten mekânlara özel tabela

Eğlence mekânlarında gençlerin uyuşturucu kullanmasının önüne geçmek isteyen polis, Güvenli Eğlence Mekânı Projesi'ni (GEM) hayata geçirecek. Projeyle, uyuşturucuya karşı olduğunu belirten mekânların girişlerine "Bu eğlence mekânı GEM üyesidir. GEM projesini destekler, yasadışı madde kullanımına karşıdır. Yasadışı olduğunu düşündüğü konularda polise haber verir" yazılı bir tabela asılacak.

Read Post | yorum

Bandırma'da fırtına

Balıkesir'in Bandırma ilçesinde, elverişsiz hava koşulları deniz ulaşımını olumsuz etkiliyor.
Saatteki hızı zaman zaman 70 kilometreyi bulan fırtına nedeniyle Bandırma-İstanbul Yenikapı arasında çalışan İstanbul Deniz Otobüsleri AŞ'nin (İDO) deniz otobüsü seferleri, karşılıklı olarak iptal edildi.
Bandırma Liman Başkanlığı da hava muhalefeti nedeniyle küçük tonajlı teknelerin liman dışına çıkmasına izin vermiyor.

Read Post | yorum

İşsizlik sigortası işsize değil Hazine'ye yaradı

Batı ülkelerinden uzun yıllar sonra, sigortalı işsizlere işsizlik parası ödemek, yeni iş bulmak, hastalık ve analık sigortası primlerini yatırmak, bu kişilere meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi sağlamak gibi amaçlarla 2000 yılında kurulan İşsizlik Sigortası Fonu, bu kesim yerine, Hazine iç borçlanmasını kolaylaştırma başta olmak üzere devlete hizmet etti.

Fon, bugüne kadar topladığı net 29.4 milyar YTL dolayındaki kaynağın tamamına yakınıyla, iç borçlanma ihalelerinde Hazine'yi fonlarken, işsizlere yapılan ödeme sembolik düzeyde kaldı. Fon'un birikimi, aynı zamanda kamu borcunu kağıt üzerinde düşürme işlevi gördü. Yeni getirilen tanımla kamu borç stokundan Fon varlığı düşüldüğü için "net" bazda borç stoku daha düşük

FON TOPLADIĞI PARALARLA HAZİNE'Yİ FONLADI
Fon, başlangıçtan bu yılın Ekim sonuna kadar elde ettiği toplam gelirin yüzde 97 oranındaki 28.4 milyar YTL'sini devlet iç borçlanma kağıtlarına yatırdı. Ekim sonu itibariyle Fon portföyünün yüzde 51.8 oranındaki 15.2 milyarının Hazine bonosu, yüzde 42.4 oranındaki 12.5 milyarının Devlet tahvili ve yüzde 2.4 oranındaki 697 milyon YTL'sinin de yine Hazine tarafından ihraç edilen döviz cinsi tahvillere yatırıldığı belirlendi.Birikimleriyle, Hazine ihalelerinde rekabetçi olmayan teklif (ROT) satışları kapsamında devlet iç borçlanma senedi alan Fon, bu yolla yüksek faiz geliri elde ederken, Hazine'nin piyasadan borçlanma ihtiyacını azaltarak, iç borçlanmayı kolaylaştırdı.

Fon varlıklarının yüzde 3.4 oranındaki 1 milyar YTL dolayındaki bir bölümü ise YTL ve döviz mevduatında tutuluyor.

İşsizlik Sigortası Fonu Portföyü
/** Pay (%) Milyon YTL
Hazine bonosu 51,82 15.241
Devlet Tahvili 42,39 12.468
Döviz cinsi tahvil 2,37 697
Toplam DİBS 96,58 28.406YTL
mevduat 3,27 962DTH 0,15 44
FON TOPLAMI 100,00 29.412

İŞSİZLERE SEMBOLİK ÖDEME
Ekim sonuna kadar olan dönemde işçi-işveren primleri, devlet katkısı, faiz geliri olarak toplam 30 milyar 895 milyon 892 bin 359 YTL, 83 YKr gelir elde eden Fon, Mart 2002'den itibaren sigortalı işsizlere işsizlik ödeneği ödemeye başladı. Anılan tarihten bu yana bu ödemelerden yararlananların sayısının 907 bin 148, bunlara yapılan toplam ödemenin ise yalnızca 1 milyar 251 milyon 913 bin 855 YTL 11 YKr olduğu dikkati çekiyor. Buna göre Fon bugüne kadar elde ettiği toplam gelirin sadece yüzde 4.1'ini işsizlere aktardı.Fon'un diğer alanlarla birlikte bugüne kadarki toplam harcaması ise 1 milyar 475 milyon YTL düzeyinde bulunuyor.

KAPSANAN İŞSİZLER SINIRLI
İşsizlik Sigortası Yasası'na göre en az 600 gün çalışmış sigortalılar 180 gün; 900 gün çalışmış olanlar 240 gün, 1080 gün ve daha fazla çalışmış olanlar da 300 gün süreyle İşsizlik Sigortası ödemelerinden yararlanabiliyor. Bu haktan yararlanabilmek için sigortalı işsizlerin hizmet akdinin sona erdiği tarihi izleyen 30 gün içinde işten ayrılma bildirgesiyle İŞKUR'a başvurması gerekiyor. Öngörülen çalışma sürelerinde de son 120 günde kesintisiz çalışmış olma koşulu aranıyor. Buna karşılık Türkiye'deki işsizlerin büyük bölümünün çok daha uzun sürelerle iş beklediği, önemli bir bölümünün de umudunu yitirerek iş aramaktan da vazgeçtiği dikkati çekiyor.

SİGORTASIZ ÇALIŞIP İŞSİZ KALANA ÖDEME YOK
Fon'dan işsizlere yapılan ödemelerin sembolik düzeyde kalmasının bir diğer nedenini de bundan sadece sigortalı işçilerin yararlanabilmesi oluşturuyor. Buna karşılık, istihdamdakilerin önemli bir bölümünün kayıt dışı çalışması, işsiz kalmaları durumunda Fon'dan yararlanabileceklerin sayısının da düşük kalmasına yol açıyor.

KAMU BORCUNU KAĞIT ÜZERİNDE AZALTIYOR
Öte yandan Fon'un rekor hacme ulaşan ve tamamına yakını DİBS'te tutulan varlığı, kamunun borç stokunu kağıt üzerinde düşürüyor. Yeni getirilen tanımla kamu borç stokundan Fon varlığı düşüldüğü için "net" bazda borç stoku daha düşük çıkıyor.Hazine'nin en son Haziran sonu itibariyle açıkladığı "Kamu net borç stoku" verilerine göre anılan tarihte toplam kamu borcu 357.7 milyar YTL olurken, İşsizlik Sigortası Fonu'nun 27 milyarlık varlığının yanı sıra, 41.2 milyar YTL'lik Merkez Bankası net varlığı ve kamu kuruluşlarının 40.4 milyar YTL'lik mevduatı düşülerek, "net borç stoku" 249.1 milyar YTL olarak ilan edildi. Geriye doğru oluşturulan seriye göre kamu borç stoku 2002 sonundan bu yana 100.9 milyar YTL artarken, "kamu net borç stoku" olarak hesaplanan tutara göre aynı dönemdeki artış 33.4 milyar YTL'de kaldı.

Kamu borç stoku (Brüt ve Net; Milyar YTL)
/** 2002 2003 2004 2005 2006 Haz.07
Toplam Kamu Borç Stoku (Brüt) 256,8 296,9 331,8 348,5 364,6 357,7
-İç Borç 154,8 201,3 233,9 257,5 267,3 266,4
Merkezi Yönetim 149,9 194,4 224,5 244,8 251,5 253,7
Diğer Kamu 4,9 6,9 9,4 12,8 15,8 12,6
-Dış Borç 102,0 95,6 97,9 91,0 97,3 91,4
Merkezi Yönetim 92,8 88,4 92,0 86,7 93,6 87,8
Diğer Kamu 9,2 7,2 5,9 4,3 3,8 3,6
Merkez Bankası Net Varlıkları 25,4 24,7 27,9 30,8 45,7 41,2
Net Dış Varlıklar 13,7 17,3 23,0 49,5 67,1 72,8
Diğer Varlık ve Yüküml. (Net) 11,7 7,5 4,8 -18,7 -21,5 -31,6
Kamu Mevduatı 10,8 12,4 16,1 30,5 36,0 40,4
Merkezi Yönetim 5,0 4,8 7,9 18,7 24,7 27,2
Diğer Kamu 5,8 7,6 8,2 11,8 11,2 13,2
İşsizlik Sigortası Fonu Net Varlığı 5,0 8,9 13,3 18,0 23,7 27,0
Toplam Kamu Net Borç Stoku 215,7 250,8 274,4 269,2 259,2 249,1
**/

Read Post | yorum

Google'dan 33 ortağıyla ucuz cep telefonu atağı

İnternet devi Google, 33 ortağıyla birlikte cep telefonları için "açık" bir sistem hazırlığında olduğunu ve bu sistem ile çalışan ucuz telefonların gelecek yılın yarısında piyasaya çıkacağını açıkladı.

Google grubundan yapılan açıklamada, "Android" adı verilen bu platformun, bir işletim sistemi, bir ara yüz ile programlardan oluştuğu belirtilerek, bu sistemin Linux gibi açık kaynaklı yazılım teknolojileri üreten diğer şirketlere de "açık" olduğu kaydedildi.

Google'ın bu alanda ortaklık yaptığı şirketler arasında Motorola, Samsung ve HTC gibi cep telefonu üreticileri, Alman Deutsche Telekom'un yan kuruluşu Amerikan T-Mobile ve Sprint Nextel, Japon NTT DoCoMo, Çin China Mobile ve Europe Telecom Italia ile Telefonica gibi operatörlerin yanı sıra eBay ile Intel ve Qualcomm gibi bilişim devleri bulunuyor.

Bu sistem, Google'a internetin arama, Gmail elektronik postaları, kartlar, YouTube ve anında mesaj gibi tüm fonksiyonlarına uygun özel cihazlara sahip bulunmak ve 5 yıl sonra patlama yapması beklenen mobil telefonlarda reklam alanında büyük bir pay sahibi olmak imkanı tanıyacak.

Read Post | yorum

Pink'ten Bush'a tokat gibi şarkı

Aykırı klipleri ve şarkı sözleriyle dikkatleri üzerine çeken Amerikalı şarkıcı Pink binlerce hayranına seslendiği konserinde Amerikan Başkanı George W. Bush'a yazdığı "Sevgili Başkan" adlı şarkısıyla herkesi ağlattı.

Arka planda Amerika'nın girdiği savaşlar ve verdiği şehitlerin fotoğraflarının süslediği sahneden Pink Başkan'a "Gece kime ne diye dua ediyorsun? Gözlerimin içine bakıp dürüst konuşabilir misin?" diye seslendi.

Pink'in bu etkileyici performansını Türkçe altyazılarla izlemek için tıklayın.

Read Post | yorum

Anadolu Sigorta abartılı faturadan bıktı, kendi oto servisini kuruyor!

Sigorta sektörünün ödediği yıllık 2.2 milyar YTL'lik hasarın yüzde 30'unun (740 milyon YTL) faturaların şişirilmesinden kaynaklandığını belirten Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mustafa Su, bu nedenle yeni Sigortacılık Kanunu'nun kendilerine tanıdığı hakkı kullanarak, hasarlı araçların tamir edilmesi için tamirhaneler kuracaklarını açıkladı. Kaza ve trafik sigortalarının prim üretiminin yüzde 56.2'sini oluşturduğunu belirten Su, trafik hasarlarının yüzde 80'inin kaporta ve boya olduğunu ifade ederek, "Ağır mekanik parçalar hariç bu tip basit tamirleri kendi bünyemizde kuracağımız tamirhaneler ile ödediğimiz abartılı faturalardan kurtulmuş olacağız" diye konuştu.

SADECE 2 YERLİ ŞİRKET KALDI
Anadolu Sigorta'nın İstanbul Silivri'de geleneksel olarak düzenlediği basınla sohbet toplantısında konuşan Su, sahte beyan ve otomobil servislerinin faturaları şişirmeleri nedeniyle kârlarının birkaç katı fazla prim ödediklerini bu kaybı önlemeleri halinde sektöre bir çok yenilik getirebileceklerini kaydetti. Türkiye'ye gelen yabancı sigorta şirketlerinin pazara ucuz fiyatla girip haksız rekabet oluşturmalarını da eleştiren Su, "Yabancı sermayenin sigorta sektöründeki payı 2006 sonunda yüzde 65 oldu. Sektördeki belli başlı şirketlerden sadece 2'si yerli sermayeli olarak kaldı" dedi.

Read Post | yorum

Mersin sahte sigaranın geçiş üssü olmuş

Mersin, OECD'nin taklit sigara ticaretinin dünyada izlediği rotayı gösteren haritasında ana geçiş noktaları arasında yer aldı. Irak, İran ve BAE yeni taklit üretim üslerine dönüşüyor..

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), hazırladığı dünya taklit ve kaçak sigara trafiği haritasında Mersin'i ana geçiş noktaları arasında gösterdi. Önümüzdeki günlerde son şekli verilerek OECD tarafından yayımlanacak raporun taslağında yer alan haritaya göre Ortadoğu üzerinden geçen taklit ve kaçak sigaraların ana duraklarından birini de Mersin oluşturuyor. Aynı rapora göre dünyanın taklit sigara merkezi Çin olsa da, üretimde artık Ortadoğu'da özellikle Irak, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri de (BAE) öne çıkıyor. Taklit ve Korsan Mal Ticaretinin Ekonomik Etkisi başlıklı raporun görüşe açılan taslağında tütün ürünleri sektörüne özel bir bölüm ayrıldı. Başta AB üyeleri olmak üzere çok sayıda ülkenin gümrük yetkilileri ile uluslararası tütün ürünleri sektörü temsilcileriyle yapılan görüşmelerle oluşturulan tütün ürüleri sektörü bölümünde ağırlık sigaraya verildi. Raporun geneli sadece kaçak ve korsan ürünler için kaleme alındı, ancak sigarada orijinal ürün kaçakçılığına dahil edildi. Bunun nedeni olarak taklit ürün ticaretiyle, orjinal ürün kaçakçılığının birlikte yürüdüğünün tespit edilmesi gösterildi.

ATIL KAPASİTE KAYIYOR
Buna göre dünyada her üründe olduğu gibi taklit sigara üretiminin merkez üssünü Çin oluşturuyor. Dünyada yılda üretilen taklit sigaranın yüzde 50'sine denk gelen 100 milyar adet, Çin'deki kaçak sigara fabrikalarında üretiliyor. Tayland, Malezya ve Vietnam'da taklit sigara üretiminde önce çıkan ülkeler arasında gösteriliyor. Bununla birlikte son dönemde üretim trendinde bir değişiklik yaşanıyor. Atıl kalan üretim kapasitelerinin olduğu ülkelerden taklit üretimin yapılabileceği ülkelere makine ve personel kayıyor. Bu noktada Ortadoğu'da özellikle Irak, İran ve BAE'nin adı geçiyor. Bu ülkelerde fikri mülkiyet haklarını koruma imkânı bulunmadığı için taklit sigara üretiminin kolaylıkla yapılabildiği vurgulanıyor. Ayrıca Yunansitan, Çek Cumhuriyeti'nde taklit sigara üretimi yapıldığı anlatılıyor.

Kıbrıs da geçiş merkezi oldu

RAPOR taslağında gümrükler ve sektör temsilcilerinden alınan bilgiler doğrultusunda, dünya taklit sigara ticaretinin izlediği rotalara yer verildi. Haritada taklik sigara trafiğinin BAE'den sonraki ana duraklarından biri de Mersin olarak gösteriliyor. Avrupa'da ise Hamburg, Antwerp ve Rotterdam'da hedef limanlar arasında yer alıyor. Kıbrıs ve Malta da yine taklit sigara trafiğinde geçiş noktası özelliği taşıyor.

Read Post | yorum

Euro dolar karşısında rekor yüksekte

Dolar endeksi 76.220 seviyesinin altında rekor düşük seviyelere gerilerken, euro dolar karşısında 1.4528 doların üzerine çıkarak rekor yükseğe tırmandı.İstanbul serbest piyasada dolar 1,1850 YTL, avro 1,7160 YTL'den güne başladı.Kapalıçarşı'da 1,1800 YTL'den alınan dolar 1,1850 YTL'den satılıyor. 1,7100 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,7160 YTL olarak belirlendi.Serbest piyasada önceki kapanışta doların satış fiyatı 1,1860 YTL, avronun satış fiyatı 1,7180 YTL olmuştu.

BORSA İLK SEANSTA YÜKSELDİ
İMKB Bileşik Endeksi birinci seansta, dünkü ikinci seans kapanışına göre 438,32 puan artarak 56.502,63 puandan kapandı. Hisse senetleri ortalama yüzde 0,78 değer kazandı.

TAHVİL-DÖVİZ-PARİTE

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında, 5 Ağustos 2009 vadeli, bugün valörlü tahvilin saat 11.55 itibariyle basit getirisi yüzde 17,23 , bileşik getirisi yüzde 16,26 seviyesinde bulunuyor.

DOLAR KOTASYONLARI

Bankalararası piyasada dolar kotasyonlarında fiyat, alışta en düşük 1,1720 YTL, en yüksek 1,1750 YTL, satışta en düşük 1,1770 YTL, en yüksek 1,1825 YTL olarak belirlendi.

REPO

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Repo-Ters Repo Pazarında gecelik işlemler tek oran yüzde 16,75'ten gerçekleşiyor.

Read Post | yorum

Diyarbakır'da 5 kişi yakalandı

Diyarbakır'da, muhtemel sınır ötesi operasyonları protesto etmek amacıyla bombalı eylem düzenleme hazırlığında olan beş kişi yakalandı. Valilik'ten yapılan açıklamada, Güvenlik güçlerince terör örgütüne yönelik yapılması planlanan sınır ötesi operasyonları protesto etmek amacıyla bombalı eylem düzenleme hazırlığındaki 1 kişi ile bu kişiyle irtibat içinde oldukları tespit edilen 4 kişinin yakalandığı kaydedildi.

Read Post | yorum

36 bin YTL'ye "İran limuzini"

5 Kasım 2007 Pazartesi

İran'ın Khodro firması tarafından üretilen Samand marka otomobilin ''Sarir'' adlı Limuzin modelinin gelecek aydan itibaren Türkiye'de satışına başlanacağı bildirildi.''Samand''ın Türkiye Distribütörü MYS Otomotiv'in Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Seskır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen ay Türkiye'ye giren ve satışına başlanan ''Samand LX''in büyük ilgi gördüğünü söyledi.

''Samand''a olan talebin ardından İran devlet erkanının kullandığı ''Sarir'' adlı modeli Türkiye'ye getirmek için bir çalışma başlattıklarını dile getiren Seskır, bunu da sonuçlandırdıklarını ifade etti.Seskır, ahşap kaplama ön torpido, sürücü hava yastığı, ABS, klima, elektrikli deri koltuklar, alarm, CD-MP3 çalar, TV, DVD, buzdolabı, uzaktan kumandalı merkezi kilit, elektrikli camlar, sis farları ve park esafe sensörleri gibi her türlü güvenlik ve konfor donanımının mevcut olduğu otomobili aralık ayından itibaren 36 bin YTL'den satmayı planladıklarını belirtti.

''ŞİMDİDEN TALEP ALIYORUZ''

Türkiye'ye gelecek ''Sarir''lerin tüm bayilere dağıtımının yapılacağını da anlatan Seskır, ''Daha şimdiden sanayi odaları, güneydeki oteller ve bazı taksi duraklarından talep alıyoruz. Araçlar bayilere dağıtıldıktan sonra isteyen siparişini verecek ve en kısa zamanda lüks otomobiline kavuşabilecek'' dedi. Seskır, ''Samir''in yanı sıra ''Samand''ın ''Coupe'' modelini de yakın zamanda Türk tüketicisiyle kavuşturmak istediklerini sözlerine ekledi.

Read Post | yorum (1)

Pantolon indirten hâkimi kovdular

ABD'de tartışmalı kararlarıyla alay konusu olan hâkim Michael Shull, şikâyetlerin artması üzerine Yüksek Mahkeme tarafından görevden alındı. Shull, bir boşanma davasında çocuğun yılbaşında annesinde mi yoksa babasında mı kalacağına karar vermek için yazı tura atmıştı. Shull, kocası tarafından bacağından bıçaklandığını söyleyen bir kadının ise pantolonunu indirerek yarasını göstermesini istemişti.

Read Post | yorum

Discovery, Uzay İstasyonu'ndan ayrıldı

Discovery mekiği, dünyaya dönmek üzere Uluslararası Uzay İstasyonu'ndan (UUİ) başarıyla ayrıldı. Amerikan uzay programı yetkilileri, mekiğin mürettebatının UUİ'nin panellerini onardıktan sonra istasyondan ayrıldığını açıkladı. ..


Teksas'taki Houston kontrol merkezine seslenen Discovery kaptanı Pam Melroy, "Discovery ayrıldı" derken UUİ kaptanı Peggy Whitson da, "Modül ve yardımlarınız için hepinize teşekkürler" dedi. Astronotlar, UUİ'nin, güneş panellerinden birinde meydana gelen yırtıkları başarıyla onarmıştı. Astronotların, UUİ'nin güneş panellerinin en uç noktasında yapacağı onarım sırasında, elektrik çarpması, keskin nesnelerin uzay kıyafetini kesmesi ve çok uzun saatler uzayda kalma gibi tehlikelerle karşı karşıya bulunduğuna dikkat çekilmişti.

Read Post | yorum

Soğan, kalp krizi riskini azaltıyor

İngiliz bilim adamlarına göre, kalp hastalıklarından kurtulmanın yolu soğan yemekten geçiyor. Araştırmada, "flavonoid" içerikli besinlerin alınması tavsiye edildi. Bu madde içindeki "quercetin" adlı bileşiğin vücut tarafından yakılmasının ardından belirli başka bileşikler ortaya çıkıyor. Bu bileşikler de kalbe giden damarların tıkanmasına neden olan hastalıkların önlenmesine yardımcı oluyor. Bu madde soğan dışında elma ve çayda da bulunuyor.

Read Post | yorum

'Marmara fayı fokurduyor' diyen Görür'e destek var

Prof. Şükrü Ersoy, Marmara'daki fayların hareketli olduğunu savunan Naci Görür'e destek çıktı: Kaynayan kazan taşabilir..

Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde düzenlenen "Deprem, Binalarımız ve Önlemler" konulu konferansta Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Denizi altındaki fay aktivitelerini gözlemledikleri araştırmanın sonucunu açıkladı. Prof. Görür, faylarda 1999 depremi öncesi gibi faaliyetler ve gaz çıkışları gözlemlediklerini belirtip "Marmara'nın altı fokur fokur kaynıyor" dedi. Yıldız Teknik Üniversitesi Doğa Bilimleri Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Güngör'ün açıklamasına dektek verdi. Prof. Ersoy, Marmara Denizi altındaki çatlaklara özel denizaltı ile inip gaz çıkışı gözlemlendiğini hatırlatarak, "Kaynayan bu kazan taşabilir" uyarısında bulundu.

'TSUNAMİ TEHLİKESİ VAR'

Prof. Dr. Ersoy ayrıca, deprem tetiklemesiyle Marmara'nın altında bin metre derinliğindeki üç çukurun İstanbul'da tsunamiye yol açabileceğini de belirterek, "İstanbul'daki tarihsel depremlerde oluşan tsunami iki-üç kilometre içeri girerek surları bile aşmıştı. Yarım metre yükseklikteki tsunami dalgası bile insanları öldürebilir. İstanbul'daki deprem 3 metreyi aşan dalgalarına neden olabilecek" dedi.

Read Post | yorum

Şoray'ın 30 kostümü Ankara'da sergilendi

Ünlü sinema sanatçısı Türkan Şoray'ın rol aldığı 30 filmde giydiği kıyafetlerin bir bölümü, Dışişleri Mensupları Eşleri Dayanışma Derneği'nin (DMEDD) Cumhuriyet Balosu'nda görücüye çıktı. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen Cumhuriyet Balosu'nun bu yılki onur konuğu olan Şoray, "Bu tarihi çatı altında olmak harika bir duygu" dedi. Sergilenen kıyafetlerinin oturduğu evin çatı arasında sandıklarda bulunduğunu ifade eden Türkan Şoray, "Bunlar sandıklardan gün ışığına nasıl çıktı, yıllarca sandıkların içinde nasıl kalmışlar bunu ben de bilmiyorum" dedi. Kostümlerini çok sevdiğini ve birini kendi elleriyle diktiğini ifade eden sanatçı, çoğu elbisesinin filmlerde canlandırdığı karakterlere uygun ve kendi zevkini yansıtan kostümler olduğunu söyledi.

Read Post | yorum

180 sinemayı 'cinler' basacak

Yönetmenliğini Alper Mestçi'nin üstlendiği, "Türkiye'nin ses getirecek ilk korku filmi" sloganıyla lanse edilen "Musallat," 16 Kasım'da 180 salonda birden vizyona girecek. Başrollerini Burat Özçivit, Biğkem Karavus ve Kurtuluş Şakirağaoğlu'nun paylaştığı film, aynı gün Avrupa ülkelerinde de izleyiciyle buluşacak. "Musallat," Hacı Burhan Kasavi bir kişinin başından geçen gerçek olaylardan esinlenilerek senaryolaştırıldığı iddia ediliyor.

HOLLYWOOD EFEKTLERİ
Filmde, Türk sinemasında bugüne kadar hiç denenmemiş görsel efektler, makyaj-kostüm ve teknik donanımlar var. "Musallat"ta kullanılan aksesuvar, maket ve oyuncu makyajlarını Hollywood'dan özel olarak getirtilen Ben Nye gerçekleştirdi. Görsel efektleri ise aynı zamanda filmin yardımcı yönetmeni olan Cem Gül hazırladı. Çekimleri, Almanya-Berlin ve İstanbul'un çeşitli bölgelerinde gerçekleştirilen film, birbirini seven iki gencin öyküsünden yola çıkıyor. Aynı köyde doğan ve birbirini seven Suat (Burak Özçivit) ve Nurcan (Biğkem Karavus) adlı gençlere musallat olan bir varlık, çevresinde açıklanması imkânsız olaylara neden olur.

Read Post | yorum

Evleri üretip kapalı zarf usulü ihaleye çıkaracağız

İnternette ihale sistemiyle ürün satan altivi.com'un Genel Müdürü Mehmet Germiyanlıgil evleri kendileri üretip internette kapalı zarf usulü satacaklarını söyledi..

Kapalı zarf usulü ihale sistemi ile internet üzerinden alışveriş olanağı sunan Altivi, pek çok insanın satın almayı dahi hayal edemeyeceği ürüne çok düşük fiyatla sahip olmasını sağlıyor. Altivi, Kasım 2006'da kuruldu, 2007 Şubat ayında sistem, tasarım ve ortaklık yapısındaki değişiklikleri tamamlayarak hızla büyüme trendine geçti. Yaklaşık 150 bin üyesi olan Altivi'nin kurucusu ve Genel Müdürü Mehmet Germiyanlıgil 81 ilden yüzlerce insanın beklentilerinin çok altnda bedelle otomobilden elektronik eşyaya sahip olmasından büyük mutluluk duyduklarını belirttiyor. Germiyanlıgil, emlak konusunda da kapalı zarf usulü ihale yapmak istedillerini, 2008 yılında bu konuda harekete geçmeyi planladıklarını söylüyor.

'GÜVEN ÇOK ÖNEMLİ'

Site ayda ortalama 1.5 milyon kişi tarafından ziyaret ediliyor. Üyelerin yüzde 29'u ihalelere aktif olarak katılıyor. Altivi'de bugüne kadar 77 ilden yaklaşık 8 bin ürünün teslimatı yapıldığının altını çizen Germiyanlıgil, "Yaptığımız işte en önem verdiğimiz şey müşterilerimizin güveni. Büyürken müşterilerin güvenine eskisinden daha çok önem veriyoruz" diye konuştu. Germiyanlıgil, Altivi'nin dünyadaki benzerlerinden temel farkını şöyle anlatıyor: "Altivi'den alışveriş yapmak isteyen bir kullanıcı, farklı kategoriler arasından istediği ürünü seçip o ürün için sitenin belirlediği ve piyasa değerinden en az yüzde 70 düşük olan tavan fiyatını geçmeyen bir teklif veriyor. En yüksek "benzersiz" teklifi veren kişi, ürünü belirttiği fiyata alma hakkı kazanıyor. Altivi'nin bir diğer farklılığı ise, ihale sürecinin son derece şeffaf olmasıdır." İnsanların uzun zamanda ancak sahip olacakları pek çok ürüne daha kolay sahip olmasını sağladıklarını belirten Germiyanlıgil, "İnsanların hayallerindeki otomobile, telefona veya eve sahip olma dürtüsü bizim işlerimizi tetikleyen en önemli güç. Televizyon projemiz de var ancak bu projeyi hayata geçirmek için henüz erken olduğunu düşünüyoruz. Televizyona adımımızı atmamız için, dijital platformların veya kablo TV teknik alt yapısının yeterli olmadığını düşünüyorum. 2008 yılının ikinci yarısında Altivi sistemini çeşitli kanallarda program bazında uygulamayı düşünüyoruz. 24 saatlik bir yayın akışını doldurabileceğimize inandığımız zaman, bir kanal açabiliriz. Sonbahar aylarında Altivi'de ciddi atılımlar göreceksiniz" diye konuştu. Germiyanlıgil, daha önce şirketle ilgili savcılığa yapılan başvurunun takipsizlikle sonuçlandığını da sözlerine ekledi.

Read Post | yorum

Kaçırılan askerler iki hafta sonra serbest

Hakkâri Dağlıca'da PKK tarafından kaçırılan sekiz asker dün sabaha karşı serbest bırakıldı. DTP heyetinin ABD yetkililerine teslim ettiği askerler, helikopterlerle Diyarbakır'a getirildi..

Hakkâri Dağlıca'da 22 Ekim'de 12 askerin şehit olduğu saldırıda kaçırılan 8 asker dün 05.00 sıralarında serbest bırakıldı. Önce Erbil'e oradan da Diyarbakır 2'nci Taktik Hava Üssü'ne götürülen askerlerin, buradan Ankara'ya getirilmesi bekleniyor. Erbil Ankawa Havaalanı'ndan Türkiye'ye hareket eden uçakta Irak Savunma Bakanı Casim ve koalisyon güçlerinin komutanı Petraeus'un da bulundu.

3 HELİKOPTER GETİRDİ
Askerler, Türkiye'den giden DTP milletvekilleri Osman Özçelik, Aysel Tuğluk ve Fatma Kurtulan ile bölgesel yönetimin İçişleri Bakanı Mahmut Osman ve Uluslararası Tolerans Grubunun Kuzey Irak Başkanı Kerim Sincari'ye Zap bölgesindeki Çemço mevkisinde teslim edildi. Heyet ve askerler daha sonra Erbil kentine döndü. Osman Özçelik, askerleri burada ABD'li yetkililere teslim ettiklerini ifade etti. Serbest bırakılan erler Türkiye'ye üç helikopterle getirildi. Helikopterler saat 14.30 sıralarında Diyarbakır'daki 7'nci Kolordu Hava Filo Grup Komutanlığı'na iniş yaptı, askerler daha sonra askeri araçla 2'nci Taktik Hava Üssü'ne götürüldü

ŞOVA PETRAEUS ENGELİ
Askerlerin ABD güçlerine teslimi sırasında ise DTP'li heyet bir basın toplantısı yapmak istedi. Ancak ABD'li General Petraeus, bu isteği "Bundan sonrası bizim işimiz" diyerek reddetti ve Türk askerine Türkiye'ye kadar eşlik etti. Öte yandan askerlerin Türkiye'ye getirilişinin beklendiği sırada Van Ferit Melen Havaalanı'nda da hareketlilik yaşandı. Alana bir Türk askeri uçağı iniş yaptı. Yaklaşık iki saat sonra da alana iki askeri helikopter indi. Uçak, bu helikopterlerden inen 4 üst düzey askeri yetkilinin binmesinin ardından havalandı. Askeri yetkililerin askerlerin sorgusuna katılacağı sanılıyor. Olay, Genelkurmay'ın sitesinde ise özetle şöyle yer aldı: "22 Ekim 2007'de Hakkâri Dağlıca'da 8 TSK personeli ile irtibatın kesildiği bildirilmiştir. Anılan 8 personel, 04 Kasım 2007 itibarı ile TSK bünyesine katılmış bulunmaktadır."

Read Post | yorum

Ihlamur tüm dertlere deva!

Doktorların soğuk kış günlerinde tüketilmesini önerdiği besinler arasında ıhlamur başı çekiyor. Ihlamur özellikle mide sorunu olanlara iyi geliyor. İçinde uçucu yağ, tanen, şeker, C ve P vitamini, reçine ve enzimler bulunan ıhlamur, tek başına kaynatılıp içildiğinde hazmı kolaylaştırıyor. Bunun yanı sıra ıhlamuru içine biraz kekik, nane ve rezene katarak kaynatıp içtiğinizde hem mide yanmalarına, hem de kusma türü rahatsızlıklara iyi geliyor. Uzmanlar, az miktarda karanfille tüketildiğinde ıhlamurun sakinleştirici bir etkisinin de olduğunu belirtiyor. Ihlamur, grip ve nezle gibi hastalıklar sırasında tüketildiğinde ise terlemeyi sağlıyor ve vücudun direncini arttırarak bu hastalıkların tedavisine yardımcı oluyor.

Read Post | yorum

Kulaklarınız çınlıyorsa dikkat!

Kulak çınlaması çalışanların iş verimini, öğrecilerin ise öğrenme kapasitesini engelleyen bir durumdur. Bazen uğultu, bazen rüzgar sesi, kimi zaman da bir makinenin çalışma sesi şeklinde kendini gösterir. Hizmet Hastanesi Kulak-Burun-Boğaz Bölümü'nden Op. Dr. Sevilay Sönmez, kişilerin endüstriyel gürültünün, yangın alarmlarının, yüksek sesle müzik dinlemenin ve diğer gürültülerin ne kadar zararlı olduğundan habersiz olduklarına dikkat çekiyor. Dönmez sık sık kulakları çınlayanlara şunları öneriyor: "Yüksek sesle müzik dinlemeyin. Tuz alımını azaltın. Sinir sistemine uyarıcı etkisi olan kahve, kola ve sigaradan uzak durun. Kendinizi fazla yormayın. Bol bol egzersiz yapın."

Read Post | yorum

'ABD, Guantanamo'yu kapatmayı planlıyor'

Amerikan New York Times gazetesi, terör zanlılarının tutulduğu olay üsle ilgili önemli bir iddiaya yer verdi. Hükümetin, Küba'daki Guantanamo üssünü kapatmayı ve üsteki tutukluları Amerika'ya getirmeyi planladığını yazdı. Tutuklulara yasal savunma hakkı tanınacağını kaydetti. Buradaki esirlerin askeri değil sivil mahkemelerde davalarının tekrar gözden geçirilmesinin de gündemde olduğunu belirtti. Şu an Guantanamo'da 330 tutuklu bulunuyor.

Read Post | yorum

13 yıllık müridi, Opus Dei tarikatını anlattı

Opus Dei'den ayrılan kadın, maruz kaldığı işkenceleri anlattığı kitap yazdı. Anlattığına göre "Da Vinci Şifresi"nde anlatılanlar hiç de abartılı değil.....

Tüm dünyada Dan Brown'un ünlü "Da Vinci'nin şifresi" isimli kitabıyla gündeme gelen Hıristiyan Opus Dei tarikatı bir kez daha bir başka kitapla gündeme taşındı. Bu sefer kitabı kaleme alan tarikatın eski bir müridi... Fransız Veronique Duborgel (45) 20 yaşında girdiği Opus Dei tarikatından, 13 yıl sonra 1996 yılında ayrıldı. 9 çocuk annesi anaokulu öğretmeni Duborgel 13 yıl boyunca maruz kaldığı işkenceleri ekim ayında yayımlanmasına başlanan "Opus Dei Cehenneminin İçinde" isimli kitabında detaylarıyla anlattı. Duborgel, "kadın düşmanı" olarak tanımladığı tarikatın, iç çamaşırlarından, özel yaşamlarına kadar hayatlarının her alanına müdahale ettiğini belirtti. Şu an manastırda yaşayan ve evlilikleri sırasında üniversitede profesörlük yapan eski eşi ile Opus Dei'ye her ay 400 euro verdiklerini belirten Duborgel, "Bize tarikatın bakmak zorunda olduğumuz bir çocuk olduğunu söylüyorlardı" dedi. Şu an 6 çocuğuyla Strasbourg'da yaşayan genç kadının yazdığı kitap hakkında tarikat dava açmadı. "Zaten acı çeken bir kişi hakkında dava açacak değiliz" açıklaması yapan tarikata Duborgel, "Ben Opus Dei üyesiyken çok acı çektim. Şu an acı çekmiyorum" cevabı veriyor. Duborgel en büyük şoku ismini açıklamadığı üst düzey bir tarikat yetkilisinin "Kadınların köpekten farkı yoktur" dediği an

ÜRPERTEN KURALLAR

* Sadece soğuk duş alıyorlar.
* Kesinlikle doğum kontrol hapı kullanmıyorlar. Tarikat içinde kullananlar üst yetkililere haber veriliyor.
* Seksi iç çamaşırı giyemiyorlar.
* Cinsel yaşamlarını danışman rahiplere anlatmak zorundalar.
* Tarikat üyesi olduklarını açıklamıyorlar.
* Arkadaşlarını tarikat üyelerinden seçiyorlar.
* Tarikat üyesi olmayanlarla arkadaşlık etmiyorlar. Arkadaşları arasında tarikat üyesi olmaya niyeti olmayanlarla iletişimlerini kesiyorlar.
* Eşin uyguladığı şiddet göz ardı ediliyor.
* Her yıl 3 tanıdıklarını Opus Dei üyesi yapmaya çalışıyorlar.
* Kadınların pantolon giymesi yasak.
* Bacak bacak üstüne atmak yasak.
* Kitap okumaları yasak.
* Her ay 400 Euro para veriyorlar.

Read Post | yorum

Google'dan cep telefonu işletim sistemi

Google Grubu, internetin arama, Gmail elektronik postaları, YouTube, anında mesaj gibi tüm fonksiyonlarını biraraya toplayan bir cep telefonu işletim sistemini 2 haftaya dek kamuoyuna açıklayacak.
Wall Street Journal Gazetesi'nin haberine göre Google, kendi işletim sisteminin donanım olarak bulunduğu cep telefonlarının gelecek yılın ortalarına doğru piyasaya çıkmasını istiyor ve bu amaçla cep telefonu üreticileriyle görüşmelerini sürdürüyor.Google'ın yakında ''GPhone'' adlı bir ürün çıkaracağı yönündeki söylentilerin yanısıra, internette kimi teknoloji sitelerinde, şirketin Asyalı üreticilerle geliştirdiği kimi telefon prototiplerinin fotoğrafları yer alıyordu.

Read Post | yorum

Facebook gözünü Çin'e dikti

Her gün 250 bin yeni üyesi ile sosyal internet ağı olarak dikkatleri üzerine çekmeye devam eden Facebook, dünyanın en büyük ikinci internet pazarı olan Çin'de de faaliyet göstermek üzere yerel web sitesi aldı.

Henüz yerel dilde servis yapma konusunda bir açıklama yapmayan Facebook, hâlihazırda Çin'in en popüler Pekin ve Fudan Üniversiteler'inde oluşturulan gruplarla 100 binden fazla İngilizce bilen bir kitleye ulaştı.

Devlet destekli Çin İnternet Network Bilgi Sistemi'nde yapılan aramada www.facebook.cn, adresinin ABD merkezli Facebook şirketi adına kayıt edildiği öğrenildi. Sonu "cn" ile biten web siteleri genellikle Çince domain isimleri için kullanılıyor.

Harvard öğrencisi Mark Zuckerberg tarafından 2004 yılında kurulan Facebook yaklaşık 50 milyon kullanıcıya sahip. Günlük olarak yaklaşık 250 bin yeni üyenin kayıt olduğu sitenin kullanıcılarının yüzde 60'ı ABD dışında yaşıyor.
Geçen hafta Microsoft tarafından 1,6'sı 240 milyon dolara satın alınan Facebook'un piyasa değeri 15 milyar doları buldu. Sosyal bir network olan Facebook, üyelerin arkadaşlarını bulmasını, fotoğraf ve videolarını paylaşmasını sağlıyor.

Read Post | yorum

Deniz Gezmiş, İnönü'yü ölümden kurtardı

3 Kasım 2007 Cumartesi

ODTÜ'de bir gün Erdal İnönü'nün telefonu çalar. Karşısındaki ses "Ben Gezmiş" der ve telefonu kapatır. Tam bu sırada kapıda bir bomba patlar. Telefon, onu kapıdan uzak tutmak için açılmıştır..

Orta yaşlarındayken ölüm imgesinin başka hiçbir şeye benzemeyen sıkıntı verdiğini söyleyen İnönü, yetmişli yaşlarını aştığında artık "Ölümü düşünmek korku vermiyor. Daha çok, arkadaşlarımda, yaşıtlarımda göre göre alıştığım bir doğal son, hak edilmiş bir dinlenme olarak görüyorum" diyordu. İnönü'ye göre, "Ölüm korkusu gençken ruhun canlılığıyla, yaşlıyken vücudun yorgunluğuyla aşılıyor. İkisi arasında da bir sıkıntı dönemi yaşanıyor." İnönü'nün sıkıntılı bir dönem dediği orta yaşlarında hayatını kurtaran ise 1972 yılında idama mahkum edilen Deniz Gezmiş idi. ODTÜ'deyken bir gün telefonu çalan İnönü'ye karşısındaki ses "Ben Gezmiş" der ve telefonu kapatır tam bu sırada kapıda bir bomba patlar. İnönü daha sonra anlar ki kapıya bombayı onlar koymuş, ancak onu kapıdan uzak tutmak için telefonda oyalamışlar. Takvim yaprakları 18 Mayıs 1983'ü gösterdiğinde Pembe Köşk tarihi günlerinden birini yaşıyordu. Erdal İnönü siyasete girdiğini bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruyordu. Aynı yıl, 57'nci doğum gününü kutladığı 6 Haziran tarihinde Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) temelini attı. Ancak İnönü ismi askerleri rahatsız etmişti. SODEP'in 1983'teki genel seçimlere girmesi askerlerin vetosuyla engellendi. Solun darbecilerden icazetli oluşumu Necdet Calp liderliğindeki Halkçı Parti (HP), darbe sonrası yapılan bu ilk "özgür" seçimlerde oyların yüzde 30'unu alarak ana muhalefet partisi konumuna geldi. Bir yıl sonra düzenlenen yerel seçimlerde yüzde 8 oy alan HP, kendinden üç kat daha fazla oy alan SODEP'in açık ara gerisinde kaldı. Artık solun yeni lideri İnönü'ydü.

HOCASI DEMİREL OLDU
HP ise çalkalanıyordu. Aydın Güven Gürkan, Calp'in yerine geçti ve solda birlik arayışlarına başladı. Ecevit'in DSP'si ile olmayınca İnönü'ye birleşme önerisi yaptı. İki parti SHP adıyla birleşti ve partinin ilk genel başkanı Gürkan oldu. Altı ay sonra yapılan olağan kurultayda İnönü, yeni partinin liderliğini devraldı. Siyasetin bu tecrübesiz denilen adamı SHP'yi önce yerel seçimlerde liderliğe taşıdı, ardından DYP ile koalisyon hükümetine kattı. DYP ile uyumlu bir koalisyon dönemi geçiren İnönü, yılların deneyimli politikacısı Süleyman Demirel'den siyaset hakkında çok şey öğrendi. Demirel'in "dün dündür, bugün bugündür" sözü üzerine kitap yazılması gerektiğini söyleyen İnönü, Demirel'in "Siyasette amaç bilim insanı gibi tutarlı olmak değil. Tutarlı olmak iyi ama tutarlı olacağız diye partimizin çıkarları aleyhine de gidemeyiz demek" istediği sonucuna varmıştı.

MALVARLIĞI AZALDI
İnönü, politikaya girdikten sonra mal varlığı azalan sayılı siyasi liderlerden biri oldu. Yurtdışı gezilerinde masraflarını kendi cebinden öderdi. SHP'nin maddi sıkıntıya düştüğü zamanlarda bazı mallarına ipotek koydurmaktan çekinmemişti. Gönülsüzce başladığı, üç aydan fazla dayanamaz denilen aktif siyasi yaşamı 12 yıl sürdü. Siyasetin beyefendisi, zamanı geldiğinde politikadan da, bu dünyadan olduğu gibi sessizce kimseyi kırmadan, üzmeden güler yüzüyle ayrılmayı bildi. Kayınbiraderi Selim Sohtorik'in kredi borcuna kefil olan eşi nedeniyle evine haciz gelen ve yurtdışına çıkması yasaklanan İnönü'nün yasağı Meksika'da alacağı bir fizi ödülü için 2004'te kaldırıldı ancak törenden hemen sonra gittiği ABD'de onu sevdiklerinden koparan hastalığının da ilk teşhisi kondu.

Read Post | yorum

Masada askerle 'ciddiyiz' mesajı

Türkiye açısından Beyaz Saray'daki kritik Bush-Erdoğan görüşmesi öncesinde prova niteliği taşıyan ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile Başbakanlık'ta bir araya gelen Türk heyetinde üst düzey bir asker de bulundu ve "gerekirse sınır ötesi operasyon" mesajı daha masaya oturulurken verilmiş oldu. Başbakan Erdoğan Beyaz Saray'a "askeri planlar masada" demek için Genelkurmay 2. Başkanı Org. Ergin Saygun ile birlikte gitmeye hazırlanırken, Ankara'daki görüşmelere Genelkurmay Harekât Daire Başkanı Korgeneral Nusret Taşdeler de katıldı. Rice-Erdoğan görüşmesine, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Erdoğan'ın dış politika danışmanları Ahmet Davutoğlu ve Ali Yakıtal da katıldı. 1 saat sürmesi beklenen görüşme, 1 saat 20 dakika sürdü. Başbakanlık'tan önce Babacan, ardından Rice ayrıldı. ABD Dışişleri Bakanı Rice daha sonra, Çankaya Köşkü'ne çıktı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Dışişleri Bakanı Rice'ın görüşmesi 45 dakika sürdü.

Read Post | yorum

Adriano bitti gibi

F.Bahçe, sezonun 2. yarısına dünya çapında bir yıldızla başlayacak... Bir türlü bekleneni veremeyen Kezman'la ara transferde yolları ayırmayı planlayan sarı-lacivertli yönetim, İnter'de hocası Manchini ile sorun yaşayan Adriano ile söz kesti... Türkiye'yi ayağa kaldıracak dev transfer, menajer Rinaldi'nin sitemiyle ortaya çıktı...

HERKES KONUŞACAK
F.Bahçe'nin, sambacı ile direkt temasa geçip, 'el sıkışması' nedeniyle para kazanma şansını kaybeden menajer Rinaldi'nin yakın çevresine, "Futbolcum ile 3 yıllığına anlaşmışlar" dediği öğrenildi. Asbaşkan Mahmut Uslu'nun, "Ocak'ta herkes yeni golcümüzü konuşacak" sözleri de transferi belgeledi!..

FOTOMAÇ

Read Post | yorum

"TL" geri dönüyor

Türkiye'nin uzun yıllar yaşadığı kronik enflasyon sonucu bol sıfırlı hale gelen "Türk Lirasına itibarını geri kazandırmak için" paradan 6 sıfır atılması ile 1 Ocak 2005 tarihinden itibaren hayatımıza giren "Yeni Türk Lirası (YTL)", 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren yerini yeniden "Türk Lirası"na (TL) bırakacak.
YTL'nin kademeli olarak 1 Ocak 2010 tarihine kadar tedavülden kaldırılması ile birlikte dolaşıma çıkacak yeni "Türk Lirası" ve kuruşların tasarımı, Hazine Müsteşarlığı, Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen yarışma sonucunda ortaya çıkacak.Bu kapsamda düzenlenen "1 Lira, 50 kuruş, 25 Kuruş, 10 Kuruş, 5 Kuruş, için Madeni Para Tasırım Yarışması" ile 2009'dan itibaren kullanıma sokulacak yeni TL banknotların tasarımı da belli olacak. Katılımcılar, yalnızca yurtiçine açık ve tek aşamalı olarak gerçekleştirilecek yarışmaya birden fazla tasarımla katılabilecekleri gibi, tek yüz veya iki yüz için de tasarım sunabilecekler.

KULLANILABİLECEK HER ÇALIŞMAYA 3 BİN YTL ÖDÜL

Yarışmada ödül kazanan tasarımlar, Darpahane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecek çalışmalar sonucunda son haline kavuşacak. Madeni paralarda kullanılabilecek her çalışmaya 3 bin YTL ödül verilecek.

Yarışmanın seçici kurul üyeleri ise Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdür Vekili Ahmet Büyükkaymaz, Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Hasan Akkaya, ve Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü heykeltraşlarından Nesrin Ekşi Schnepe'den oluşacak. Yarışmaya Darphane sanatçılarının katılmaları yasak olacak.Yarışmaya katılmak için, katılımcıların 30 Ocak 2008 günü saat 16.00'ya kadar tasarımlarını Darpahane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü'ne ulaştırmaları gerekiyor.

Read Post | yorum

ABD, Arap ülkelerini savaşa hazırlıyor

1 Ekim 2007 Pazartesi

İngiliz Sunday Telegraph gazetesi Amerikan hava kuvvetlerinin Körfez ülkelerindeki askeri yetkililerle ortak bir İran operasyonu üzerine çalıştığını ve Arap ülkelerini operasyona hazırladığını yazdı. Gazete geçtiğimiz hafta Amerika'nın başkenti Washington'da düzenlenen hava savunma konulu bir konferansta AB ve Körfez ülkeleri arasında istihbarat paylaşımı ve ortak tatbikat konuları üzerinde çalışıldığını yazdı. Amerikan Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) bölge ülkelerinin savaş pilotlarını İran'a olası operasyon için eğitmek amacıyla Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) bir merkez kurduğunu da belirtti.

ÜRDÜN VE BAE PROGRAMDA
Bu merkeze Ortadoğu'da Amerika'nın müttefiki olan Ürdün ve BAE gibi ülkelerden pilotların özel eğitim için geldiğini belirten Sunday Telegraph, bu pilotların istihbarat ve operasyon bilgileri aldığını ve operasyona hazırlandığını belirtti. Amerika'nın en büyük üslerinin bulunduğu bu ülkede kurulan hava güvenlik merkezinin aynı ABD'nin Nevada'daki üssünün bir benzeri olduğuna dikkat çeken gazete konferansta tüm bu detayların bir kez daha masaya yatırıldığına dikkat çekti.

Read Post | yorum

Pakistan'da intihar saldırısı: 15 ölü

Pakistan'ın kuzeybatısında Kuzey Veziristan bölgesindeki Bannu kentinde düzenlenen intihar saldırısında, ilk belirlemelere göre 15 kişi öldü, 18 kişi yaralandı.
Polis açıklamasında, Bannu kentinde polis kontrol noktasında bir araç içindeki bombanın infilak ettirilmesi sonucu 4 polis ile saldırgan dahil 11 kişinin öldüğü bildirildi.
Bir polis yetkilisi, intihar saldırganının, aracın şoförü ya da burka içindeki aracın yolcusu olabileceğini söyledi.

Read Post | yorum

Japonya'da deprem erken uyarı sistemi devreye girdi

Japonya'da şimdiye kadar sadece risk altındaki işletme ve kurumlara yönlendirilen erken deprem uyarılarını, artık bütün Japonlar alacak. ..

Meteoroloji kurumu yetkilisi Makoto Saito, "Depremin geldiğini haber veren işaretleri, bundan böyle sivil ahaliye de bildireceğiz" dedi. Büyük bir depremin geldiğini haber veren alarm; radyolar, TV'ler, sokaklardaki hoparlörler, cep telefonu, internet gibi sistemlerle verilecek.

Depremi önceden haber verecek sistem geliştirme çalışmaları yıllardır yapılıyor. Yeni geliştirilen erken uyarı sistemi, sarsıntıyla açığa çıkan zararsız "P" dalgalarını tespit ederek depremi 30-40 saniye önce haber verebiliyor. "P" dalgalarını, onlardan iki kat hızla hareket eden "S" dalgaları takip ediyor. İşte bu dalgalar yıkıcı oluyor.

Alarmla sarsıntının hissedilmesi arasındaki süre fazla olmasa da bu kısıtlı zaman özellikle nükleer santral, demir yolu ve inşaat şirketi gibi kurumlara fazla risk taşıyan faaliyetlerini derhal durdurma imkânı veriyor.Japon uzmanlar, depremin 10 saniye önceden haber verilmesiyle bile can kaybının yüzde 90 azalacağını düşünüyor. Erken uyarı sistemi, sık sık küçük depremlerle sarsılan Japonya'da halkı panikletmemek amacıyla sadece büyük depremlerden önce verilecek. Dünyadaki büyük depremlerin beşte biri Japonya'da oluyor.
Yayın tarihi: 1 Ekim 2007, PazartesiWeb adresi: http://www.sabah.com.tr/2007/10/01//haber,9EAE1C8D232F454EBDB14EEE089ACBF8.htmlTüm hakları saklıdır.Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Read Post | yorum

Sabancıların yalısına gemi çarptı

Sabancı ailesinin Üsküdar Kandilli'de bulunan yalısına, sabaha karşı Lara isimli kuru yük gemisi çarptı. Gemi yalının iskelesine zarar vererek kaçtı. Olaydan sonra polis alarma geçti. Deniz polisi kaçan geminin peşine düşerken Üsküdar polisi de yalıda incelemelerde bulundu.

Sabah saat 06:00 sıralarında yaşanan kaza şöyle gelişti: Lara isimli kuru yük gemisi Sabancı ailesine ait Üsküdar Kandilli'de bulunan yalının iskelesine çarptı. Çarpmanın etkisiyle iskelenin dubaları sökülürken, iskelenin bir kısmı da çöktü. Gemi olaydan hemen sonra Karadeniz istikametine hareket ederek gözden kayboldu. Olayın ihbarını alan polis alarma geçti.

Deniz polisi de İstanbul Boğazı'nda gemiyi aramaya başladı. Yalıdaki görevliler geminin çarptıktan sonra uzaklaştığını söyledi. Yalıda büyük çaplı hasar oluşmadığını da aktaran görevliler daha fazla bilgi vermekten kaçındı.

Read Post | yorum

Çin 200 milyar dolarlık yatırım fonu kurdu

Çin Hükümeti'nin kurduğu 200 milyar dolarlık yatırım fonu şirketi AB'yi korkuttu. Avrupalılar, Çin'in kurulan fon üzerinden AB'li şirketleri alarak etkinliğini artırmasından çekiniyor..

Birleşik Arap Emirlikleri ve Rusya'nın ardından Çin'de devlete ait yatırım fonu kurduğunu duyurdu. Cumartesi günü Çinli yetkililer tarafından resmen faaliyete geçtiği duyurulan China Investment Corp.'un (CIC) ülkenin elinde bulunan döviz rezervlerini başta sermaye piyasaları olmak üzere gayrimenkul ve diğer varlıkların satın alımlarında kullanacağı belirtildi. İlk etapta 200 milyar dolarlık bir kuruluş bütçesine sahip olan fonun başta Avrupa ve ABD olmak üzere dünyanın her bölgesinde varlık alışverişine gireceği belirtiliyor.

AB TEDİRGİN
Avrupa Birliği Asya, Rusya ve Ortadoğu kökenli devlet fonlarının, Birlik ülkelerine ait enerji ve telekom şirketlerini almasından endişe ediyor. Başta Fransa ve Almanya olmak üzere çok sayıda AB ülkesi Çin ve Rusya'ya ait devlet fonlarının siyasi amaçla Avrupa'da şirket alımı yaparak, AB üzerinde baskı kurmasından endişe ediyor. AB Komisyonu bu korkuya çözüm olarak başta elektrik, doğalgaz, nükleer enerji ve telekom olmak üzere birçok sektöre AB haricinden alıcıların girmesini engellemeye yönelik özel yasalar hazırladı. Dünyanın en zengin 7 ülkesinin oluşturduğu G7'ler gelecek ay Washington'da bir araya gelerek devlet fonlarına karşı ortak strateji geliştirmeye çalışacak.

ŞEFFAFLIK ŞART
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean Claude Trichet yaptığı açıklamada devlet veya kişilere ait fonların faaliyetlerine yönelik yeterince şeffaf davranmamaları halinde küresel ekonominin bu durumdan zarar göreceğini dile getirdi. 1.4 trilyon dolarlık döviz rezervi bulunan Çin'de rezervler yılın ilk yarısında 266 milyar dolarlık rekor artış kaydetti. Bu rakam geçen yıl Çin'in döviz rezervlerindeki toplam artışını da geride bıraktı.

Read Post | yorum

İMKB'ye bin dolar yatıran 819 $ kazandı

Bir yıl önce borsada yatırım yapanın bin doları 819 dolar kazandı. İMKB'nin dolar bazında getirisi % 81.9 oldu..


Bir yıl önce yurt dışından döviz getirerek İMKB'ye yatıran yatırımcıların her bin doları bin 819 dolar oldu. Geçen yıl Eylül sonunda bin dolar bozdurarak elde ettiği bin 497 YTL ile Borsa'ya giren bir yatırımcı, bu yıl aynı tarih itibariyle bu birikimini 2 bin 191 YTL'ye çıkardı. Bu birikim aynı tarihte 1.2048 YTL'ye inen kurdan yeniden dolara çevrildiğinde bin 819 dolar etti. Buna göre bir yıl öne getirilerek Borsa'ya yatırılan sıcak paranın her bin doları, 819 dolar kazandı. Bir yıllık dönemde yüzde 81.9'la başka ülkelerde 15-20 yılda elde edilebilecek bir getiri sağlandı. Yabancı yatırımcıların İMKB portföyü ikiye katlandı. ANKA'nın belirlemelerine göre İMKB Endeksi, son bir yılda yüzde 46.4 artış gösterdi. Geçen yıl Eylül sonunda 36 bin 925 olan endeks, bu yıl artan yabancı alımlarının da etkisiyle Temmuz sonunda 53 bin sınırına yaklaşırken, Ağustos ayında dış piyasalardaki dalgalanmanın etkisiyle 50 bin dolayına geriledi. Eylül'de ise özellikle FED'in aldığı faiz indirimi kararının tüm dünyada yol açtığı rahatlamanın etkisiyle başlayan hızla artış trendi sonunda Endeks, ay sonu itibariyle 54 bin 44 düzeyinde oluştu. Son bir yılda dolar kurundaki gerileme ise yüzde 20'ye yaklaştı. Geçen yıl Eylül sonu itibariyle 1.4971 YTL olan dolar, bu yıl özellikle Haziran'dan bu yana hızlanan düşüşlerle Eylül sonu itibariyle 1.2048'e kadar geriledi. Buna göre dolar kuru bir yıl önceki düzeyinin yüzde 19.5 altına indi. Son bir yıllık dönemde yabancılar para getirerek İMKB'ye yatırdıkça Endeks hızla artarken, yüklü döviz girişlerinin kuru aşağı çekmesi, yabancı portföylerinin dolar cinsinden değerinin çok daha hızlı artmasını sağladı.

Read Post | yorum

Dolar 1.20 YTL seviyesinde

İstanbul serbest piyasada dolar 1,2050 YTL, avro 1,7160 YTL'den güne başladı.Kapalıçarşı'da 1,2030 YTL'den alınan dolar 1,2050 YTL'den satılıyor. 1,7140 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,7160 YTL olarak belirlendi. Serbest piyasada Cuma günkü kapanışta doların satış fiyatı 1,2050 YTL, avronun satış fiyatı 1,7080 YTL olmuştu.

Turkish Yatırım Finansal Strateji Müdürü Gökhan Uskuay, FED'in faiz indirimiyle birlikte gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin dolara karşı değer kazandığını, YTL'nin de önümüzdeki günlerdeki değer kazanma sürecinin devam edeceğini söyledi.

Enflasyon rakamlarının açıklanması sonrasında 3-16 tarihleri arasındaki Merkez Bankası Para Kurulu toplantısı ve IMF'nin Türkiye'ye gelişi gibi konuların döviz piyasası üzerinde etkili olacağını ifade eden Uskuay, alım müdahalelerinin gerçekleşmemesi halinde ise dolar kurunun 1.10 seviyelerine inebileceği öngörüsünde bulundu.

Goldaş Kıymetli Madenler A.Ş Hazine Uzmanı Dilek Özçelik de, piyasaların bu hafta içinde ABD'den gelen ekonomik verilere odaklandığını, konut satışlarının dayanıklı mal siparişleri ve tüketici güveninin düşük gelmesi gibi unsurların ABD ekonomisinin zayıflığının devam ettiğine dair işaretler olduğunu söyledi. Bu nedenle piyasalarda FED'in 31 Ekim'de yapacağı toplantısında yeni bir faiz indirimi yapacağına dair beklentiler oluştuğunu vurgulayan Özçelik, altın fiyatlarında hafta boyunca 723-736 dolar bandında hareketler gözlendiğini ifade etti. Özçelik, parite ve petrol fiyatlarındaki yükselişin etkisi altın fiyatlarında yukarı yönlü hareketin devamını getireceğini, teknik olarak bakıldığında ise altının 736 dolar seviyelerini kırmakta zorlandığını, parite ve petrol fiyatlarının desteklemesine bağlı olarak alım pozisyonlarının devam etmesiyle ilk olarak 740 dolar sonrasında 750 dolar seviyelerine doğru yükseliş beklenebileceğini kaydetti.

Önümüzdeki hafta da ABD'de ev satışları, iş başvuruları, işsizlik oranı, otomobil satışları ve tarım dışı istihdam verileri açıklanacağını dile getiren Özçelik, bu verileri piyasalar için önemle takip edileceğini söyledi.

Read Post | yorum

İhracat 12 haneyle tanışıyor: 100.000.000.000 dolar

Eylül sonu itibariyle yıllık ihracat Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez 12 haneli rakamla tanışacak ve 100 milyar dolarlık psikolojik sınırı geride bırakacak Özal'ın 1980 sonrası 3 milyar dolarla başlattığı 'ihracata dayalı büyüme' modelinde 100 milyar dolarlık rakamı görmek için 17 hükümet geride kaldı..

Eylül ayında yıllık ihracat, Cumhuriyet tarihinde 12 haneli ihracat rakamı dönemini açacak ve 100 milyar dolarlık psikolojik sınırı geride bırakacak. 1923- 1989 yılları arasındaki 67 yılda yapılan toplam ihracatı eylül itibariyle son bir yıla sığdırmayı başaran Türkiye ekonomisinde yeni hedef 2013'te 500 milyar dolarlık hedefi yakalamak. 1980'li yıllara kadar ithal ikameci bir dış ticaret politikası benimseyen hükümetler, 1980 darbesinden sonra ekonominin iplerini eline alan Turgut Özal ile birlikte yeni bir kavramla tanıştı: İhracata dayalı büyüme. Önce Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT) çok güçlü olduğu dönemde meşhur 24 Ocak kararlarının mimarı olarak DPT Müsteşar vekilliği koltuğunda 1983'ün son günlerinde de Bülend Ulusu'dan devraldığı başbakanlığı döneminde ihracatın hem yapısını hem de miktarını değiştiren Özal, Türkiye ekonomisinin yüzünü dışa döndürerek sonraki hükümetlere de önemli bir fırsat penceresi yarattı. 1980'lerde 3 milyar dolarlık ihracatın yüzde 90'ı tarım ürünleri iken bugün yüzde 90'ını sanayi ürünlerinin oluşturduğu ihracat, 2001 yılına gelindiğinde 31 milyar dolara ulaştı. Türk Lirasının aşırı değer yitirmesinin de etkisiyle 2001 sonrası hızlanan ihracat 2002'de 36 milyar doları aştı. Kemal Derviş'in Güçlü Ekonomiye Giriş Programını Kasım 2002'de devralan AK Parti ise ilk hükümetini kurduğunda ihracat 35.5 milyar dolardı. 18 Kasım 2002-14 Mart 2003 arasında bugünkü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başbakanlığı döneminde ihracat 38.5 milyar doları aşmıştı. 50 milyar dolarlık yıllık ihracatı görmek için Erdoğan'ın başbakanlığında ilk yılı doldurması gerekti. Mart 2004'te ihracat 50 milyar doları, 75 milyar doları da Nisan 2006 sonunda gören Türkiye ekonomisi tarihinde ilk kez 12 haneli ihracat rakamlarına ulaşacak. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin bugün Ankara Ulus'taki ilk Meclis binasında açıklayacağını duyurduğu ihracat rakamında psikolojik bir sınır da aşılmış olacak.

SANCILI BAŞLANGIÇ
Eylülle birlikte ihracat yeni bir eşiğe 'sancılı' bir başlangıç yapacak. Çünkü madalyonun bir de diğer yüzü var: İthalat. Ağustos sonu itibariyle 158 miylar dolara ulaşan ithalat eylülde 160 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bir başka deyişle ihracatla arasında 60 milyar dolar var. YTL'nin dolar karşısında değer kazanması yüzünden her geçen gün artan aramalı ithalatı nedeniyle içinden çıkılmaz bir sorun haline gelen dış ticaret açığı, 100 milyar dolarlık rekorun en kafa karıştıran sorusu olacak

Read Post | yorum

İnternetten bir günde kredi

Türkiye'de yaklaşık iki yıl önce ''Kredix.net'' tarafından başlatılan ''internet üzerinden bir günde kredi'' uygulamasından bugüne kadar 200 bin kişinin yararlandığı bildirildi.

Kredix.net Yönetim Kurulu Başkanı Fazıl Taboğlu, ABD'de yılda 150 milyar dolarlık konut kredisi verilen sistemi 2005 yılının ekim ayından bu yana Türkiye'de uyguladıklarını anımsattı.

Halen Yapı Kredi, Finansbank, Fortisbank, Garanti Bankası ve Anadolubank ile sözleşmelerinin olduğunu belirten Taboğlu, sitelerine giren bir kişinin, internet üzerinden kendine uygun krediyi seçip, başvuru yaparak formu oldurduğunu, ardından doğrudan bankaya giderek kredisini alabildiğini ifade etti.

Taboğlu, siteye giren tüketicinin, kendileriyle sözleşme imzalayan bankaların kredi seçeneklerini karşılaştırarak ne kadar komisyon ödeyeceğini, ne kadar sigorta masrafı kesileceğini öğrenebildiğini ifade ederek, tüm bunları değerlendirmesinin ardından tüketicinin kendisine en uygun olan bankayla işlem yaptığını ve bir günde kredi alabildiklerini bildirdi.İki yıllık süre içerisinde sitelerini 2 milyon kişinin ziyaret ettiğini belirten Taboğlu, ''Ayda ortalama 10 bin kişiyi bankalara yönlendirdik. Bugünü kadar sistem sayesinde 200 bin tüketiciye kredi kullandırdık'' dedi.

KREDİ BROKERLİĞİ
Kredix.net'te tüketicilerin işlemlerini ücretsiz yaptıklarını söyleyen Taboğlu, sisteme entegre olmak isteyen banka ve iş yerlerinden ücret alınmadığını, site olarak sadece bankalardan, yapılan işlem üzerinden komisyon aldıklarını belirtti.

Taboğlu, yaptıklarının ''Kredi Brokerliği'' olduğunu ve sistemin tüketici kredilerinin geliştiği ABD ve Japonya'nın yanı sıra Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde çok önemli bir sektör haline geldiğini bildirdi.

Özellikle tüketicilerin doğru bilgilendirilmesi ve haklarının savunulması açısından önemli bir sistem olduğunu anlatan Taboğlu, ABD'de toplam kredilerin yüzde 5'inin bu tür siteler üzerinden verildiğini kaydetti.Taboğlu, Türkiye'de bu sistemi şu an tek kendilerinin uyguladığını ifade ederek, ''Uygulamanın yasal statüye kavuşturulması için BDDK'ya başvuru yaptık. BDDK'da, konuyu Bankalar Birliği'ne ileterek buradan gelecek görüşü bekliyor'' dedi.Sistemin sağlıklı altyapıya kavuşturulmasının tüketiciler açısından oldukça yararlı olacağını bankacılık sektöründe de verimliliği artıracağını ifade eden Taboğlu, sistemin yasal statüye kavuşmasının sektörün önünü açacağını da söyledi.

Read Post | yorum

Milletvekili maaşları "güvenceye" alındı

30 Eylül 2007 Pazar

AKP'nin "sivil anayasa" olarak tanımladığı yeni anayasa taslağı çalışmalarında 1982 Anayasasının hemen hemen bütün maddelerinden önemli değişiklikler yapılmasına karşılık, milletvekili maaşlarını düzenleyen madde değişiklik yapılmadan yeni taslakta neredeyse aynen yeraldı.

1982 Anayasasında 86. Maddede yeralan milletvekili maaşlarına ilişkin hükümler, Prof. Dr. Ergun Özbudun başkanlığındaki 6 kişilik Bilim Kurulu tarafından hazırlanan taslakta, 63. Maddede düzenlendi.

Buna göre, milletvekilleri, emekli olmaları durumunda diğer çalışanlardan farklı olarak emekli maaşını almaya devam edecek. Diğer çalışanlarda ise emeklilikten sonra başka bir işte çalışmaları durumunda emekli maaşlarında ya önemli bir kesinti oluyor ya da tümüyle emekli maaşları kesiliyor.

11 BİN YTL'LİK MAAŞ
Anayasa değişikliği sırasında, taslaktaki hükümler aynen kabul edildiği takdirde, emeklilik hakkı kazanmış olan milletvekilleri aylık 11 bin YTL civarında maaş alabilecekler. Milletvekilleri 8 bin YTL civarında milletvekili maaşı, 3 bin YTL civarında da emekli maaşı alacaklar.

Anayasanın 86. Maddesinde, "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerine ödenecek ödenek ve yolluklar, kendilerine T.C. Emekli Sandığı tarafından bağlanan emekli aylığı ve benzeri ödemelerin kesilmesini gerektirmez" hükmü yeralıyor.

Taslağın 63. Maddesinde de bu hüküm, sosyal güvenlik kurumlarının birleştirilmesi nedeniyle "Emekli Sandığı" çıkarılarak korundu. Taslağın 63.Maddesi, "Milletvekillerine ödenecek ödenek ve yolluklar, kendilerine bağlanan emekli aylığı ve benzeri ödemelerin kesilmesini gerektirmez" şeklinde düzenlendi.

86. Maddenin birinci fıkrasındaki, "TBMM üyelerinin ödenek, yolluk ve emeklilik işlemleri kanunla düzenlenir. Ödeneğin aylık tutarı, en yüksek Devlet Memurunun almakta olduğu miktarı, yolluk da ödenek miktarının yarısını aşamaz" hükmü, taslağın 63. maddesine aynen taşındı.

Read Post | yorum

Bakanlıktan onay: "Lida sağlığa zararlı"

Sağlık Bakanlığı, zayıflama ilacı Lida'nın, sağlığa zararlı olma özelliği dolayısıyla kesinlikle kullanılmaması gerektiği konusunda uyarıda bulundu..

Bakanlık, İl Sağlık Müdürlüklerine ve Türk Eczacılar Birliği'ne gönderilen çok acele kayıtlı yazılar ile eczanelerde kesinlikle bu ürünün satışının yapılmaması ve olan ürünlerin derhal toplatılması talimatı verildiğini bildirdi.

Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Farmalife adlı firma yetkilisinin dün yaptığı basın toplantısında, Bakırköy Cumhuriyet Savcılığının kovuşturma yapılmasına gerek olmadığı yolundaki kararını gerekçe göstererek vatandaşların Lida'yı güven içinde kullanabileceği ve eczanelerde satılabileceği yönündeki beyanlarının basında yer alması üzerine açıklama yapılmasına gerek duyulduğu belirtildi.Refik Saydam Hıfzıssıha Merkezi Başkanlığı'nın 24 Eylül 2007 tarihli analiz raporunda Farmalife firmasına ait Lida Dai Dai Hua Capsules ürününün numunesinde 'N-mono-desmetilsibutramin' adlı bileşiğin bulunduğu kaydedilen açıklamada, "Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın kontrol belgelerini iptal ettiği, son yapılan analizde bir sibutramin türevi olan 'N-mono-desmetilsibutramin' tespit edilen Lida, sağlığa zararlı olma özelliği dolayısıyla kesinlikle kullanılmamalıdır." denildi.

Bakanlık, İl Sağlık Müdürlüklerine ve Türk Eczacılar Birliği'ne gönderilen çok acele kayıtlı yazılar ile eczanelerde kesinlikle bu ürünün satışının yapılmaması ve olan ürünlerin derhal toplatılması talimatı verildiğini bildirdi.

Read Post | yorum

Basında derbi yankıları

Dün gece oynanan tarihin ilk sessiz derbisinde Hakan ve Lincoln'süz G.Saray, Beşiktaş'ı 2-1 mağlup etti. Siyah-beyazlı ekibin hocası Ertuğrul Sağlam yenilgi sonrasında en çok eleştirilenlerin başında gelirken spor yazarlarının ortak kanısını maçın hakemi Selçuk Dereli'nin verdiği yanlış kararların maçın seyrini değiştirdiği yönünde...

AHMET ÇAKAR: BU KAÇINCI DERELİ! (SABAH)

Senin hakemliğin benim için geçen sezon bitmişti. Dün gece de Beşiktaş'ın yediği iki golde de başrolde sen vardın. Şimdi bu derbiye seni verenler de kına yaksınlar..

Yıllardır söylerim, "Selçuk Dereli hakem değil" diye. MHK'nin prensidir ve hep önemli maçlarda görev alır...

...Dün gece Beşiktaş iki çok net bariz hakem hatasıyla maçı kaybetti. Diğer bir deyimle Beşiktaş'ın yediği iki golde de büyük hakem hataları var. İlk golde top auta çıktı, karar "Korner" oldu. Kornerden de gol geldi.

KAZIM KANAT: SAĞLAM KORKTU! (SABAH)

... Bu maçta Beşiktaş'ın çıkaracağı ders şu: İki hakem yorumundan yenilen goller gerçeği değiştirmez. Korkaklar her zaman kaybeder. Beşiktaş'a ve Sağlam'a korkak futbol hiç yakışmadı. Sağlam da korktuğu her maçı kaybeder.

MESAJ: Tribünde yan yana oturan Lincoln-Şükür ikilisinin ayağına kadar gelip boyunlarına sarılan ve sanki taziyelerini sunan kimdi biliyor musunuz?. Yazayım: Adnan Polat. Şunu da yazayım: Şükür hafif doğruldu, Lincoln ayağını bile indirmedi. Polat bu şovu kime ve kimin adına yaptı!

LEVENT TÜZEMEN: KALLİ NİYE EVİNDE? (SABAH)

Galatasaray camiası Kalli'nin Lincoln ile Hakan Şükür'ü kadro dışı bırakmasıyla sarsıldı. Gerekçe; Lincoln kuzenleriyle 01.30'a kadar sohbet etmiş. Hakan da kızı Buse'yi kampa alıp beraber yatmış. Bunlar Kalli'nin disiplin kurallarına aykırıymış.

Peki önemli derbi öncesi evinde yatan Kalli ile futbol şube sorumlularının suçu yok mu? Gerets, manken güzelliğinde sevgilisi olmasına rağmen her kampta futbolcularla birlikte kaldı. 74 yaşındaki Kalli'nin 70 yaşındaki karısını yalnız bırakmaması normalse Hakan'ın baba refleksiyle ağlayan kızını da bırakmaması çok normal...

... Beşiktaş savunma ağırlıklı kadroyla sahadaydı. Galatasaray kanatlara çift dikiş atmıştı. VolkanHakan Balta, Uğur-Barış savunmayı ve hücuma çıkmayı değişerek yapıyordu. Bu anlayış Beşiktaş'ın kanat bindirme silahını da frenledi. Galatasaray, temposuyla Beşiktaş'a üstünlük kurdu.

... Sonuçta, Galatasaray hem cesurdu hem kazanmak için iştahlıydı. Beşiktaş kafaca iyi hazırlanmamıştı, korkaktı.

AYHAN AKBİN: İYİ OLAN KAZANDI (SABAH)

Maçtan birkaç saat önce Hakan Şükür ve Lincoln'ün kadro dışı kalması Galatasaray'ı etkilemiyor, her şeye rağmen bu derbiyi de kazanıyorlarsa onlara "helal olsun" demekten başka bir söz bulamıyorum. Seyircisiz ilk derbiydi. Belki bu nedenle maç kalitesizdi. İki takımın da temposu çok düşüktü. Ama sahada daha aktif görünen takım Galatasaray'dı. Gol atmayı isteyen, ikili mücadeleleri kazanan, şut atan, kenarlardan top ortalayıp pozisyon arayan ve gol yememek için ellerinden geleni yapan hep Galatasaraylı futbolculardı.

İLKER ATEŞ: DENEME TAHTASI (FOTOMAÇ)

Beşiktaş ilk yarıyı gol dışında boş geçti. Sağda Diatta'lı savunma, Serdar Kurtuluş ve Koray'lı orta saha, yarım yamalak Galatasaray önünde iflas etti. Böyle bir Galatasaray'ı yenemeyen Beşiktaş'ın ligin zirvesi için söyleyecek sözü olamaz. Lincoln, Ayhan, Sabri, Hasan Şaş ve Hakan Şükür gibi çok önemli oyuncuların yokluğuna rağmen Beşiktaş, Ali Sami Yen'de esir kampında hareketsiz kaldı.

... Beşiktaş lig ilerlerken hâlâ oyuncu denemeye devam ediyor. Koskoca Kartal, deneme tahtasına döndü. Varsayalım şampiyonluk iki takım arasında geçecek. Ne olur derseniz, gerçeği söyleyeyim: Beşiktaş'ın hiç şansı yok.

MURAT ÖZARI: DİSİPLİN KAZANDI (FOTOMAÇ)

Ali Samli Yen dün gece tuzsuz yemek gibiydi! Akıllarda kalan Tello'nun nefis golü ve Galatasaray'ın kazandığı penaltıydı. Selçuk Dereli'nin penaltı kararı bana göre biraz ağırdı. Hani diyorlar ya "Penaltı gibi penaltı olacak" diye! Selçuk Dereli penaltıyı vermese kimse itiraz etmezdi. Sonuç olarak dün gece önce Galatasaray, sonra Feldkamp, daha sonra da disiplin kazandı. Kaybedenler ise hem Beşiktaş, hem de Feldkamp'ın verdiği bu kararı eleştirmek için bekleyenler oldu...

İLKER YASİN: BAŞLAMADAN KAZANDI (HÜRRİYET)

Hakan ve Lincoln'ün sadece bir maç için kadro dışı bırakılmalarına gösterilen gerekçe çocuklara masal gibi. Kızını kampa getiren Hakan'a, "Annesi gelsin, götürsün" demek varken, böylesine önemli maç öncesinde disiplinsiz davranış gerekçesiyle tribüne gönderme kararını bu olgunlukta, torun seven biri almamalıydı. Ya da..?

... Galatasaray ve Beşiktaş'ın maç boyunca gol pozisyonu üretememesi ve kazanma arzusunu rakip savunmanın yapacağı hatalara endekslemesi bugün Türk futbolunun kalitesindeki en güzel ölçü olarak kabul edilmeli.

Herkes penaltıyı konuşacak... İbrahim Toraman'ın topa müdahalesinde penaltı görüntüsü yok ama topla hiç ilgisi olmayan Serdar Kurtuluş'un, bedenini Arda'nın önüne koyması, ligimizin en kaliteli hakemi Selçuk Dereli'yi penaltı kararına götürdü.

Dün gecenin kazananı Galatasaray'dan çok Karl Heinz Feldkamp oldu. Türk futbolunun ihtiyacını duyduğu gerçek otoriteyi maçın içinden önce öncesinde gösterdi. Kalli maçı sahaya çıkmadan kazandı.

Read Post | yorum

Amerikan ordusu: Irak'ta İran yapımı karadan havaya birçok füze ele geçirdik

16:22
Amerikan ordusu, Irak'ta İran yapımı karadan havaya birçok füze ele geçirildiğini açıkladı.Ordu sözcüsü Mark Fox, "Irak'taki Amerikan birliklerine karşı savaşan Iraklı militanlar tarafından daha önce de kullanılan tipte İran yapımı birçok füze ele geçirdik. Şimdilik size daha fazla bir şey söyleyemem" dedi.

Sözcü Fox, gazetecilere yaptığı açıklamada, füzelerin kullanıldığına da tanıklık ettiklerini belirtti, ancak kaç adet füze ele geçirildiğini ya da bu füzelerin hangi koşullarda kullanıldıklarını söylemedi.Amerikan ordusu, daha önce de birçok kez, İran'ın Amerikan uçak ya da helikopterlerini vurma kapasitesine sahip füzeleri Iraklı silahlı gruplara temin ettiğini açıklamıştı.

Read Post | yorum

Hamas, El Fetihli eski diplomatı gözaltına aldı

Hamas'ın dün geç saatlerde, bir dönem Filistin'in Yemen'deki diplomatik temsilciliğini yürüten Yahya Rabah'ı gözaltına aldığı bildirildi.

Hamas'ın Gazze'deki yetkililerinden İhab El Hasin, AFP'ye yaptığı açıklamada, aynı zamanda El Hayat El Cedide gazetesinde yazarlık yapan Yahya Rabah'ın para meselesine ilişkin birçok şikayet gelmesi yüzünden Hamas'ın polis kuvveti tarafından evinde sorgulandığını ve hakkındaki suçlamaları açıklaması için karakola davet edildiğini söyledi. El Hasin, olayın siyasi olmadığını, mali yolsuzluk iddiaları bulunduğunu vurguladı.

Ünlü bir yazar olan Rabah, 2004'e kadar Yemen'deki temsilcilikte 20 yıldan fazla görev yapmıştı. Rabah, 1970'li yıllarda Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Filistin'in Sesi radyosunun kuruluşunda yer alanlardan biriydi.

Read Post | yorum

Amerikan ordusu: Irak'ta İran yapımı karadan havaya birçok füze ele geçirdik

Amerikan ordusu, Irak'ta İran yapımı karadan havaya birçok füze ele geçirildiğini açıkladı.Ordu sözcüsü Mark Fox, "Irak'taki Amerikan birliklerine karşı savaşan Iraklı militanlar tarafından daha önce de kullanılan tipte İran yapımı birçok füze ele geçirdik. Şimdilik size daha fazla bir şey söyleyemem" dedi.

Sözcü Fox, gazetecilere yaptığı açıklamada, füzelerin kullanıldığına da tanıklık ettiklerini belirtti, ancak kaç adet füze ele geçirildiğini ya da bu füzelerin hangi koşullarda kullanıldıklarını söylemedi.

Amerikan ordusu, daha önce de birçok kez, İran'ın Amerikan uçak ya da helikopterlerini vurma kapasitesine sahip füzeleri Iraklı silahlı gruplara temin ettiğini açıklamıştı.

Read Post | yorum

İran: ABD Doları değer kaybetmeye devam ederse petrol 90 dolara çıkar

İran enerji yetkilileri, ABD Doları'ndaki değer kaybının sürmesi halinde, petrolün varilinin 90 dolara çıkabileceği görüşündeler.

İran Petrol Şirketinin Uluslararası İlişkiler Direktörü Hüccetullah Ganimifard, devlet yayın organı olan IRIB kurumunun internet sitesine yaptığı açıklamada, dolardaki değer kaybının devam etmesi halinde, üç ay içinde, petrolün 90 dolar düzeyine yükselebileceğini kaydetti.

Uluslararası ham petrolün varil fiyatı, geçen hafta 84 doları test ederken, hafta sonunda 80 doların altına geriledi.

Read Post | yorum

Irak'a gidecek kişilere kolera uyarısı

Irak'ta görülen kolera salgını nedeniyle açıklama yapan Osmaniye İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Cingöz, bu ülkeye giriş çıkış yapan kişilere uyarılarda bulunarak, kolera riskini azaltmanın en etkili yolunun, günlük hayatın her alanında temizlik ve hijyene özen göstermek olduğu söyledi.

Koleranın ani başlayan karın ağrısı, sulu ishal ve kusma ile seyreden ve hastanın hızla su, tuz ve minerallerden yoksun kalmasının neticesinde erken tedavi edilmezse ölümcül olabileceğini hatırlatan Cingöz, koleranın salgın potansiyeli yüksek bir hastalık olduğu belirtildi.

Bireyler için koleradan korunmanın en etkili yolunun temizlik olduğunu vurgulayan Cingöz, "Sabun ve bol su ile başta el yıkama olmak üzere, yeme-içme alışkanlıklarında temizlik ve hijyene özen gösterilmeli, tuvalet sonrası temizlik uygun şekilde yapılmalı ve günlük hayatın diğer kısımlarında da genel hijyen ve temizliğe dikkat edilmelidir." dedi.

Irak'tan Türkiye'ye giriş çıkışlarını kontrol altına alındığını aktaran Cingöz, "İshali olanlardan kültür için dışkı örneği alınıp inceleniyor. Kolera açısından riskli olabilecek et, balık, çiğ sebze ve meyve ile su ve sulu gıdaların Irak'tan yurdumuza girişi engellenmektedir. Irak'a gidenlere sınırda ve havaalanlarında hastalık konusunda gerekli uyarılar yapılmakta, bilgiler veriliyor. Irak'tan gelen vatandaşlarımızda girişten sonra ishal başlayacak olursa bir sağlık kurumuna başvurmaları ve Irak'tan geldiklerini söylemeleri gerekiyor" diye konuştu. Cingöz, Irak'a gidecek vatandaşların su ve besinlerden bulaşan hastalıklardan korunmaları için şu uyarılarda bulundu: "Eller bol su ve sabunla yıkanmalı, temiz olduğundan emin olunmayan sular içilmemeli ve zorunlu durumlarda suları dezenfekte etmek için klor tableti bulundurulmalı. Mümkün olduğunca tuvalet kağıdı kullanılmalı, tuvaletten çıktıktan sonra eller mutlaka su ve sabunla iyice yıkanmalı. Pişmemiş yiyecek tüketilmemeli, zorunlu durumlarda tüm sebze ve meyveler akan su altında bol ve temiz su ile yıkandıktan sonra mümkün olduğunca kabukları soyularak tüketilmeli. Açıkta satılan gıda maddeleri kesinlikle alınmamalı ve tüketilmemeli. Özellikle salata ve kıymalı yemek tüketiminden kaçınmalı. Karın ağrısı, ishal ve kusma belirtileri ortaya çıktığında hekime başvurulmalı."

Read Post | yorum

Agos'u e-mail ile tehdide 5 yıl istendi

Hrant Dink'in öldürülmesinin ardından Agos gazetesine tehdit içerikli e-mail gönderdiği iddia edilen Haydarpaşa Lisesi son sınıf öğrencisi Rıdvan Doğan hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis talebiyle dava açıldı. Şişli Cumhuriyet Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Rıdvan Doğan'ın (19) gönderdiği mailde, "Hepimiz Ermeniyiz sloganı kanımıza dokunuyor. Türkiye ve insanlarından özür dileyin yoksa sizde ölen Ermeni gibi yok olur gidersiniz. Burası Türkiye hepimiz ölene kadar Türküz. Müslümanız" yazdığı ileri sürüldü. Savcılık, Doğan'ın tehdit suçunu islediğinin tespit edildiğini belirterek 2 ile 5 yıla kadar hapis talebiyle dava açtı. Tehdit suçundan tutuklu Doğan'ın yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.

Read Post | yorum

Polisten savunma: Amirlerim istedi

Hrant Dink'in öldürülmesini azmettirmekle suçlanan 'büyük abi' Erhan Tuncel'i cinayetin ardından arayan istihbarat görevlisi polis memuru Muhittin Zenit, yaptığı telefon görüşmesinin amirlerinin isteği doğrultusunda olduğunu ileri sürdü. Telefon kayıtlarının bulunmasından sonra İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca 5 Nisan 2007 günü ifadesi alınan Zenit, Tuncel'in Emniyet muhbirliğinden ayrıldığını cinayetin ardından gazetelerden öğrendiğini anlattı. Zenit, "Telefonda, Erhan'ı konuşturmak için eylemin önemli olmadığı izlenimini vermeye çalıştım. Aynı zamanda sanki olayı biliyormuş gibi davranarak kendisinden bilgi almaya çalıştım. Konuyu bana anlatmasını sağlamayı amaçlıyordum" dedi.

MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRİLDİ
İstihbarat Daire Başkanlığı'nda görevli A.F. adlı müdürün isteği ile Trabzon'a gittiğini belirten Zenit şöyle konuşuyor: "Sabaha karşı Trabzon'daydım. O sırada istihbarat görevlilerince Erhan'ın bilgisi alınmaya çalışılıyordu. Ben de Erhan'a sürekli bu konular ile ilgili sorular sordum. Tuncel'in Emniyet muhbirliğinden çıkartıldığını tutuklandıktan sonra gazetelerden öğrendim. Telefonla görüştüğüm dönemde halen Tuncel'i haber elemanı zannediyordum." Telefon görüşmesinde Zenit, Erhan Tuncel'i arıyor. Tuncel'in "Öldü mü?" sorusuna "Tabii canım, tek fark katil kaçmayacaktı" yanıtı veriyor. Zenit konuşmada Dink'ten "Gebermişse gebermiş" diye söz ediyor. İçişleri Bakanlığı da telefon görüşmesiyle ilgili medyada çıkan haberler üzerine soruşturma başlattı. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, olayın soruşturulması amacıyla mülkiye müfettişlerinin görevlendirildiği belirtildi.

Read Post | yorum

Clinton, Erdoğan'ı 20 dakika ayakta bekledi

Hillary Clinton, Erdoğan konuşmasına başlayınca kürsünün hemen yanında ayakta bekledi. Erdoğan, konuşmasını keserek yerine oturmasını istedi. Ancak Clinton sahneden inip merdivenlerde ayakta durdu..

Başbakan Tayyip Erdoğan, Türk Kültür Merkezi tarafından ABD Başkanı Bush'un da kaldığı New York'un en ünlü otellerine Waldorf Astoria Otel'de verilen bin kişilik iftar yemeğine katıldı. Erdoğan, eski ABD Başkanı Bill Clinton'un eşi Senatör Hillary Clinton'un da katıldığı yemekte, silahsızlanma mesajı verdi. Erdoğan, "Teröre harcanan bir trilyon dolar huzur getirmiyor" dedi. Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, ABD gezisinde kendisine eşlik eden bakanlar ve eşleriyle birlikte katıldığı iftarın en büyük sürprizi Senatör Hillary Clinton oldu. Yemeğe Başbakan Erdoğan'dan önce gelerek bir konuşma yapan Clinton, büyük ilgi gördü.

BARIŞ VE SEVGİ MESAJI
Erdoğan ile bir süre ayak üstü sohbet eden Hillary Clinton, Erdoğan konuşmasına başlayınca kürsünün hemen yanında ayakta bekledi. Bu duruma hassasiyet gösteren Erdoğan, konuşmasını keserek tercümanı aracılığıyla Clinton'un yerine oturmasını istedi. Sahneden inen Clinton, yerine oturmadı ve Erdoğan'ın çeviri nedeniyle 20 dakika süren konuşmasını merdivenlerde ayakta izledi. Erdoğan, Clinton'un Türk- Amerikan ilişkilerine ve halklarının dostluğuna değer verdiğini belirterek, "Hillary Clinton'un bizlerle olmasından duyduğum memnuniyeti paylaşmak istiyorum" dedi. Brooklyn Belediye Başkanı Marty Markovitz'in konuşması herkesi eğlendirdi. Erdoğan için, "Yakışıklı ve sofistike" tabirini kullanan Markovitz, Türk olduğunu kanıtlamak için cebinden büyük bir nazar boncuğu çıkardı, teypten "Türkiye" "şarkısını dinletti. Markowitz, bu sırada "Türkiye, Türkiye'' diye tempo tutturdu. Markowitz, konuşmasının sonunda "Ne Mutlu Türküm diyene'' dedi.

Read Post | yorum

PKK vahşeti: 12 ölü

Şırnak'ta dün Beşağaç köyüne giden minibüsü durduran teröristler, araçtan indirdikleri köylüleri kurşuna dizdi. Saldırıda 7'si geçici, 5'i gönüllü 12 köy korucusu öldü, 2 kişi yaralandı..

Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde köylüleri taşıyan ve içinde korucuların da bulunduğu minibüsü durduran teröristler, 14 kişiyi kurşuna dizdi. Saldırıda 5'i gönüllü, olmak üzere toplam 12 köy korucusu yaşamını yitirirken, 2 kişi de ağır yaralandı. Beytüşşebap ilçesine bağlı Beşağaç Köyü yakınlarında dün akşam 17.00 sıralarında su şebekesinde çalışan köylüleri taşıyan ve içerisinde korucuların da bulunduğu minibüs PKK'lı teröristlerce durduruldu. Teröristler araçtaki 14 kişiyi aşağı indirerek üstlerine ateş açtı. Saldırıda 5'i gönüllü, 7'si geçici 12 köy korucusu hayatını kaybederken, 2 kişi ise ağır yaralandı. Yaralılar askeri helikopterle Şırnak'taki askeri hastaneye kaldırılırken, kaçan teröristlerin yakalanması için bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı. Beşağaç Köyü'ne gittiği belirtilen köylülerin Pirozhan aşiretine mensup oldukları öğrenildi. Saldırıda ölenlerden sekizinin isimleri şöyle: Gönüllü köy korucuları Kamil Akdoğan, Rahmi Acer, Kadri Acer, Orhan Acer, Kazım Acer, geçici köy korucuları Yusuf Acer, Zeki Acer ile Reşit Acer, Harun Acer, Sefer Acer, Bengin Acer, Cuma Ermahan. Memduh Acer ve Erdal Acer ise ağır yaralandı.

EN BÜYÜK SALDIRILARDAN
Saldırının PKK'nın son yıllarda koruculara yönelik en büyük terör eylemlerinden birisi olduğu belirtildi. Saldırının güvenlik güçlerinin Beytüşşebap yakınlarındaki Kato Dağı'nda 15 gündür devam eden ve korucuların etkin rol aldığı 'Sonbahar Operasyonu'na misilleme olduğu öne sürüldü. Şırnak Valiliği'nden olaya ilişkin yapılan açıklamada, Beşağaç köyü bölgesinde köylerine su getirmek için çalışan 14 kişinin, PKK terör örgütü mensupları tarafından haince pusuya düşürüldüğü kaydedildi. Valiliğin açıklamasında, "Bu hain saldırıyı gerçekleştiren terör örgütü mensuplarını etkisiz hale getirmek amacıyla operasyonlara başlanmıştır. Bölge halkının sözde temsilcisi olduğu iddiasında bulunan kanlı hain örgüt, yapmış olduğu bu eylemle çirkin yüzünü bir kez daha göstermiştir'' denildi.

Read Post | yorum